#tüm songlkaradeniz entry'leri

Üniversitenin ilk senesi abimle ev arkadaşı olmuştuk ve normalde aile evindeki halinden daha zor gelmişti katlanmak. Evde temizlik, yemek ve hiçbir ev işi yapmayan bir insan olduğunu düşünün ve bunun üzerine bir de ortalığı dağıttığını alın işte abim. Ulan neticede ikimizde okula gidiyoruz, ikimizde yoruluyoruz bir de çektiğim çileye bak. Neden sadece ben yoruluyorum. Bu sebepten o günlerin birinde temizlik yapmadım ve abimin kız arkadaşı geldi ama ben hiçbir işe el sürmüyorum bıkmışlıktan. Neyse abim nasıl temizliyor ortalığı görülmesi lazım yani. Ulan şu erkekler libidosuyla iş yapmayı ne zaman bırakacak merak ediyorum.
Az evvel izlediğim onur ünlü filmi. Vizyon tarihi 25 eylül 2017 olan film ilk kez 24. Uluslararası Adana Film Festivali‘nde gösterime girdi. Polisiye olarak sınıflandırılan filmde psikolojik öğeler çok fazla. Başroldeki salim genetik sebeplerden dolayı körleşmeye başlar. Bir cinayet vesilesiyle tanıştığı görme engeli olan handan’a aşık olur ya da sadece cinsel bir arzudur bu. Çünkü daha sonrasında görme engelli olan leyla’yla da sevişmek ister. Salim’de anladığım kadarıyla ayak fetişizmi ve oedipus sendromu vardır. Akli durumunun çok yerinde sayılmadığını da söyleyebilirim. Çünkü cinayetin sonuçlanmasını sekteye uğratan durumlar yaratır. Filmin adı aşktan söz etse de bence ortada bir aşk yok. Olay tamamen başroldeki karakterin cinsel dürtüleriyle ilgilidir. Gerçekçi ve bazı açılardan da gerçeküstüdür. Piyano sesiyle yavaşlayan anların o büyülü gerçekçiliği beni fazlasıyla etkiledi.

Edit: ayrıca demet evgar’ın oyunculuğu yine muazzam.
Kimin verdiği gizlendiğinden beri sürekli almaya başladığım şeydir. Önceden 3 ay içinde iki kere filan almışken şimdi her gün filan alıyorum. Gizli gizli gıcık oluyorsa demek ki dislike atan arkadaş.*

Edit: üşenmeyim saydım. 19 günde 16 tane dislike almışım. Yav el insaf ben size ne ettim?*
2012 yapımı tv dizisinin adı. Güzel sanatlar fakültesinde geçen kısa soluklu bir diziydi. Ben o dönem dans tutkumdan ötürü severek izlemiştim fakat klasik dizilerden farklı olduğu için bizim tv piyasasında tutunamadı.
Şimdi hiç vakit bulamıyorum ama eskiden deli gibi silkroad oynardım. Ondan da eskisinde atari oyunları vardı işte. Süper mario filan. Araba yarışlarını da ayrı severim. Sokakta oynanan oyunları da es geçmemek lazım. Neticede genel olarak oyun başlığı olduğu için.
Hak etsin, etmesin bir insanı yakamazsınız. Böyle saçmalık mu olur. Bir de hak etmişti diyorlar. Hasiktir ordan dalga mı geçiyorsunuz? Engizisyon mahkemesi misiniz arkadaşım siz? Kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz biz? Ortaçağ filan mı!

Edit: duyar kastığım filan yok. İnsani davranışları “duyar kasmak” olarak nitelendirmek moda olmuş bu sıralar. İlginç gerçekten! Nefsi müdafaa ayrı şey bir insanı canice yakmak ayrı şey.
Olmak istediğim fakat hijyen takıntılarım yüzünden olamadığım şeydir. Yoksa ilk iş kafamdaki o simgeyi yaptırtırdım. Ayrıca pahalı bea, bir dövmeye o kadar para harcamam yani.
Binbir emekle yapılan bir işçiliktir. Zeytinler sopa yardımıyla veyahut tek tek elle dalından toplanır. Bahçelerden kasa ya da çuval ile yağhaneye taşınır. Orada zeytinler sıkılarak yağı süzülür. Ayrıca yemeklik olarak ayrılan zeytinler evlerde çizilerek salamuralanır. Arka planda büyük bir emek dönüyor.
Ayla dikmen - anlamazdın

Not: üstteki entrydeki şarkıyı da fazlasıyla severim.
Böyle bir genelleme yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Mesela bizim sınıfta durumu iyi olan bir kıza çıkmıştı evet ama bana da çıktı. Gerçek manada bursa ihtiyacım vardı çünkü burs olmadan okuyamazdım. Maddi durumumuz gerçekten kötü olduğu için bence böylesi üstteki gibi genellemeler yapılmamalı. Evet gerçekten haksız yere burs alanlar da var ama hak ettiği için alanların olduğunu da belirtmek isterim.