#tüm gizogen entry'leri

paraları saç saç saç, evet gereksiz para harcamakta üstüme tanımam. en büyük hobim. param olsun olmasın farketmez.
Sadece gerçek Ankaralıların anlayabileceği histir. Özlersin neden özlediğini bilmezsin. Öğrenciliğinin, gençliğinin geçtiği sokakları, dostları, aileyi, anıları, kafeleri(bolca kafe hayatı vardır), parkları belki binaları bile. Yapılacak şey sınırlıdır ama muhabbeti, dostluğu sğalm şehirdir. İnsanların yapabilecğei maksimum kötülük ve maximum iyilik bellidir. İstanbula gelen Ankaralılar 1-2 yıl boyunca mutlaka geri dönmeye çalışır. Dönemeyeceğini anlayınca kabullenir, sonraları ise her Ankaraya gidişinde buralar ne sessiz sakinmiş insan yok ya diye hiç yaşamamışcasına söylenir. Geri dönünce yine özler. Sarmal böyledir dostlar.

Dipnot: En çok kebapçıları özlenir. İstanbulda Aspavalarım, dönercilerim, Beyticiler yoktur. Vardır vardır da öyle fiyat performanslı heryerde lezzetli bulamassın. Beyti mesela en iyi Ankarada yaparlar.
Gelen mailler ile üyeliğimi hatırlamış olmam, bu başlık için yeterlidir.
Türkiye sınırlarında her nerede olursa olsun, şubelerinin dolup taştıgı yerdir. Hem herkes ııyyk çok banal, aa ne pahalı diye dolaşıp hem nasıl oralarda üst üste oturuyor anlayamıyorum. Kahveleri iyidir yani en azından ülke standardımızın üzerindedir ama kesinlikle oturmak yerine kahve alıp gidilmelidir ya da filtre kahve çektirip evde demlenmelidir.
İstanbulda midyeci ahmet
İzmir de karşıyakada vapurdan inince yolun karşısındaki ilk tezgah
Bodrum da barlar sokagında bir midyeci zincirinin tezgahı vardı o
Ankara ise pikolet sanırım.
Diyeceklerim bu kadar.
25'den sonra tanışınca yeşil pasaportun kıymetini daha iyi hatırlatandır.
Beni en çok şaşırtan ülkelerdendir kendisi. Şöyle ki akla gelen kasvet, hüzün, karanlık yapıdan uzak bol yeşillik ferah ve hatta kimi yerleri baya sevimlidir.