#tüm telliturna entry'leri

her şey ekşinin az çakması olduğu için gidip aynen başlıkları da buraya (ç)alıntılayın.

isminden dolayı kanaatimce en hüzünlü olan istasyondur.
ayrılık çeşmesi.

her tarafı cami dolu ülkemizde tramvay hattında namaz kılan ya da mescit olmasına rağmen tuvalette abdest alan tipin bir başka iğrendiren versiyonudur.sonra insanlar dinden soğuyunca gerçek islam bu değilciler giriyor devreye.nedir yani bu gösteriş,kime neyi ispatlamaya çalışıyor bu insanlar?

ödevimi evde unuttum,küçük kardeşim/kuzenim yırttı,su döküldü,babaannem rahatsızlandı hastaneydik hahah epey sıkıntılı bir ilkokul serüvenim olmuş.

gerzekliğin ve iticiliğin ülkemizde nasıl prim yaptığının en güzel örneği.

bir sene boyunca bağımsız ülke olarak takıldıktan sonra ülkemize katılmak üzere oylama yapan,içinde birden çok milletin,birden çok dil konuştuğu multikültürel şehrimiz.

ama artık gözünüzü seveyim abartma sınırınızı bilin.sırf herkes ağzına pelesenk ettiği için gittim gördüm yemeklerini yedim.kötü demiyorum ama asla ve asla abartıldığı gibi bir olayı yok.şehirde eskilerden kalma birçok bina var ve aşırı bakımsız,pis.bu kadar çeşitlilik içinde hoşgörünün yüksek olması beklenirken ne yazık ki “farklı” görünenlere karşı tolerans sıfırdır.

hataya/antakyaya övgüler adlı şiiri seslendiren arkadaşlarımızı da artık alkışlarla sınıflarına uğurluyoruz.

isterseniz bu entrymi dislike yağmuruna tutun umrumda değil.türkiye artık durup kendi sorunlarıyla ilgilenmelidir.suriyenin iç işlerine yeteri kadar burnumuzu soktuk buyrun sonuç ortada milyonlarca mülteci.biraz daha isteriz diyen varsa yallah filistine.

kudüs zaten kaç yıldır israilin denetiminde.yüzyıllar boyunca üç din için kutsal sayılsada yahudilerin elinde olduğu gerçeğini değiştirmiyor.bir zamanlar hristiyanlığın merkezi olan istanbul’da bugün nasıl bangır bangır beş vakit ezan okunuyorsa aynı mantık.küçük balık büyük balık ilişkisi.

ayrıca hiç güleceğim yoktu yine büyük resmi görmüşsünüz helal olsun islam dünyası? toplaşıp? birlik? beraberlik?

(bkz: budapeşte)

Gellert hill’den aşağıya doğru baktığınız anda nefes kesici budapeşte manzarası sizi büyüler. köprülerinin ve parlementonun tuna nehri üzerindeki yansıması içininizde bir oyş etkisi bırakır.

tecavüze uğrayıp hamile kalan yüzlerce,binlerce kadından haberiniz yokmuş gibi “doğurmayacaksan korunacaksın” yazmışlar. bu kadar tek taraflı ve sığ düşünmeseniz nasıl olur?
mecliste göt büyütüp “doğursun devlet bakar” diyen dangalaklardan bi farkınız olsun.

yine geldik o malum soğuk aylara sözlük.çiçeği burnunda minik gezginlerimiz part-time çalışmış,kyk burslarını biriktirmiş ve sonunda o büyük yurtdışı hayallerini gerçekleştirmek üzere yola koyulmuşlardır ancak bir şeyi göz ardı etmişlerdir.gezmeye bile engel olan o soğuk rüzgar,o kar,o erken kararan kasvetli hava,o ruhsuz şehirler, o aceleci insanlar...

siz siz olun kayak falan yapmayacaksanız kışın uzun soluklu yurtdışı gezilerinden kaçının hele interrail değinmiyorum bile asla bir ilkbaharın,yazın tadını vermez.

anlık edit: güney yarımkürede bulunan ülkeleri,şehirleri örnek gösteren yazarları pistten alalım zira başlıktan da anlaşılacağı üzere olay gidilen ülkenin kış mevsimini yaşaması. yoksa siz miami’de şeyma subaşıcılık oynayacaksanız zaten kış görmeniz pek mümkün değil.

zorunlu edit: arkadaşlar illa bilale anlatır gibi mi açıklama yapalım?yukarıda zaten belirtmişim kayaktır ya da sadece kışın yapılabilecek aktiviteleri hariç tutarak.sen de buraya gel de ki evet kışın gezmek daha güzel çünkü xxxx adam ciddi ciddi yazın kuzey ışıklarına git bakalım nasıl yazmış ya hahahah