türkiye'de yetişen yeni neslin içinde bulunduğu durumdur. genç nesile bir dine insanın neden ihtiyacı olduğunu anlatamayan bireyler ve devletlerde görülen durumdur. (bkz: oxford üniversitesi)'nde yapılan münazara maçında diğer ülke gençlerinin bu olayları nasıl tartıştıkları ve savunduklarını görebiliriz. genç sayılabilecek Aljezeraa muhabiri (bkz: mehdi hasan)'nın islamı yorumlama biçimi hakkında münazara videosu
Kişinin sizi deli gibi kıskanıp hayatınızın her noktasını bilmek istemesi ama sıkıya gelince serbest bir ilişki isteme olayıdır
yerli durum komedisi. bir aile komedisidir. Yayın hayatında çeşitli nedenlere bağlı olarak dalgalanmalar olmasına rağmen yayınlandığı dönemlerde televizyon dizileri arasında farklı mecralarda ilgi uyandıran ve izlenme oranları ile her zaman üst sıralarda kendine yer bulan, ayrıca toplumsal almamda adından sıkça söz ettiren bir durum komedisi örneği olarak Türkiye gündemindeki yerini daima korumuştur. Olay örgüsünün merkezinde yer alan aile kurumu ve yapısal özellikleri bakımından Türk toplumunun sosyo-ekonomik ve kültürel yapısına dayanan, geleneksel modern çatışmasını bir arada yansıtmaya çalışan bir tür olarak temsiller bağlamında farklılıkları da yansıtmaktadır.
Hedef kitle olarak genç ve orta yaş grubu hedef alınsa da dizinin yapımcılığını üstlenen Birol Güven’in de belirttiği gibi çocuklar duymasın dizisi her yaştan ve her kesimden insana seslenen çok yönlü bir dizi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yönetmenliğini Bora Tekay’ın üstlendiği dizide yapımcılığını ise Birol Güven yapmaktadır. Yayınlandığı günden itibaren birçok kanal değiştiren dizide Tamer Karadağlı, Pınar Altuğ, Ferdi Akarnur, Furkan Kızılay, Ayşecan Tatari ve Zeyno Günenç gibi daha birçok önemli oyuncu bulunmakla birlikte toplamda 43 oyuncu kadrosu bulunmaktadır. Yapımını Mint Prodüksiyonun üstlendiği Çocuklar Duymasın adlı durum komedisi toplamda 6 sezon ve 393 bölüm ekranlarda kalarak uzun süreli bir yapım olduğunu kanıtlamıştır.
Dizi karakterleri içerisinde geleneksel yapıya ve ailesine bağlı tüketim pratiklerine karşı ise tutucu tavırlar sergileyen Haluk karakteri 19 ve onun tam zıttı olan Meltemin iş hayatında kariyer sahibi, gelir düzeyi yüksek, kendisine özen gösteren, bakımlı, beğendiği bir şeyi almaktan geri durmayan, azimli ve başarılı bir iş kadını, aynı zamanda ailesine bağlı bir ev hanımı olarak gündelik yaşam pratiklerine de açık olan modern bir bireydir. Bu çekirdek aile örneğinde olay örgüsü merkeze alınan bu aile etrafında, belirli ve sınırlı bir mekanda, ayrıca büyük çoğunluğu iç mekanda gerçekleşmekte ve yaratılan geleneksel modern çatışmasından da sürekli olarak modern olanın baskın çıktığı, geleneksel olanın da duruma uygun hareket ettiği görülmektedir. Dizinin ilk çıktığı yıllarda televizyon yayıncılığında ciddi anlamda ses getirmiş tekrar bölümleri dahi reyting sıralamasında uzun süre zirvedeki yerini korumuştur.
Hedef kitle olarak genç ve orta yaş grubu hedef alınsa da dizinin yapımcılığını üstlenen Birol Güven’in de belirttiği gibi çocuklar duymasın dizisi her yaştan ve her kesimden insana seslenen çok yönlü bir dizi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yönetmenliğini Bora Tekay’ın üstlendiği dizide yapımcılığını ise Birol Güven yapmaktadır. Yayınlandığı günden itibaren birçok kanal değiştiren dizide Tamer Karadağlı, Pınar Altuğ, Ferdi Akarnur, Furkan Kızılay, Ayşecan Tatari ve Zeyno Günenç gibi daha birçok önemli oyuncu bulunmakla birlikte toplamda 43 oyuncu kadrosu bulunmaktadır. Yapımını Mint Prodüksiyonun üstlendiği Çocuklar Duymasın adlı durum komedisi toplamda 6 sezon ve 393 bölüm ekranlarda kalarak uzun süreli bir yapım olduğunu kanıtlamıştır.
