#tüm engewal entry'leri
Memleket insanımın gidip memleket insanı olmayanların geldiği göçtür. İşe yaramaz, kaosu ve işsizliği büyüten, burada yaşamayı psikolojik olarak zorlaştıran da göçtür. Gaz almak için açıklanan istatistik verilerin dışında mahalle izlenimi bu konuda daha başarılı olacaktır.
Çanakkale Zaferi'nin 104. yılı bu yıl. 104 yıl önce 1 metre önündeki siperde şehit olan arkadaşının yerine 2 dakika içinde öleceğini bilerek geçen vatanperver insanlardan, gittikçe değerlerinden kopuk, iletişimsiz, geçimsiz, pislik insanlar haline dönüştük. Çanakkale Zaferi sebep sonuç ilişkisi bakımından memleket insanımızın en büyük var olma savaşı olmuştur hep gözümde. Şimdi dost dediğimiz kaç tane ülke var ise öyle ya da böyle üzerimize saldırdı o zaman, geçselerdi boğazı ne olacaktı düşünmek bile istemiyorum.
iki kez şahit olduğum olaydır, birincisi madam martha koyu'nda uyuşturucu etkisi ile soyunan hanım abla çıplak sızıp kalmıştı. ikincisi de 2013 yılında Olympos sahilinde..
selling books isimli kısa şaheseri de içerisinde bulunduran (ost albümde yok nedense) film müzikleridir. Çok uzun süre sabah alarmım olarak güne başlatan müziktir kendileri
link
link
1933 doğumlu dedem Okmeydanı'nda oturuyor. Ulaşım bedava olduğu günden beri her gün istisnasız öğlen namazına Perpa'ya gidiyor. Bazı günler yetinmeyip oradan Eminönü'ne geçiyor, oradan da otobüse binip tekrar eve geliyor akşam üzeri. Benimki böyle, diğerlerini bilemem..
Üniversitedeki tarih hocamıza denk gelmiştik bir gün Kırklareli'den Edirne'ye giderken. Adam derste olduğundan oldukça farklı çıkmıştı, o 1 saat yol boyunca yaptığı konuşmalar şok etmişti hepimizi. Küfürbaz haydo halt etmiş yanında o kadar söyleyeyim. Derse giren kızlar hakkında söyledikleri, ben onu götürürüm ama evliyim işte gibi konuşmalar. Bizi nasyonal sosyalizm'in tek çare olduğuna inandırmaya çalışması da cabasıydı. Neyse ki ciğer ısmarlamıştı Edirne'de.
2014 yılında Zorlu PSM'de Mercan Dede ile verdiği konserde canlı izleme şansını bulduğum, "Modern Çağın Mozart'ı" olarak adlandırılan sempatik ve mütevazı müzik insanıdır. Eserleri gerçekten yüzlerce yıllık klasik batı müziği tadını (en azından bana) verebiliyor. Keşke yine gelse de dinlesek..
kendisini çok severim, yıllardır da takip ederim mehmet demirkol ile birlikte. bazı insanların sinir eşiği çok düşüktür ve sanıyorum ali abimizin de öyle. Trt'den ayrılmasına neden olan haklı sinir sekansını hatırlayacaksınız ana avrat gidecekti sahaya atlayan vatandaşa. İnsanlar şöhreti bulunca havalanıyor muhabbetinin ali bey için çok geçerli olduğunu düşünmüyorum çünkü bu adam yıllardır aynı şekilde davranıyor. Gereksiz fevrilikler yapmış mıdır? zaman zaman evet ama Lovren'e ağız dolusu haykırması ve Kaan Kural'ın pis pis gülüşü beni benden almıştır.
onedio'da okudum bunların haberini (oturup sonradan bütün bölümleri izleyenler var) arkadaş bu nedir, biz nerede yaşıyoruz, bunlar nasıl insanlar? Normalde bu tarz olaylar ve haber değeri taşıyan insan hikayeleri hiç ilgimi çekmez ama bunlar başka çünkü sülale komple değişik, bildiğin manyaklar! Mit (üniversite olanı) nasa ne kadar tepe kurum varsa bunları alıp incelemesi lazım.
adana'da bir yaylada traktör römorkunda uyumuştum daha doğrusu sabaha kadar sineklerin tacizi altında uyumaya çalışmıştım.
