#tüm telliturna entry'leri

anne hostel tokyo-japonya

hayatınızda görebileceğiniz en temiz hostel bu kadar iddia ediyorum.hostelden içeriye girerken ayakkabıları çıkarıyorsunuz gerisini varın siz düşünün. on numero beş yıldız

avrupa birliği üyesi olmasını hazmedemediğim ve asla mantıklı bulmadığım ülke,batı komşumuz.

kuruluş tarihinden beri ülkemize vize uygulaması,zamanında yaptığı asimilasyonlar ve gerçekten ülke olarak da bi boka benzememesi kendimce savunduğum gerekçelerdir sözlük. arz-ı endam ederim efenim.

resmen güzel ülkemizin ayrılmadan önce bize attığı son kazıktır.

kimilerine etik gelmeyecek taktik: kullandıktan sonra kolonya ile silin damgayı ve tekrar tekrar kullanın.
(bkz: öyle devlete böyle vatandaş )

++ek olarak: eğer yurtdışında oturum izniniz varsa almanıza gerek kalmayan pul,kağıt parçası,haraç...

yakında 2018 yılına giriyoruz ve kendilerini “gezgin” diye adlandıran insanların bulunduğu bir sözlükte yazarız. ama gel gör ki hala ingilizce olmasa da olur diyen yazarları görüyoruz.

bu düşüncenin bi üst uçuk modeli için
(bkz: onlar niye türkçe öğrenmiyor)

Bu faiş fiyatlar yüzünden insanlar dilediklerince eğlenip zil zurna sarhoş olamazlar.onun yerine mekandan çıkarken acaba bu sefer kaç para bayılacağım hesabı yapmak sarhoş eder adamı.

bizim ürettiğimiz biranın bulgaristan’da,almanya’da hatta ve hatta güney kore’de (bkz: yuh artık) daha ucuz olduğunu görünce derin bir iç çekersin sözlük.

evet çektiği videolardan,fotoğraflardan yazdığı bloglardan başarılı olanları yok mu?elbette çok var.ama arkadaşım azıcık el insaf ya küba’da telefonum çalındı,meksika’da donumu nasıl çaldılar!!11 akabinde hemen o sözcükler dökülür ağzından “sizdin middi bir biklintim yik irkidişlir” ve hemen sonrası tl,dolar,euro,kuveyt dinarı iban numaralarını paylaşır.son olarak bir röportajında anadilim gibi ingilizce öğrendim dediğine şahit oldum.sadece couchsurfing profilini incelemeniz ve ingilizce konuştuğu videoları izlemeniz halinde bile bir insan bu kadar pr uğruna bol keseden sallayabilir diyorsunuz.şimdi bir de manitasyon yapmış düşük bütçeli #doyoutravel özentisi olma yolunda ilerliyor.

insanları gezmeye teşvik etmek çok güzel ama bunu sallamadan/abartmadan yapalım olur mu gezgin sözlük ahalisi? hani gerçekten dil bilmeyen insanlar ya da sizin gibi onlarca sponsordan bilmem ne kadar liralık yardım almayanlar oralarda bi başlarına mağdur falan olmasın ha ne dersiniz?

ukrayna hava yolları pegasusun sarışın güzel hostesli ve ücretsiz bir bardak su veren versiyonudur.
(bkz: aynı bokun şeysi)

herkes toplaşsın,pusu kursun naparsanız yapın anlatmaya başlıyorum.ancak başlamadan önce şunu söylemeliyim ki euronun ülkemizdeki korkunç yükselişinden dolayı ucuz değildir ama yine de türkiyedeki özel üniversitelerin astronomik rakamlarını düşününce daha uygun ve kaliteli.
1)ardından şu saçma önyargılarımızdan kurtuluyoruz ve üstteki yazarın bahsettiği 800-900 pound saçmalıklarını kafamızdan atıyoruz (£ ve € farkını yapamayan insan)
2)türkiye’de 12 senelik lise(anadolu,fen ya da direkt düz lise) eğitimi ardından 4 senelik bir üniversite (devlet,burslu özel ya da babişko burslu özel fark etmeksizin) kazanan her öğrenci almanya’da eğitim alabilir.lise diplomanızı,transkriptinizi tercümesiyle beraber üniversitelere (bkz: uni-assist) yolluyorsunuz ve kabul bekliyorsunuz.
3)maddiyata gelirsek bahsedilen 8500€ doğru bu bir senelik para ve sizin bu parayı deutsche banka yatırıp her ay 750€ gibi çekmeniz için bloke ediliyor ancak işin en güzel tarafı eğer alamanya’da yaşayan bir akrabanız varsa size garantör olabiliyor ve beş kuruş bankaya para yatırmadan vize başvurusuna gidebiliyorsunuz.
yıldızlı not* akrabanızın yabancılar polisine gidip gelirini beyan etmesi gerekiyor.yani işsizlik maaşı vs alanlar garantör olamıyor.
4)üniversite kabulu checked,garantör ya da bloke hesap checked ardından bir almanca kursu bulmanız gerekiyor dsh ya da testdaf’a yönelik. bunu da internetten araştırıp yapıyorsunuz.
5)her şeyi hallettikten sonra evraklarınızla beraber kalp krizi geçire geçire alman konsolosluğu yolunu tutuyorsunuz ve tebrikler artık çiçeği burnunda bir alamancısınız!

yağmur yağarken kesilen elektrikler gibi zırt pırt gelip giden bir adet ruhsar,cennet-cehennem kayıtlarını bilgisayarı karşısında tutan ve sürekli kocasını öldürüp yanına almak isteyen gözüm abla,deli reyhan gibi bilimum fantastik bombastik karakterleri bünyesinde barındıran 90lar dizisidir.

(bkz: şaştık kaldık afalladık ) (bkz: vay canına şimdi yandık)

istediğin pokemonun tasosunu bulmak için cips almak. o umut,o heyecan,o duygu...
adisin pikachu!