#tüm meikomeenma entry'leri

2 yil evvel, Şubat soğuğunu yaşayan bir akşam yalnizca 4 saatliğine gittiğim şehir. Daha adim atar atmaz Orta Cag'i anlatan bir film setindeymis hissine kapiliyor insan. Aksam olmasindan mutevellit soğuk icimize icimize islerken, isinabilecegimiz yalnizca birkac yer buluyoruz. Biraz meydanda takılıp, gormemiz gereken yapilari dışından gorup, sehrin romantikligini soluyup geri donmek zorunda kaliyoruz malesef.

2 yil geçmesine ragmen hala icimde ukde kalan şehir. Bir gun, daha normal bir mevsimde, daha uzun bir randevuyla gorusmek dilegiyle.
Gittiğiniz ülkeye göre derslerinizin durumu, krediler, sinavlar değişiklik gösterir. Gitmeye hazirlanan kisi şunu cok iyi bilmelidir ki, ters giden herhangi bir durumda dönem uzayabilir, kalan %20lik hibe dönünce size verilmeyebilir, gideceginiz sehir cok kucuk olabilir, imkanlari kisitli olabilir, dersler yerel dilde olabilir, hocalar ingilizce bilmeyebilir, buyuk sıkıntılar çekebilirsiniz. Ancak butun bunlari bir kenara birakacak olursak, once erasmus always erasmus be kardesim!

Not; 22 yillik hayatimda, "iyi ki yapmisim" listemde en basta yerini alan program. Gidin, gezin, eglenin, derslere de arada bir ugrayin. Hadi iyi erasmuslar.
"1000 günde devri alem" gibi bir hayali gerçekleştirmiş, 1000 günlük gezinin ardından ülkeye dönüp, biraz dinlenme karari almış gezgin. Çoğu kişi popüler kültürün kendisini şişirdiğini düşünüyor ancak ben tam tersini düşünüyorum. Adamın şişirilme gibi bir ihtiyaci yok zira biz onu sisirmeden de o yaptığı gulumseyen kadin portresi projesiyle kadinlara "cok güzelsin" dedikten sonra national geographic'e haber olabilmis, bu potansiyeli kendisinde ve fotograf makinesinde barindiran kaliteli seyyah. Yolu acik olsun.
istanbul
Turkish kebab (ancak Avrupa'da döneri kebab sanip yiyorlar, üzülüyorum)
Tarkan-kiss kiss
Galatasaray
Yolculuk kokusu diye bir sey var, gercekten var. Ister sırt cantasi taşıyın ister bavul, ister uçak kullanin ister otobüs ister tren, bu koku yol boyunca üzerine sinmiş bir şekilde dolaşıyor insan. Ve işte, yola çıkmadan evvel, daha çanta hazırlarken hissedilen "mutlulugun" en büyük nedeni bu.