Dizi karakterleri içerisinde geleneksel yapıya ve ailesine bağlı tüketim pratiklerine karşı ise tutucu tavırlar sergileyen Haluk karakteri 19 ve onun tam zıttı olan Meltemin iş hayatında kariyer sahibi, gelir düzeyi yüksek, kendisine özen gösteren, bakımlı, beğendiği bir şeyi almaktan geri durmayan, azimli ve başarılı bir iş kadını, aynı zamanda ailesine bağlı bir ev hanımı olarak gündelik yaşam pratiklerine de açık olan modern bir bireydir. Bu çekirdek aile örneğinde olay örgüsü merkeze alınan bu aile etrafında, belirli ve sınırlı bir mekanda, ayrıca büyük çoğunluğu iç mekanda gerçekleşmekte ve yaratılan geleneksel modern çatışmasından da sürekli olarak modern olanın baskın çıktığı, geleneksel olanın da duruma uygun hareket ettiği görülmektedir. Dizinin ilk çıktığı yıllarda televizyon yayıncılığında ciddi anlamda ses getirmiş tekrar bölümleri dahi reyting sıralamasında uzun süre zirvedeki yerini korumuştur.
12yil oncesine kadar varolan izmır Basmane'den başlayıp Diyarbakır'a kadar giden yaklaşık 40 saat süren bitmek bilmeyen yolculuğun adresi olan dünyanın en yavaş trenidir.
Her istasyonda durduğu için ismini bilmediğiniz onlarca küçük kasaba ya da ilçeyi görmüş olur, Afyonda verdiği bir buçuk saatlik molayla Afyon şehrini dolaşıp geri gelebileceğiniz kadar boş vakti size sağlardı.
Esli türk filmlerinde gördüğünüz keçiyle tavukla bilimum hayvanatla yolculuk yapar köşede bağlama çalan amcadan saç bas kavga eden romanlara, yankesicilik yaparken yakalanıp dayak yiyen adamdan karısını tekme tokat döven barzoya, yere çul serip çocuklarıyla evde hasladigi yumurtayı soğan eşliğinde yiyen kadına kadar yurdumun her çeşit insanıyla karşılaşırdınız. Trenin Mersin yenice izmir arasındaki 26 saatlik mesafeyi otobüs biletinin yaklaşık 10 da biri fiyatına gidebilirdiniz.
Sabah 7 de başlayıp ertesi gün 9a 10 akadar süren yolculuğu bana yasattigi onlarca garip anıyla her zaman yadettigim şimdilerde garip bir şekilde özlem duyduğum Posta treni keşke geri gelsen
Her istasyonda durduğu için ismini bilmediğiniz onlarca küçük kasaba ya da ilçeyi görmüş olur, Afyonda verdiği bir buçuk saatlik molayla Afyon şehrini dolaşıp geri gelebileceğiniz kadar boş vakti size sağlardı.
Esli türk filmlerinde gördüğünüz keçiyle tavukla bilimum hayvanatla yolculuk yapar köşede bağlama çalan amcadan saç bas kavga eden romanlara, yankesicilik yaparken yakalanıp dayak yiyen adamdan karısını tekme tokat döven barzoya, yere çul serip çocuklarıyla evde hasladigi yumurtayı soğan eşliğinde yiyen kadına kadar yurdumun her çeşit insanıyla karşılaşırdınız. Trenin Mersin yenice izmir arasındaki 26 saatlik mesafeyi otobüs biletinin yaklaşık 10 da biri fiyatına gidebilirdiniz.
Sabah 7 de başlayıp ertesi gün 9a 10 akadar süren yolculuğu bana yasattigi onlarca garip anıyla her zaman yadettigim şimdilerde garip bir şekilde özlem duyduğum Posta treni keşke geri gelsen
Kendi hayatının kaydını tutma isteği ölümlülüğün, gelip geçiciliğin önüne geçmek, kalıcılık sağlamak için bir yol gibidir. Bedeni ya da nesneyi fotoğraflamak bir nevi ölümsüzleştirmek sayılabilir. Aile fotoğrafları da çoğunlukla bu amaç doğrultusunda çekilir; ebeveynlerimizin gençlik fotoğrafların bize dönem hakkında bilgi verirken o yaşlardaki hallerini tanımamızı sağlar, çocukken ailemizle çıktığımız bir tatil fotoğrafına bakınca, o tatilin ne kadar güzel geçtiğini anımsarız. Zamanın karşısında, bellekte silikleşen anıyı canlı tutmak, ölümsüzleştirmek; fotoğraf çekmedeki amaçlarımızdan biri de budur. Kişisel belgecilerin de temel olarak yaptıkları, kendi bellek kayıtlarını tutmak şeklinde yorumlanabilir. Tıpkı insanların yazı ile günlük tutmaları gibi, kişisel belgecilerde günlüklerini görsellikle tutmaktadırlar. Kendi hafızalarının yükünü imgeye bırakmışlardır. Dünyayı ve kendilerini görsellikle anlamlandırırken, bir yanda da unutmanın karşısında durmaya çalışırlar. Bu kendi “ölümlülüklerinin bir envanterini tutmak” gibidir.
