Önceleri armani black code favorimdi,ta ki o muhteşem ve kalıcı koku montblanc legend ile tanışana kadar..
toplum olarak bilinçaltımıza yerleşmiş atasözü. türk insanı gerçekten gezmeye korkuyor. bir yere gidecek oluryorsun ya otur oturduğun yerde, ne yapacaksın orada, çok geziyorsun bir gün başına bir iş gelecek gibi yorumlar yapılıyor. cahil kalıyoruz diye düşünüyorum.

yüzdeye vuracak olsak türkiye nüfusunun %10-%13’ü arası en az bir kere yabancı ülke görmüş, yabancı bir kültür tanımıştır. gerçekten çok az.

gerçi kendi ülkemizi bile gezmiyoruz ki yurtdışına çıkalım.
Freud'u yıllar sonra yeniden okumuş, kimsenin anlamadığı kadar detaylıca anlayıp psikanalitik kuramı geliştirmiştir.

Fransız bir psikanalist
Bir gezgin için en önemli şeylerden biri de bütçedir. Bütçeyi en minimumda tutarken gezilmemiş iğne değili kalmamalı .
Bunun için güzel fırsatlar var ;
- Work away
- Au Pair
-Work and holiday
-Avrupa Gönüllü Hizmeti (AGH/EVS )
Şimdi burası freezone güzel kardeşim bu başlık ağlama duvarı bu başlığın altında toplanıp gerekli gereksiz aklınıza gelebilecek bütün salak saçma şeylerinizi yazıp hatta yeteneğiniz varsa bir kaç güzel arkadaşla flood yapıp devamlılık sağlayan entryler yaratabilirsiniz.
Az bilinen bir film Dersu Uzala.

Akira kurosawa'ya en iyi yabancı film oscarı kazandırtmıştır.

Başrolünde ise tabiat ana oynamaktadır. Dersu'nun dışında en büyük pay sahibi odur.

Dersu kim midir?

boş bir kulübeye (belki biri sığınmak zorunda kalır diye) kibrit, tuz, pirinç ve odun bırakacak kadar iyi niyetli, tundranın ortasında kuru otlardan iki dakikada barınak yapabilecek kadar da işinin ehli mükemmel bir insan, orman adamıdır.

Orta Asya'nın o uçsuz bucaksız steplerinde iyiliği ve bilgeliği ile doğa ananın koruyup kolladığı bir insandır.

Dersu'ya göre iyi iletişim çok ve boş konuşmak değildir, çoğu zaman konuşmadan anlaşabilmektir.

Öyle naif bir adamdır ki kendisini öldürmek üzere olan bir kaplana kaçması için yalvarır, onu öldürdüğü için üzülür.

Tamı tamına 144 dakika olan bu filmde 1 dakika bile sıkılmazsınız. Dersu'nun iyiliği ve bilgeliği karşısında mest olursunuz.

Biz insanlar ait olduğumuz olan doğaya dönmek yerine yıllarca sevmediğimiz işlerde çalışıp sevmediğimiz okullarda okuyoruz.

Kariyer denilen 20. yüzyıl zırvalığı hayatımızın yarısından çoğunu çalıyor.

Doğ büyü okula git mezun ol iş bul evlen yuva kur çocuk yap.

Sonra ne oluyor peki? emekli olduğunuz zaman tek hayaliniz " ya ben köyden bi arsa alayım da oraya ev falan yapıp iki bir şey ekeyim " oluyor.

Çok değil bundan 70-80 yıl önce zaten bu haldeydin? ne ara unuttun özünü?

Dersu bu noktada çok ilham verici bir karakter, içinde hiç kötülük duygusu yok, maddiyat diye bir şey zaten yok. o kadar saf bir adam
o kadar çoktur ki

ama yine de bir liste yapmak gerekirse ilk beşte acaba hangisi olur?

01- 1945
02- Kaybolan Yıllar
03- Kavaklar
04- Küçüğüm
05- Gidemem
uçaklarının hepsi airbus 320 family serisinden oluşan havayolu şirketi.
yılbaşı gecesinde yeni yıla yurtdışında soğuktan titrerken süslü püslü şehir meydanlarında plastik bardaklarda servis edilen sıcak şarapla içini ısıtan ve bundan çok mutlu olan biri olarak, sizlerin bu yılbaşı ne yaptığını merak edip açtığım başlıktır.