a-sosyal medyadan uzaklaşarak gerçek anlamda sosyalleşme eylemine atılan ilk adım.

yaklaşık 1 yıl kadar önce yaptım bunu ben bütün hesaplarımı kapattım, neredeyse 30 yıllık hayatımın toplamında tanışmadığım kadar gerçek insanla tanıştım.

peki nasıl mı yaptım? iki adet yeni sayılabilecek (blackberry keyone ve lg g6) telefonumu sattım. Onlardan gelen parayla Evime masa, sandalye, vantilatör vb. eksik ve önemli ihtiyaçlarımı aldım.

Şu anda sadece iş için zorunda olduğum e-mail ve whatsapp’ı kullandığım eski (iphone 5s) bir telefonum var. Sadece Bilgisayar başındayken sözlükleri okuyorum ve yazıyorum. Hatta whatsapp mesajlarımı bile direkt mesaj ya da gruplarda etiketlenmediğim veya iş ile ilgili olmadığı durumlarda kontrol etmiyorum bile.

benimle özel bir işi olan direkt arasın diyorum çevremdekilere. çok önemliyse görüşelim kahve, bira içelim diyorum. hatta Kız arkadaşımla da eskilerdeki gibi ya smsleşiyor (sadece gün içinde 1-2 sms) ya da çok önemliyse arayarak görüşüyorum. ne oluyor biliyor musunuz? Fotoğraf, video gönderemediği veya görüntülü arayamadığı için daha sık görüşüyoruz.

Ve bunu Herkese tavsiye ediyorum.
istanbul'un en güzide(!) otogarının gerçeklerini ortaya koyan videodur. izlerken ben buraya nasıl geldim ya dedirtti.

video
dün gerçekleşen siyasi münazaradan sonra aklıma gelen hadisedir. buradan çıkarım yapmamın sebebi binali yıldırım'ın oğlunun kilo bakımından babasını katlamasıdır.

herhalde oğlanın rahat yetişmesi ya da anneye çekmesi sebepli olsa gerek.

not: babasından daha zayıf yazar bozuntusu bildirdi.
türk heykeltraş. bugün doğum günü ve google bir doodle'la onu hepimize hatırlattı. istanbul büyükdere caddesi'nde bulunan "akdeniz heykeli" çok bilinen ve bence çok da güzel olan eserlerinden yalnızca biri. mekanı cennet olsun...ilhan koman - nes-Fya83
bagaj bölmesinden dolayı ilgimi çeken, havalandırma sisteminin daha iyi olduğumu düşündüğüm çadır. ama 5,3 kilo olması baya baya dezavantaj. hele ki otostopla geziyorsanız gereksiz ağırlık taşırsınız, belinize yazık.. ama araba ile yaya yaya gideceğim diyorsanız bence en mantıklı decathlon çadırlarından biridir.
(bkz: international voluntary service)
şimdiye kadar açılmamasına hayret ettiğim başlıktır. zira 1931'de kurulmuş bu program uygun fiyatlarla yurt dışına gitmenin, tatile değil, kültürlerarası etkileşime girmenin, sosyal sorumluluk projelerinde yer almanın en güzel yollarından biridir. her yıl açılan projelere aracı kuruluşlarla başvurulur, kabul alınırsa 2 ila 3 hafta arasında (bazıları daha uzun dönemli) bu kamplarda birçok farklı temada sosyal sorumluluk projeleri düzenlenir. oradaki çalışmalarınız karşılığında 3 ögün yemeğiniz, konaklamanız ve oradaki kuruluşun sizin için düzenlediği her şey karşılanır. hem güzel bir şeye katkıda bulunursunuz, hem tecrübelerinize tecrübe katarsınız.
Yandaş habercilik nedir? Nasıl yapılır? Sorularının cevaplarını bulabileceğiniz bir televizyon kanalıdır.