#tüm dunyadabiryerdeyim başlıkları

taze meyveli parçacıklı kırmızı şarap kokteyli. ispanyol işi olan bu içecek erasmus partilerinin vazgeçilmezidir, iki yudum alan gülmeye başlıyor hemen, sonrası marijuana ve sabaha kadar boş muhabbet... sangria içip sokak ortasında soyunanları gördü bu gözler, mideye zarar etmiyor ama aklını da başından alıyor bu melet
were you one of those people whom we tried and could not succeed in
making you to resemble the citizens of afyonkarahisar?

yeni tanıştığınız yabancılara hava basmaya yarayan iki kelimelik uzun yapı. genelde ilk muhabbetler dil, kültür ve din karşılaştırmaları üzerine olduğundan bu yapı çok işinize yarar...
evet, biz her gün bu kelimeyi kullanıyoruz günlük hayatta, türkçe ulusal derleminden kullanım sıklığına bakabilirsiniz
orta ve güney amerika’da beyazlara özellikle amerikalılara (abd) takılan lakap. kuzeyde de latinlere amigo denir buna karşılık olarak...
gringos vs amigos

edit: brezilyalı bir arkadaş anlatmıştı; yeşil üniformalı amerikan askerleri güneydeki latin topraklarını (büyük ihtimalle meksika) işgal edince, latinlerin çat pat ingilizcesiyle onları istemediklerini ve geri gitmeleri için uyardıkları bir çağrıymış.
green go!
portekiz’in meşhur bira markası... fc porto’nun da sponsoru oluyor kendileri
romanın her köşesinde, duvarlarda, kapılarda, tavanlarda ve hatta kanalizasyon kapaklarında bile göreceğiniz kısaltmadır.
‘Senatus Populusque Romanus’
roma halkı ve senatosu
portekiz'in aveiro şehrine bağlı olan küçük ve çok şirin bir sahil kasabasıdır. rengarenk çizgili evleriyle meşhur olan bu yer özellikle instagramcılar için bulunmaz bir nimettir.

not: ben tam foto çekecekken okyanusun üzerinden aniden gelen bir sis çöktü kasabaya, ne ev kaldı ne yol... ben çekemedim, siz çekin.
erasmus+ öğrenci değişim hareketi kapsamında avrupa'nın istediğiniz köşesinde gidip 2-12 ay arası burslu bir şekilde çalışmanıza imkan tanıyan programdır.
eğer erasmus öğrenim hareketliliği sınavını kazanamadıysanız veya okulu uzatma korkunuz falan varsa hiç düşünmeden staj hareketliliğine başvurun. yaz ayları boyunca 2-3 aylığına kendi okuduğunuz bölümle alakalı bir part-time iş bulup takılırsınız, boşa kalan zamanlarda ver eline euro trip...

edit: staj yeri bulmak isteyenlere öneriler:
1- üst dönemdeki arkadaşlarınızın nerelerde staj yaptıklarını bulun
2- european language jobs gibi web sitelerinde profil oluşturup iş bakın (maaşlı staj bile bulabilirsiniz)
3- google haritalarda gitmek istediğiniz şehre yakınlaşıp çalışma alanınızla ilgili arama yapın ve çıkan şirketlerin iletişim bilgilerini alın (örn; haritada malaga’yı açıp language school diye aratıp ingilizce öğretmenliği yapabileceğiniz kurumlar bulabilirsiniz)

bulduğunuz şirketleri ve e-posta adreslerini şehir şehir ayırarak bir excel dosyasında liste oluşturun. 50 yere mail atarsınız, 4-5 tanesi cevap verir. maalesef türk olduğumuzu duyunca avrupalılar pek ilgilenmiyor.

ingilizce olarak bir europass cv oluşturun, fotoğraflı falan. iki paragraflık bir motivasyon mektubu hazırlayın, ilk paragrafta kendinizi tanıtın, ikinci paragrafta asıl amacınızı ve neden o kurumda çalışmak istediğinizi anlatın hem kendime hem de kurumunuza katkı sağlayacağımı düşünüyorum gibi. sınava girdim, kazanırsam geleceğim gibi şeyler yazmayın, kazandım ve geliyorum gibi kesin cümleler kurun.

son olarak da cv nizi pdf olarak e-postaya ekleyin ve iki paragraflık yazınızla birlikte listelediğiniz kurumlara tek! tek! gönderin. sakın bc, bcc falan yapmayın, hepsine teker teker e-posta atın çünkü ikinci paragrafta şirketin ve şehrin adı olacak.

olumlu dönüş aldığınız takdirde, karşılıklı yazışmayı devam ettirip tarihleri belirlersiniz ve kabul mektubu istersiniz. sonrasında kalacak yer ile ilgili de yardımcı olmalarını isteyebilirsiniz.

kolay gelsin
kazım koyuncu'nun daha önce yayınlanmamış veya az bilinen şarkılarının halkevleri tarafından toplandığı albümdür. albümün içinde aynı isimde bir şarkısı da bulunmaktadır.

dünyada bir yerdeyim ben
yol kenarlarındaki su birikintilerindeyim
yerim yurdum yoktur benim
yarim yurdum yoktur benim
sadece gökyüzüne göreyim

uzak yerler çeker beni
isterim ki gemilerle gideyim
bugün burda şarkılar söylerim
ben kendime şarkılar söylerim
ama yarın hiçbir yerdeyim

söz: ali elver - kazım koyuncu
müzik: kazım koyuncu
(bkz: pastel de nata)
portekizin meşhur tatlısıdır. kısaca yumurtalı milföy diyebiliriz, üzerine pudra şekeri ekleyince çok daha güzel oluyor tadı. bu tatlıyı yapan en meşhur ve eski yer lizbonun belem bölgesindeki pasteis de belem dükkanıdır. buna alternatif olarak farklı şehirlerde şubeleri de olan the world needs nata 'ya da gidilebilir. onu da bulamazsanız marketlerde 1 euroya satılıyor.
portekiz'in başkenti olan büyüleyici güzellikteki şehirdir. ing: lisbon pt: lisboa
bartolomeu dias, vasco da gama ve ferdinand macellan gibi dünyaca ünlü portekizli denizciler yolculuklarına buradan atlas okyanusuna açılarak başlamışlar ve coğrafi keşifler yapmışlardır. bir gezgin olarak bu şehir benim için en büyük ilham kaynaklarından biridir. özellikle belem bölgesinde yer alan kaşifler anıtı (bkz: padrão dos descobrimentos) insana öyle bir gaz verir ki insanın tejo nehrine atlayıp atlas okyanusuna doğru ve hatta oradan aşağıya ümit burnuna doğru yüzesi gelir.
mayıs, haziran aylarında gidin ki havalar aşırı ısınmadan o geniş ve aydınlık sokaklarda yürüyebilin. bonus olarak da tüm şehri mor renge boyayan jacaranda çiçek ağaçlarını görebilirsiniz.
fado, nata, festivaller, şarap, okyanus, kum, güneş, futbol ve latin kültürüne doymadan dönmeyin.