#tüm kedilimedili entry'leri

"sevilmek insanı iyi edermiş. ben hiç mi sevilmedim?" diyen leyla erbil'e gönderdiği mektupların birinde "leylacık, bineceğin trenlerin soluğu tükenmesin. ayağını attığın yerler deprem görmesin. denizler uslu, vapurlar yollu olsun. ferman et, rüzgar beni de alıp oralara atsın. mutlu ol. allah beni kahretsin." satırlarını yazan şair.

asıl adı ahmet hamdi önal, gazeteci. yirmi sekiz yıl önce aramızdan ayrılırken; üzerine notlar düşüp mısralarının altını hüzünle çizdiğimiz "hasretinden prangalar eskittim" adlı kitabı ile birlikte "kendine iyi bak, bir daha hiçbir ana doğurmaz seni." cümlesini, hiç kavuşamadan edilen tüm vedalara armağan bırakmıştır.
akademik anlamda önemi ve değeri tartışmaya kapalı pek çok kaynak kitabın dışında; ülkemizin kanayan yarası çocuk edebiyatı alanına da gözü kapalı tercih edebileceğimiz nitelikli eserleri kazandıran yayın evi.
istisnalar dışında tüm kitap alışverişimi yaptığım ve üniversiteyi üzerinde turuncu renkte kitapyurdu yazan tükenmez kalemleriyle imza atarak bitirdiğim kitap sitesi.
bu yıl hava koşullarından dolayı zaman zaman yağmura teslim olmuş ve geçen seneki hareketliliğe şu an için erişememiş festival. bugün ve hafta sonu güneşin yeniden merhaba demesiyle (meteorolojinin yalancısıyım), saçlarınıza çiçekli taçlar takarak her köşeden yükselen farklı sesler eşliğinde rengarenk stantları dolaşabilirsiniz.
güvenlik ve personel eksikliği gerekçesiyle mazbatasını gecikmeli olarak bugün itibariyle alan ve kutlamak amacıyla çiçek veya hediye göndermek isteyenlerden bunların yerine belediyenin sokak hayvanları için açtığı hesaba bağışta bulunmasını isteyen tunceli belediye başkanı. şahsıyla ve belediyecilik faaliyetleriyle ilgili haberleri gördükçe insana tunceli'de yaşama düşüncesi dışında bolca da umut aşıladığı kanaatindeyim.
bir bodrum katta oturuyorsanız ve mahallenin kedilerinin toplanma yeri pencerenizin önü haline geldiyse artık alıştığınız durumdur. bazen pervazdan içeri süzülüp kendilerine patilenecek bir koltuk kenarı vb. seçerler, bazen de pencereye sürtünüp "buralardayım dolaşıp gelicem" deyip giderler. sizinle yaşasalar dahi o an öyle istiyorlarsa siz yokmuşsunuz gibi davranmayı severler.
canım atamın 5 nisan 1923'te ankara barosu'nu açmasıyla "avukatlar bayramı" olarak kutlanmaya başlayan, 1958 yılında ise türkiye barolar birliği tarafından "avukatlar günü" biçiminde anılmasına karar verilen özel gün.

adalet için emek veren tüm avukatlara kutlu olsun, iyi ki varsınız.
güzergahın sonlandığı nokta olan tatvan'da indikten sonra kısa ve zahmetsiz bir yolculuğun ardından van'a geçebileceğiniz ve tahmin ettiğinizden çok daha fazlasını görmenizi sağlayan trendir.
konuk edeceği sanatçıları yavaş yavaş açıklamaya başlamasıyla heyecanımızı artıran festival. bekleyelim bakalım...