#tüm alynklc entry'leri

anı toplamanın ucuz bir yolu. bi de şey var, "canım ben burayı gezdim sen gezemedin al bak magnet aldım sana, evet gezdim gördüm evet evet" versiyonu var. hepsi çin malı bunların, çokta şeapmamak gerek.
bak buraya koca harflerle yazasım geldi....... caaağnım hatayın mutfağımıza kattığı o muazzam şeyler arasından gelen masum, uğrunda sevgiliyle kavga edilecek muhteşem bir tatlı. özellikle gece vaktinde bulup yediğim o tantuni üstü künefeler.... bak ağzım sulandı yine.
bir trabzonlu olarak utanarak söylüyorum, hala ayderden öteye gidemedim. olcak inşallah yarebbim
valla benimki ben erasmusa gidiyorum diyince sorun çıkarmadı, hayır bir de bazen gece çıkmıyorum çık diye baskı yapıyor. yılın gavatıyım diyo sonrada, canım benim
bu arkadaş bi de tam gezi öncesi geldi mi çıldırtıyor, iki kat cehennem ızdırabı.
saraybosnadaki karlı havayı düşünüyorum da, o kadar da keyifsiz değildi. ama çok soğuk annecim.
ay aradım aradım bulamadım en son yola tek çık dedim okuduğum yazılarla gaza geldim, onu da bir türlü yapamadım. sonra hadi bi grup buldum dedim çok pişman oldum. çok tanımıyorsanız, kafa dengi değilse, karakterleriniz zıtsa tek çıkın arkadaşlar, pişman olmayın. -kamu spotu-
schengen ülkesi olmayan ülkeye erasmusa gelen biz bordo pasaportluların ağlayarak baktığı pasaport türü... avrupadasın ama yeşilli gibi gezemiyorsun işte!!!!
bosna gezimizin ikinci gününü ayırdık mostara. otobüsle giderseniz sadece köprüyü görürsünüz, öncelikle araba ya da tur ayarlamanızı tavsiye ediyorum, çünkü yol üzerine birçok güzellikle karşılaşacaksınız. eğer göreceğiniz yerler hakkında bilginiz yoksa mutlaka rehber tutun. çarşısı çok küçük, arnavut kaldırımı mıdır nedir, o büyük çakıl taşlarından yaptıkları yoldan nefret ettim! kışın benim gibi iki sol ayağı olan insan için çok tehlikeli o yollar. çarşıdaki camiye giriş ücretli, çok kızmıştım bu olaya. parasını verirseniz minareye de çıkarıyorlar, manzarayı çekebiliyorsunuz. mostar köprüsünün küçük bir versiyonu var, hayreddin ilk bunu denemiş, sonra asıl versiyonu yapmış. yaparken iki defaydı sanırım yıkılmış, üçüncüde başarmış ama adam korkudan kaçmış yıkılırda kellem gider diye öyle anlatmıştı rehberimiz. ilk yıkılan köprünün taşlarının bir kısmını kullanmışlar, bir kısmı kenarlarda duruyordu. köprüde adım başı eşikler var, bunun hikayesi de çok komiğime gitmişti. o zamanlar oranın insanları nehire girdiğinde köprüden geçen müslümanlar bu "edepsizliklere" bakmasın, önüne baksın diye adım başı eşik koyulmuş... düşünsenize, takılıp düşünce direk nimleniyosunuz, vay kafir! ne saçma işler, hadi yine bunlar teee ne zaman olmuş, günümüzde hala bu zihniyet var insan ona üzülüyor. günümüzde para karşılığında sporcular atlıyormuş köprüden, öyle duyduk