#tüm tivorrowland entry'leri
Öncelikle (bkz: geçmiş olsun ) *
Başladıysanız elbet bitecektir, çok büyük beklentilere girip hayal kırıklığının şiddetini arttırmayın hiç boşuna.
Başladıysanız elbet bitecektir, çok büyük beklentilere girip hayal kırıklığının şiddetini arttırmayın hiç boşuna.
dönemin cumhurbaşkanı süleyman demirel, melih aşık'a bir faks gönderiyor. yine melih aşık tarafından 3 mart 1994 tarihinde açık pencere isimli köşesinde "demirel'in şiir eleştirisi" başlığıyla yayımlanan faks şöyle:
"köşenizde yayımlanan ve köylülüğü konu alan şükrü erbaş'a ait şiiri okudum. köylülüğü ağır şartlar çerçevesinde sunan söz konusu şiirin çok katmanlı bir yapıya sahip olduğu görülüyor. şiirin, köylüleri eleştirir görünürken aslında ironik bir üslupla, bizzat şartlar içerisinde değerlendiremediği köylülüğü, ona tepeden bakarak uygarlık yolunda yük gibi gören yanlış anlayışı eleştirdiği kanaatindeyim. bununla birlikte, gerektirdiği gibi derin bir anlayışla okunmayıp, sadece düz anlamı itibariyle dikkate alındığında köylümüzü zem eden bir metin olarak yorumlanabilecek ve birtakım yanlış anlayışlara yol açabilecek niteliktedir."
"köşenizde yayımlanan ve köylülüğü konu alan şükrü erbaş'a ait şiiri okudum. köylülüğü ağır şartlar çerçevesinde sunan söz konusu şiirin çok katmanlı bir yapıya sahip olduğu görülüyor. şiirin, köylüleri eleştirir görünürken aslında ironik bir üslupla, bizzat şartlar içerisinde değerlendiremediği köylülüğü, ona tepeden bakarak uygarlık yolunda yük gibi gören yanlış anlayışı eleştirdiği kanaatindeyim. bununla birlikte, gerektirdiği gibi derin bir anlayışla okunmayıp, sadece düz anlamı itibariyle dikkate alındığında köylümüzü zem eden bir metin olarak yorumlanabilecek ve birtakım yanlış anlayışlara yol açabilecek niteliktedir."
Kendini nadasa bırakmış olabilir.
Benim için 2012-2013 yıllarını kapsayan dönemdir. Hiç gitmediği ülkelere gittim*, ilk okyanus aşırı seyahatimi gerçekleştirdim*, aşık oldum, 3. Fatih terim döneminde 2 lig şampiyonluğu gördüm, didier drogba ve wesley sneijder i galatasaray formasıyla canlı izledim, gezi olaylarında bu ülkeye ve gençliğine olan inancım hiç olmayacak kadar arttı. Bence efsane zamanlardı.
bugün katolik kilisesi'nin başında olan papa (2018 yılının verilerine göre) 1.3 milyar vaftiz edilmiş katoliğin dini lideridir. 2011 yılındaki çalışmaya göre ise tüm hristiyanların %50'si katoliktir. bu oranı baz alarak hesapladığımızda doğrudan katolik kilisesi'ne bağlı olmasa da papa'ya en azından hristiyanlık nedeni ile bağlı ya da arkasında duracak 1.3 milyar insan daha var diyebiliriz.
toplamda 2.6 milyar insan için dini bir temsilci olarak görülen papa, isa mesih'den çok daha nüfuzludur. ( Ölümünden hemen sonra İsa mesih'e inananların sayısı binlerle ifade ediliyordu)
tekrar etmek gerekirse (bir dini lider için bunu demek her ne kadar içime sinmese de) papa, katil olabilir, pedofili olabilir, herhangi bir suç işlemiş olabilir ancak tutuklanamaz yani dokunulmazdır.
toplamda 2.6 milyar insan için dini bir temsilci olarak görülen papa, isa mesih'den çok daha nüfuzludur. ( Ölümünden hemen sonra İsa mesih'e inananların sayısı binlerle ifade ediliyordu)
tekrar etmek gerekirse (bir dini lider için bunu demek her ne kadar içime sinmese de) papa, katil olabilir, pedofili olabilir, herhangi bir suç işlemiş olabilir ancak tutuklanamaz yani dokunulmazdır.
Bence İstanbul'u en güzel anlatan romanlardan biri. orhan pamuk 'un ise en iyi romanı. Nişantaşı'nda doğup büyüyen ve tam anlamıyla bir beyaz türk olan pamuk istanbul'a olan göçü, yokluğu, şehrin geçirdiği evrimi ve siyasal İslamı çok iyi gözlemlemiş ve bu romana işlemiş.
Yanlış hatırlamıyorsam girişinde "Şu an Avrupa Birliği topraklarından ayrılıyorsunuz" yazıyordu bu efsane muhitin.
10 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz sorusuna verilecek bekleyip görelim cevabıdır.
(bkz: gemide)
"Acımam, sana değil cigaraya acımam..." -erkan can
https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcTTeOzKX1i2Ki0PpK_c3-SucWzM2HTwYXFYqw&usqp=CAU
"Acımam, sana değil cigaraya acımam..." -erkan can
https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcTTeOzKX1i2Ki0PpK_c3-SucWzM2HTwYXFYqw&usqp=CAU
Pademiyle geçen 1 yıl sonrası evden çalışma durumunu sürekli hale getiren şirketlerin sayısının da artacağını öngörürsek fırsatını bulanların İstanbul'dan Ege'ye doğru kaçacağını söylemek zor değil.