#tüm murat-sahin başlıkları

zamansız ölüm fazlaca korkutucudur. aslında zamansız ölüm diye bir şey yok, her şey planlanmış ancak biz de ortalama bir insan ömrünü yaşıycaz gibi hissediyoruz ve ona göre yaşamaya çalışıyoruz. aslında çok yanlış. her günü son günümüz gibi yaşamalıyız.
en yakınındır. kardeşim dediğin kişidir. her insanın profilinde mutlaka 2-3 adet bulunur, bulunmalıdır. genelde storyler'e saçma cevaplar verirler. bunlar genellikle 'ahahahahahaha' ya da 'sımayl sımayl sımayl' olan sürdürülebilir nitelikte olmayan cevaplardır. ara sıra 'vaayy bizi hiç çağırmıyon, hep başkalarıyla gez' gibi tripli cevaplar da gelir. aldırış etmeyin maksat can sıkıntısıdır. çok da şeyyapmamak lazım. bu insanları sevin, bağrınıza basın, öpün, koklayın..
kendini pisagor zanneden lise hocalarının sınıfta en sık kullandığı 'matematikçiler üstündür' ve 'matematikçiler zekidir' yargısını empoze etmeye çalışan sanki dünyaya allah tarafından integral alıp yedigenin dış açıları toplamının çevresine oranının pi sayısıyla çarpılmasıyla sabah namazının son rekatına geçişinde bir bağlantı varmışçasına size muamele yapması, aynı hocanın dersten çıktığı andan itibaren yemekhanede en öne geçip ben hocayım öğrencilerin arkasında sıra mı bekliycem tribine girmesi, haftasonu sinemaya gidip recep ivedik izlemesi ve aslında hiçbişeyden anlamamasıdır. biliyorum diyen bilmiyordur, net
ağzına vurulası insandır. yav he he bişey yok bi sen biliyon. gitmiş görmüş beğenmemiş zevk alamamış olabilirsin ama bu orda bişey olmadığı anlamına gelmez. her şehrin bir mazisi her sokağın bir anısı vardır. kimisi sokaklarda yürümeyi sever, kimisi ilginç kafelerde çaylar-kahveler içmeyi, kimisi eğlence merkezlerini görmeyi, kimisi tarihi yapıları, müzeleri, kimisi kadın arar, kimisi adam, kimisi muhtaç çocukları arar, kimisi zengin villaları, kimisi karpuz tarlası görmek ister kimisi nasıl kaçakçılık yapıldığını. kimisi yabancı dil arar kimisi içimizden birilerini. kimisi euro kullanılsın der kimisi grivna. kimisi sıcak olsun ister kimisi serin. birinden biri mutlaka vardır o şehirde, sen boş gözlerle baktıysan güzelim şehrin suçu ne?
rıza babadır o, ramiz dayıdır, gandalftır. hükümet kursa oy verilecek, oğlum olsa ismi verilecek kulağına 8 kere fısıldanacak isimdir. restorana gittiğinizde çıkardığı pisliği temizleyen, mağazaya gittiğinde denediği ürünü katlayıp geri yerine bırakan, yerde çöp görünce kaldırıp çöpe atan, çöp bulamayınca dakikalarca elinde taşıyan kişidir. allah razı olsundur, eyvallahtır, kesenize berekettir, yine beklerizdir, güle güle efendim'dir.
samimiyette gelinen en zirve noktalardan biridir. her zaman gittiğiniz dondurmacı'nın siz söylemeden karamelli ve çikolatalı dondurmanızı hazırlaması, gittiğiniz tekel'in siz söylemeden camel white'ı paketlemesi ya da berber'in siz'e her zamanki gibi mi olsun abi diyip yanları 3 numara üstleri uzun bırakmasıdır. bu güzel yurdum esnafları düğününüze dahi gelir takılarını takarlar. tam olarak berber ismail, dondurmacı gökhan ve tekel ahmet abi'dir. bim, a101, magnum, algida kadar ucuz olamamışlardır hiç fakat sizi tanır, hal hatır sorar, çay ısmarlar gönlünüzde kolayca yer edinebilirler. erdal bakkal'ın da bizlere dediği gibi;
'alışverişinizi süpermarketten yaparsınız ama cenazenize erdal bakkal gelir.'
şuan saat 02.00. muhtemelen sipariş saat 02.30 civarı gelir. eğer o saatte zile basar ve babamı uyandırırsanız onu ne ben tutabilirim ne de başka biri. gelince telefonumu çaldırın lütfen.
kamp'ın olmazsa olmazlarından ilkidir. ateş olmazsa o manevi ruh yakalanamaz. ısıtması, ışık saçması, içinde patates, kestane gibi yiyeceklerin közlenebilmesi yanısıra marshmallow ve muzda çikolata yapılabilmesi aşık olunasıdır. izlemekten sıkılmadığım ve asla sıkılmayacağım nadir şeylerdendir.
14.11.2017 tarihli italya- isveç mücadelesinin 0-0 bitmesiyle ilk maçı 1-0 kaybeden italya'nın dünya kupası'na gidememesiyle oluşmuştur. hiç bu kadar çaresiz görmemiştim üstad'ı.
olmazsa olmaz'dır bu şaka onun için. devamında 'ne tarafa gidiyosun, ben bırakıyım'la süslerler samimiyeti. genellikle babası tarafından araba ona hep hor görülmüş, ehliyeti aldıktan sonra yavaş yavaş araba üzerine hakimiyet kurmuş ve artık bakkala dahi arabayla gidicek seviyeye ulaşmıştır bu kişiler. 3 günde 1 araba yıkar, arabanın alarmına bastıktan sonra tek kapı kolunu açmaya çalışıp, kapıların kilitlenip kilitlenmediğini kontrol ederler. oturduğu koltuğun üzerinde mutlaka kilim, yastık tarzı bir rahatlatıcı unsur, arabanın dikiz aynasına asılı da bir cd vardır, uzun zamandır rastlamıyorum fakat henüz nesilleri tükenmiş değil :)