#tüm selluka entry'leri

Kadın arkadaşım beni misafir edecek sanıyordum baktım ki başka bir evde kalacağız, evde fare yavrusunu kaybeder o derece kalabalık ve pisti, üstüne bir de ev sahibi müzik açık uyuyordu. gelenler teşekkür edip bir daha gelmiyor diye üzülüyormuş ev sahibi, ulan o evde bitlenmeden gittiğine şükrediyorlardır insanlar be...
Taksicilerden Ekrem İmamoğlu'na tehdit: “Esnaf eski esnaf değil, anında İstanbul’u kitleriz“ minvalinde bir karşılık gelmiş.

İstanbul’da eski İstanbul değil yahu... herkes ali kıran baş kesen olmuş. Hayır bir de tüm İstanbul’u kapsayan bir tehdit, kim kime gebe bu işte?!


Bkz: İmamoğlu’na tehdit
Yine bir Merkür retrosu ( yavaşlıyormuş da biz geri gidiyor sanıyormuşuz )

aman diyim arkadaşlar kavga gürültü çıkarmayın, önemli alışveriş, kararlar ve imzaları 13 Temmuz sonrasına bırakın. 2020 yeteri kadar kötü zaten.
Bir nevi iç dökme duvarı olsun... hani bir dünya şey söylemek isteriz de muhatabının anlamayacağını biliriz ama içimizde kalırsa da yük olacaktır, işte o zaman buraya bırakırız yükümüz hafifler, yolumuza devam ederiz.

ben başlayayım; ah sevgili boşluk bugün hiç hesaplamadığım bir kaosun içinde uyandım. sence zarar görmeden ve mevcut karakterim zarar görmeden bu işin içinden çıkar mıyım?




edit: imla
Avucumun içindeki hayalet, dezenfektanlarla artan münasebetim hasebiyle yeniden hortladı. Yeme düzenini değiştirtir insana...
Eğreti adam!
üç yıl önce eşine şiddet uyguladığı gerekçesiyle boşandığı haberleri bi dolandı ortalıkta. ‪şimdi malum zat ile ilgili konuşulan olayda herkes kadını suçluyor, iyi de bu konu o dönemde de konuşuldu, şiddet uyguladığı ortaya çıktı ve bir anda silindi konuya dair şeyler. Bugün bu konu tekrar konuşuluyorsa zat’ın eylem ve söylemlerinin örtüşmemesinden. O zaman da eğretiydi hâlâ öyle. ‬her sakallıyı dedeniz sanmayın çok rica edeceğim.
Geçen yıl Eylül de tadilattaydı bitti mi bilmiyorum, yolumu gözleyene yeniden gittiğimde köşkü tekrar görmeye gideceğim.
Öldüğü zaman üzüldüğüm nadir insanlardan... iyi ki geçmiş bu dünyadan, iyi ki dokunmuş bize kelimeleriyle.
Biraz alışkanlıkla alakalı bir şey para biriktirme meselesi, çocukluğumdan beri açılması zor kumbaralar tutardım hâlâ aynı şekilde devam ediyorum. Zamanı geldiğinde elimi uzatıp kendi kendime; “az kirli çıkı değilim ha” deyip seviniyorum.
Doğup büyüyenin kolaylıkla yaşadığı, sonradan gelenlerin bocaladığı şehir canım İstanbul. Kolay yaşamanın yolları var, bulursan İstanbul yaşamak için en güzel şehirdi. Ama artık onlar da yetmiyor. Az gelmese mi kimseler....