#tüm gelgit entry'leri
bu ilacın, aslında antidepresan olarak üretildiği, ancak ilacı kullanan deneklerde sigarayı bırakma isteğinin oluştuğunun fark edilmesi üzerine piyasaya sigara bıraktırma ilacı olarak sürüldüğü söyleniyor.
ilacı alıp da prospektüsü açtığınızda, önünüze destansı bir yan etki listesi açılıyor. sigarayı bırakmak için 2 aylık olanından aldım, bitene kadar devam edemedim.
çünkü zaten hassas olan midem, sabah ilacı içtiğimde yarım saat boyunca bulanıyor, bazı sabahlar kusmama bile neden oluyordu. ancak tamamını bitirmeden ilacı bırakmamın nedeni bu değil, geceleri 1080p blueray kalitesinde gördüğüm rüyalardı. tüm gece boyunca sürekli olarak rüya görüyordum ve sabah uyandığımda sanki hiç uyumamış gibi hissediyordum. o yüzden son iki haftalık tableti hiç içmedim. zaten artık sigara içme isteğim de yoğun olmadığından başarabilirim dedim ve sonuç; 1.5 yıl sigarasız yaşam.
çünkü zaten hassas olan midem, sabah ilacı içtiğimde yarım saat boyunca bulanıyor, bazı sabahlar kusmama bile neden oluyordu. ancak tamamını bitirmeden ilacı bırakmamın nedeni bu değil, geceleri 1080p blueray kalitesinde gördüğüm rüyalardı. tüm gece boyunca sürekli olarak rüya görüyordum ve sabah uyandığımda sanki hiç uyumamış gibi hissediyordum. o yüzden son iki haftalık tableti hiç içmedim. zaten artık sigara içme isteğim de yoğun olmadığından başarabilirim dedim ve sonuç; 1.5 yıl sigarasız yaşam.
(bkz: champix) isimli ilacın, benim gibi iradesiz bir insana dahi gerçekleştirme imkanı verdiği eylem. 1,5 yıl oldu hala içmedim. arada aklıma gelmiyor desem yalan olur, birkaç kez birkaç nefes çekmişliğim de var ama özlediğim tadı alamadığım gibi ağzımda leş bir tat, üzerimde leş bir kokuyla kalıyorum.
bu eylemin insanları en çok korkutan kısmı ne yazık ki kilo almak. evet arkadaşlar sigarayı bırakan insan ister istemez bir şeylere yönelme gereği duyuyor ve sigara içme isteğini yemek yiyerek bastırmaya çalışıyor. ben sigarayı bıraktığım gün yüzmeye başladım. haftada 3 gün 1500'er metre kesin yüzüyordum ve yüzmek de iştah açıcı bir eylem olduğundan yaşadığım yeme isteğini tarif edemem.
ancak bu durum sonsuza kadar böyle devam etmiyor tabii ki, bir süre sonra sigarasızlığa alıştığınız zaman, yerini bir şeylerle doldurmaya gerek kalmıyor. bu dönemde başladığınız diyet ile de, çok hızlı bir şekilde aldığınız kiloları yine çok hızlı bir şekilde veriyorsunuz.
sporu da aksatmazsanız, vücudunuzda gördüğünüz değişikliğe hayran kalırsınız benden söylemesi.
bu eylemin insanları en çok korkutan kısmı ne yazık ki kilo almak. evet arkadaşlar sigarayı bırakan insan ister istemez bir şeylere yönelme gereği duyuyor ve sigara içme isteğini yemek yiyerek bastırmaya çalışıyor. ben sigarayı bıraktığım gün yüzmeye başladım. haftada 3 gün 1500'er metre kesin yüzüyordum ve yüzmek de iştah açıcı bir eylem olduğundan yaşadığım yeme isteğini tarif edemem.
ancak bu durum sonsuza kadar böyle devam etmiyor tabii ki, bir süre sonra sigarasızlığa alıştığınız zaman, yerini bir şeylerle doldurmaya gerek kalmıyor. bu dönemde başladığınız diyet ile de, çok hızlı bir şekilde aldığınız kiloları yine çok hızlı bir şekilde veriyorsunuz.
sporu da aksatmazsanız, vücudunuzda gördüğünüz değişikliğe hayran kalırsınız benden söylemesi.
