#tüm corona entry'leri

Sürekli merak ettiğim bir konudur zira İstanbul'da yaşayan biri olarak "adalara kışın kamp atılır mı? " sorusunu hep kendime sorup dururum. Bilgisi olan varsa bilgilendirme yapabilirse sevindirici olur
x kadın şöyledir x erkek böyledir gibi bir genellemenin neyine inanmamız bekleniyor acaba? retrospektif açıdan baktığımız zaman hep cinsiyet özelinde tartışılır oluyor, cinsiyet temelli düşünmek değil.

Güçlü insan; okuyan, sorgulayan, gezen, kendini gerçekleştirebilen insandır.

Dipnot: Kendinizi gerçekleştirin sayın arkadaşlar. minik bir psikolog önerisi
-Nihat Sırdar ile Sivrisinek
-Zeki Kayahan Coşkun

Bu radyocuların bulunduğu her kanalı dinlerim :) Mesela ZKC'nin sunduğu Matrax'ı yaklaşık 11 yıldır düzenli dinlerim. Ha, bu aralar yayınlara ara verildi zira başka bir platforma geçmeye hazırlanıyorlar ama olsun. Özledik be ...
yurt dışına dair hiçbir yere param yetmiyor zira uçak biletine para yetse oradaki harcamaya yetmiyor. Harcamaya yetse uçak biletine çok para gidiyor.
Neyse bir arkadaşımın da dediği gibi biz daha burdan(evden, ev beşiktaşta) kadıköye gidemiyoruz, ne yurt dışısı ...
Nedense ben kendim yapınca tadı güzel geliyor, yani kıvamı kendime göre tutturduğum için lezzetli geliyor soğanlı menemen. lakin başkası yapmayagörsün... hiç beğenmiyorum, yiyemiyorum bile
başlığın dikkatimi çekme sebebi üniversite 3. sınıftayken almış olduğum "Sinema ve Psikoloji" adlı derstir. Bu ders, benim hayatıma eklektik bir yaklaşımla entelektüel düzeyler katmıştır zira izleyip ele aldığımız filmlerin makaleler ve tezler üzerinden incelenmesi çok şey öğretip çok şey katmıştır zamanında bana.

Bu bağlamda önerebileceğim beyin yakan filmler listemde ;

-Memento
-Inception
-The Fight Club
-American Psycho
-The Straight Story
-Sybil
-The Game
-Dogville
-Doubt
-Nymphomaniac I/II
-The Social Network
-Stalker (Tarkovsky)

dipnot: Aklıma gelenler bunlar şimdilik ama izleyip de çok beğendiğim filmler oldu, çok aman aman eklemek istediğim olursa editleyeceğim.
Aslında biraz modifiye edilmiş bir hayat felsefem var diyebilirim. Biraz daha Retrospektif incelemesine bakarsak babamın daima söylediği bir söze dayanır.
Babam daima derdi ki "Babamdan bir adım ileri çocuğumdan bir adım geri" Yani çocuk babanın bir adım ilerisinde olmalıydı daima, bunu anlatırdı babam bize.
Ben ise bunu geliştirmek istedim çocuk yani alt jenerasyon neden baba jenerasyonundan sadece "1" adım ileride olmalıydı ki? 100 belki de 1000 adım ileride olmalıydı aslında. Bu şekilde bu toplum gelişecekti bence. Kadınlar/çocuklar şiddet görmeyecek,taciz edilmeyecekti. muasır medeniyetler seviyesine erişecektik belki de... Henüz olmadı belki hiç olmayacak kim bilir ancak hayal etmekten alıkoyamaz ya kimse?

Uzun lafın kısası

Benim mottom: "Daima daha ileri!"
Erasmus fırsatı. Kesinlikle erasmus yapmamış olmak buna cesaret etmemiş olmak hayatımın en büyük pişmanlığı olacak. Dönüp lisans hayatıma baktığımda kendi alanımdaki bilgilerim hariç elimde hiçbir şey yok...
Başarılı bir yapım olduğunu insanlardan duyduğum ancak henüz gitmediğim filmdir.
"Kendimi konserde gibi hissettim" cümlesini izleyen herkesten duydum.