#tüm murat-sahin entry'leri

breaking bad'de 3 bölüm yönetmenlik yapmasıyla tanıdığım, bu gece başladığım chernobyl'le ağzıma sıçan isveçli yönetmendir. saat sabaha karşı 6 sigara molasında entry giriyorum ve birazdan 3. bölüme başlayacağım.

not: ilerde bu başlık çok değerlenicek
tweet atmak dışında elimden bişey gelmediği olaylar silsilesinin sonuncusudur. adalet nasıl tecelli edecek takipçisi olacağım
türkiye'de de mevcut olması yazarın bizi avrupa'nın içinde görmüş olabileceğini aklıma getiriyor. kadıköyde yaşıyorum sokaklarda birçok insan yatıyor.
aleni bir yasal darbedir. hdp denen oluşumu oldum olası kinle karşılarım. ne oldukları alenen belli ancak hükumetin seçim öncesi temiz kararı verip seçim sonrası kayyum ataması da aleni bir darbedir. bu da kabul edilebilir değil. diyarbakır'da yapılan bir röportajda çocuğun biri akp burayı ancak kayyumla alır demişti. haklıydı, öyle oldu.
herkesin merak ettiği ve insta-dm'den birçok mesaj aldığım konu. biraz yeşillendirmek istiyorum çünkü evet festival öncesinde ben de merak ediyordum.

1. tamamen gönüllüsünüz arkadaşlar. hiçbir ücret almıyorsunuz.
2. yeme-içme ve ücretsiz festivalde bulunma gezginfest'in sana sağladığı imkanlar.
3. çalışma saatleri günde 6 saat ve 4 vardiya şeklinde. tüm konserlerde yer almasanızda birçoğunda free oluyorsunuz.
4. bir gün önceden festival alanında olmanız gerekiyor.
5. ne iş yapıyoruz? ben kapı görevlisiydim. bileklik takma, bileklik kontrolü gibi işler yaptım. bunun dışında runner'lar ve kamp görevlileri var. onlar da kendi işlerini yapıyorlar. kamp alanı kontrolü ve ekipman desteği gibi.
6. gönüllü olduysanız bazı fedakarlıklarda bulunmanız gerekiyor. yemekler bildiğin kötüydü, çoğu zaman geç çıktı. kahvaltıda çay yoktu mesela. alana giderken az çok tahmin edebiliyordum ve maddi olarak ben kendimi hazırlamıştım ve çok etkilenmedim ancak birçok arkadaşım baya bir zorluk yaşadı. 9'da işe başlayıp 12'de kahvaltı yaptığınızı düşünün. bunları da belirtmek durumundayım.
7. gezginfest'in sağlamadığı ancak sizin gönüllü olmanızı fırsat bilerek kullanabileceğiniz en önemli şey dostluklar. bunlar sıradan dostluklar değil çok önemli arkadaşlıklar ediniyorsunuz. örneğin ben daha önce instagramda takip ettiğim ve çok sevdiğim murat, esat bozer kardeşler'le festivalde kaynaştım. ulan 5 yıldır hikayelerini okuduğum adama borç verdim haha daha ne olsun.
8. her yıl gelenekselleşen son gün after'ında müsait olan tüm gönüllüler sahneye çıkıyor ve biz de çıktık. sahnede kadebostany vardı. unutamayacağım anlardandı. colorzest'te de görevliydim. boya şeysilerini fırlatmıştık o da çok eğlenceliydi.
9. emircan iğrek'le tanıştık, selda bağcan'da sahne arasında halay çektik. kaan tangözeyle selamlaştık. bunlar size verilen imkanlar değil, biraz size, ortama ve şansınıza bağlı :)
10. herşeyiyle birçok güzel kazanım elde ettim. dört günde daha fazlası olmazdı bence. son olarak bizim için bir after party düzenlenecek, bu da geleneksel. umarım istanbul'da olur yoksa gidemeyeceğim işler yoğun.
11. nasıl gönüllü olurum diyorsanız, gezginfest resmi sitesini festivallerin öncesinde mutlaka takip edin..
hiç tartışmasız Haluk Levent'ten Teşekkürler Gamze'ydi.
aksini iddia eden Şehinşah konserinde story atmıştır.
festivalin 3. gününde üye olmak ister misiniz davetiyle zaten üye olduğumu belirttiğim tatliş admin ve moderatörler tarafından hediye edildi. bileklik takmayı çok sevmiyorum ancak koleksiyonuma ekledim. kolumda bileklik varsa bilin ki seyahatteyimdir. günlük hayatta pek kullanmam. he orda eleştirdim burda da eleştireyim. şu siteyi yeşillendirin abi. yazarların hepsini tanımak istemiyorum ben artıkın.
gezginsözlük yazar maaşlarını bayram önce yatırsa da tekrar kullanabilsem seni. şu şartlar altında çok zor sana gelebilmem. bestocum gecikme hadi come on.
1 erkeğe 7 erkeğin düştüğü sapkınlık entryleri. hangi umutla buraya ilan veriyorsunuz abi. boyunu kilosunu mesleğini yazmış bir de. he düşüyodur belki bilemiyorum ama seviye çöp ötesi.
beni çaylak olarak değerlendiren ekşi şu yazarları banlasa da yer açılsa.
iran'ın en kötü şehirlerindendir. yol kenarında beklediğinizde ortalama 15 saniyede bir geçen araç, motor, taksi herkes korna çalıp davet edicektir. tabi ücret karşılığı sizi bırakıcaklar. caddeler çok kalabalık, nefes almak için metroya binip baharestan durağında bi cafeye giderdim. harika bi cafeydi orda çok takıldım. ingilizce bilen tek garsonla kanka olmuştuk, 50 riyallik bir bahşiş'in gözünde bıraktığı mutluluğu gördüğümde hem sevinip hem üzülürdüm. güzel insanların yer aldığı, çok misafirperver bir ülkedir. ama tahran'da çok vakit geçirmeyin. esfahan ve shiraz candır.