#tüm extreme-noise entry'leri

marmara denizinde bulunan istanbul'a bağlı üzerinde yerleşim olmayan ıssız adalardan bir tanesi. diğer adı hayırsız adadır. 1910 yılında istanbul'dan toplanan 80 bine yakın sokak köpeği bu adaya bırakılmış. köpekler burada açlıktan ve susuzluktan birbirlerini parçalayarak can vermiştir. ada üzerinde katliamla alakalı hayvanseverler tarafından dikilen ufak bir anıt var.
çıplak gezdiği falan yoktur. çıplak fotoğrafları vardır. bizim habercilerin ilgi çeksin tıklansın diye olayı sulandırdığı belli. haber içeriğinde ki kadının derdinin çıplak gezeyim ilgi çekeyim olmadığı aksine fotoğraf sanatıyla ilgilendiği gayet açıktır. yinede bizim yazarlar iki kadın memesi bir vücut kıvrımı görünce gaza gelip sapkınlıkla suçlamışlar. eğer zihniyetiniz bu şekilde çalışıyorsa siz sanatla falan ilgilenmeyin. sonra kendinizi çıplak ve sapkın olduğu gerekçesiyle heykellere balyozla saldırıp , tablolara boya saldırısı düzenlerken bulursunuz.
pazar günleri Panayia Evangelistria Kilisesinin olduğu yere kurulur. herşeyin bir alıcısı vardır tanımı bu pazarda geçerlidir. kolu bacağı kopmuş barbie bebekler bile 25 kuruştan alıcı bulabilir. aklınıza gelebilecek her türlü çer çöpün satılık olduğu pazarda dikkatli gezerseniz ilginç eşyalar bulabilirsiniz. biz eskiden cumartesi günleri taksimde içip eğlenip sabah güneş doğmaya yakın yürüyerek bu pazara inerdik. cebimizde 15-20 lira varsa bir çuval kıyafet alabiliyorduk. 1 liraya çanta , pantolon , tişört , mont aklınıza ne geliyorsa alabiliyordunuz. hatta pazarlık yaparsanız bazen fiyatı 75 kuruşa bile düşebiliyordu. bir keresinde buradan 1 liraya çanta aldık , çantanın derinliklerinden 1 lira daha çıktı onunla da iki tane kazak aldık. en kötü cebimizde para bitince pazarın çöpüne atlar burada çöplerin içinden güzel kıyafetler bulurduk. çöpten çıkan pislik içinde görünen kıyafetleri evde yıkadığımızda pırıl pırıl olurdu. böyle bereketli bir yerdi. artık eskisi kadar uğramasam da dolar yükseldi diye midir nedir artık aynı kıyafetlere pantolonlara 5 lira fiyat çekebiliyorlar.

dip not: eğer fazla dikkatsiz biriyseniz cüzdanınız çalınabilir. siz dikkatli gezin.
yemesi içmesi kalması genel olarak pahalı olan turistik şehir. zaman zaman su seviyesinin yükselmesiyle san marco meydanı sular altında kalır.
şehirde gezen turistlerden en az yarısı türktür. şehirde gezerken hiç yabancılık hissetmezsiniz. şehir merkezine doğru ilerlerken göreceğiniz binaların çoğunda hala kurşun izleri ve savaşın sebep olduğu tahribatı görmek mümkün. bir çok yönden şehir büyük bir travma atlatmış ve bunun etkisinden kurtulamamış görünüyor.
yabancıların kulağına etnik geldiği için olsa gerek yurt dışında popüleritesi artınca türkiye'de 60'ından sonra bir anda ünlenen türk sanat müziği sanatçısı. kaliteli ve iyi bir insan olmasının dışında müziğinin fazla abartıldığını düşünüyorum. şu sıralar herkes selda bağcan'dan türkü dinleme gazına gelmiş durumda ama muhtemelen modası geçicektir. yaptığı müziğe gösterilen ilgi bana dönem dönem popüler olan sonra demode kaçan vintage ürünleri anımsatıyor.
Almanya'da bulunan bir liman şehridir. Çoğu kişi liman şehri olduğu için hamburg'u hep deniz kenarında sanar ama aslında elbe nehri üzerinde kuruludur. görülmesi gereken st.pauli adında anarşist bir semti vardır. öyle ki semtin kendiyle aynı ismi taşıyan futbol takımının siyah renk üzerine kuru kafalı bayrakları vardır ve bölgede punk kültürü canlıdır. reeperbahn adında Amsterdam'daki red light benzeri bölgesi vardır.
eğer yeni yiyeceklere karşı açık değilseniz burada muhtemelen aç kalırsınız ve tadacağınız herşey lezzetsiz gelir. 10 gün kaldığım süre içerisinde pekin üniversitesinde her gün ücretsiz yemek alma hakkım olsa da ilk gün denedikten sonra bir daha adım atmadım. günlerimi muzla elma armutla geçirdim. metro ağı oldukça gelişmiştir ama yinede yolunuzu kaybederseniz ingilizce bilen birini bulmakta zorlanabilirsiniz. şehirde hemen hemen herşey oldukça ucuz. görülmesi gereken onlarca önemli yerin yanında değişiklik arıyorsanız 798 art zone'a mutlaka uğrayın. 1950'li yıllarda fabrika bölgesi iken günümüzde fabrika binaları sanat merkezi haline gelmiş. vaktiniz varsa burada ki kültürel organizasyonları, mekanları , galerileri ve sanat merkezlerini gezmek için bir gününüzü ayırın.
8 tl karşılığında alınan istanbul'dan paris'e uçak bileti. interrail sayfasının girişimleri doğrultusunda oluşan kampanya 500 kişiyle limitliydi ve biz son 10-15 kişi kalmışken biletleri almıştık. aynı gezinin dönüşünüde 90 tl'ye amsterdam'dan istanbul'a kesmiştik. böylece 100 lira bile harcamadan gidiş/dönüş biletimiz hazırdı.