(bkz: değişik fanteziler)
(bkz: değişik fanteziler)
pes 2013'de ara pasları kaçırmayan, gerçek hayatta da bir o kadar mükemmel oyuncu. arjantin'lidir, karısı maradona'nın kızıdır. oğlunun dedesi maradona, vaftiz babası messi, babası da agüero. düşünün bu çocuğun geleceğini.
son yıllarda yapılmış en iyi pes oyunudur. hala ps kafelerde güncel pes 2013 vardır ibarelerini görebilirsiniz.
2008 yılına kadar kalbur üstü bir takım iken, o yılda gelen arap sermayesi ile güçlenen, ardından şampiyon olan takım. bu sene hem premier ligde hem şl'de favorimdir.
ayla filmini izleyenlerin anlayamadığı savaş.
biz o yıllarda yaşamadık dolayısıyla bizim için ne desek boş. benim babam o yıllarda askermiş (evet babam 1930 doğumlu)
o yıllarda artan bir sovyet baskısı var. adamlar paso bizim topraklarımızı istiyor, kafamı bozma bak ha girerim diyor. babamın anlattığına göre o yıllarda ordumuz vasat. ne adam gibi tankımız var ne de tüfeğimiz. ülkede kıtlık yok ama var da gibi. şeker bulmak bir nimet.
eh hâl böyle olunca dayanacak birileri aranıyor yoksa ülke elden gidecek. sovyetler sınır bölgemizde paso tatbikat yapıp göz dağı veriyor. sonunda diyorlar nato'ya girelim. sovyetler bize saldırırsa en azından bir destekleyen olur bizi. zaten bm üyesi olan türkiye böyle bir durumda eğer çağırılırsa gitmek durumunda.
velhasıl gidiliyor, sonrası belli. nato'ya kabul,türkiye o yıllarda başlıyor sırtını amerika'ya yaslamaya hala da öyle. bunun mimarı için ;
(bkz: adnan menderes)
biz o yıllarda yaşamadık dolayısıyla bizim için ne desek boş. benim babam o yıllarda askermiş (evet babam 1930 doğumlu)
o yıllarda artan bir sovyet baskısı var. adamlar paso bizim topraklarımızı istiyor, kafamı bozma bak ha girerim diyor. babamın anlattığına göre o yıllarda ordumuz vasat. ne adam gibi tankımız var ne de tüfeğimiz. ülkede kıtlık yok ama var da gibi. şeker bulmak bir nimet.
eh hâl böyle olunca dayanacak birileri aranıyor yoksa ülke elden gidecek. sovyetler sınır bölgemizde paso tatbikat yapıp göz dağı veriyor. sonunda diyorlar nato'ya girelim. sovyetler bize saldırırsa en azından bir destekleyen olur bizi. zaten bm üyesi olan türkiye böyle bir durumda eğer çağırılırsa gitmek durumunda.
velhasıl gidiliyor, sonrası belli. nato'ya kabul,türkiye o yıllarda başlıyor sırtını amerika'ya yaslamaya hala da öyle. bunun mimarı için ;
(bkz: adnan menderes)
isveçli fotoğrafçı. 17 yaşında iken, dış dünyadan yalıtılmış, güvenli orta sınıf aile hayatını terk ederek kendini keşfetmek ve macera yaşamak amacıyla Hamburg’a yerleşmiştir. Orada, zor koşullar altında, kendilerini toplumdan soyutlayarak yaşayan, değişik ülkelerden gelen bir grup genç insan ile beraber yaşamaya başlamış ve o sırada 16 yaşında olan ve Reeperbahn caddesinde178 fahişelik yapan Finlandiyalı Vanja’ya aşık olmuştur. Yaklaşık 6 ay kadar beraber yaşamışlardır. Bu yaşam tarzı, Petersen’i striptizcilerin, fahişelerin, eşcinsellerin, pezevenklerin, uyuşturucu bağımlılarının ve alkoliklerin, kısacası uçlarda yaşayanların sürekli beraber olduğu karmaşık vahşi gece hayatının yaşandığı dünya ile tanıştırmıştır. Bu dönem, onda kalıcı izler bırakmış, aynı zamanda kendisini büyük ölçüde anlamasını ve kabul etmesini sağlamıştır. Bu insanlarla beraber savunmasız, maskelere ve kalkanlara ihtiyaç duymadan, içlerinden geldiği gibi, sınır tanımadan yaşadıklarını anlatmış ve insanlar ve hayat hakkında çok fazla şey öğrendiğini belirtmiştir