özgüvenli olduğunu gösterir. böyle kişiler alıngan da olmaz, keyifli insanlardır.
2018 öncesinde de var olan bir krizdir. ekonomiden pek anladığım söylenemez ancak uzunca süredir (bkz: mahfi eğilmez) hocanın yazdıklarını takip ederim. sağolsun hocam da grafiklerle, resmi verilerle gidişatımızı bilal'e anlatır gibi anlatıyor. onun anlattıklarından yola çıkınca ne kadar kötü durumda olduğumuzu ve hatta gün geçtikçe durumu düzeltmek adına hiçbir şey yapılmadığını daha iyi idrak edebiliyor insan.
zaten altın, euro ve dolar kurunu görüp de gidişatın kötülüğünü anlamamak için aptal olmak gerekir sanırım.
zaten altın, euro ve dolar kurunu görüp de gidişatın kötülüğünü anlamamak için aptal olmak gerekir sanırım.
bana göre cehaletin bir diğer şeklidir. tartışmadan koşar adımlarla uzaklaşmanızı tavsiye ederim.
bugün yaşadığım bir örnekle anlatmak isterim;
a: isveç'te alkol satışı devlet eliyle yapılıyor. marketlerde sadece %3,5 oranlı bira satışına izin var ve bence bu çok faşist bir yaklaşım.
b: evet isveç çok faşist, biz çok özgürlükçüyüz!
(bkz: kaç kaç kaç)
bugün yaşadığım bir örnekle anlatmak isterim;
a: isveç'te alkol satışı devlet eliyle yapılıyor. marketlerde sadece %3,5 oranlı bira satışına izin var ve bence bu çok faşist bir yaklaşım.
b: evet isveç çok faşist, biz çok özgürlükçüyüz!
(bkz: kaç kaç kaç)
afrika'nın en büyük üçüncü şehri. pek güvenli değil diyorlar, seyahat ederken dikkatli olmak gerekiyormuş. biraz erken oldu ama saudi airlines'da bilet fiyatının gidiş dönüş 390 Eur olduğunu görünce, yılbaşına johannesburg üzerinden cape town'a aktarma yaparak burada girmeye karar verdim. en çok görmek istediğim yerlerden biri olduğu için güney afrika, çok ama çok heyecanlıyım açıkçası.
siyaset bunun üzerine kuruludur.
bugün ak dediğine yarın kara diyebilmek, bugün kanlı bıçaklı olduğunla yarın kol kola olabilmektir siyaset. zira siyasi parti için önemli olan dik duruş değil, çıkarlardır. çıkar, oy potansiyeli nerede ise parti de onun yanındadır.
bugün ak dediğine yarın kara diyebilmek, bugün kanlı bıçaklı olduğunla yarın kol kola olabilmektir siyaset. zira siyasi parti için önemli olan dik duruş değil, çıkarlardır. çıkar, oy potansiyeli nerede ise parti de onun yanındadır.
şimdiye kadar gezdiğim şehirler arasında yeniden görmek istediğim tek yer. aşırı nemli havası, yazın saat 11'e kadar gündüzü yaşamak, bisikletle özgürce dolaşmak, sokakta yürürken alınan ot kokuları, parkları, sakinliği iyisi kötüsü her şeyi ile yeniden görmek istediğim tek şehir.
aslında dedikodudan değil, mahkeme kararını yerine getirmemekten tutuklanmıştır. zaten her hal ve tavrından bunu kasten yaptığı, dikkat çekmek için yapmayacağı şey olmadığı da ortadadır. öztürk serengil hayatta olsa utanırdı herhalde...