#tüm antabuse entry'leri

"hepimizin başına geliyor" lafa bak çay demle.

hasstır ordan dangalak diyemiyorsunuz tabii.
counter-strike oynarken friend fire açık bırakımak ve kendi adamlarını vurmak.
yıkılan bursa atatürk stadının altında paso bunlardan vardı ve çocukken adı yabancı olduğundan sadece yabancılara iş yapıldığını sanıyordum, çocukluk işte.
başlığın uzun ve kapsamlı hali: "saç dökülmesi yaşayan bireylerin saç ekimi dedikleri şeyin esasen saçın fazlaca olduğu kulak arkası ve ense bölgesinden saçın olmadığı tepe ve ön bölümlere ekilmesi" olacaktır. (bkz: karakter sınırı sebebiyle yazamadıklarımız)

bildiğin taşıma işlemidir bu. arkalardan al kopyala önlere yapıştır.

cerrahi müdahale gerçekleşir ondan sonra yok ilk haftalar cinsel ilişki yok, aman testosteron seviyesi aşağı gelmesin(!) yok falanca filanca şampuanı kullan(!) amanın bunun serumu da var onu da sür lazım olur. bu ne yahu? kalp hastası gibi teferruatı var bunun!

bir dünya para vereceksin de sana yeni saç vermeyecek mevcuttaki saçlarda yer değişikliği tesis edecek. ee arkalar seyreldi onu ne yapacağız?

kanımca her türlü dikim söküm işleri modern tıbbın bizler üzerinde sergilediği bir çeşit pazarlama oyunudur. kanmayınız efendim!

sizler de benim gibi genetik olarak kelleşme eğitilimi taşıyorsanız en afilisinden kendinize şapkalar alın bu iş huzur içinde çözülsün derim.
olması gerekenden çok daha yüksektir. sebeplerine gelelim;

- dinamitle balık avlama
- aşırı ve trol tip avlanma
- deniz kirliliği ve bilinç eksikliği
- çiftlik balıkçılığı ve belli balık cinslerinin seçilimi

bonus: "seninki kaç santim?"
semavi dinler, islam terminolojisi içinde tek tanrılı dinler için kullanılır. bu dinlerde kul bilinci mevcuttur ve en yüce kavramın yaradan olduğu ısrarla vurgulanır.

bununla beraber insanın kendisini dev aynasında görmesi, böbürlenmesi gibi hisleri yer yer zuhur edebildiğinden bu duyguyu özetleyen "kibir" sadece islam'da değil diğer semavi dinlerde de ağır şekilde eleştirilmektedir.

örneğin hıristiyan katolik inancında yer bulan yedi ölümcül günah; "kibir, açgözlülük, şehvet, öfke, kıskançlık, tembellik ve oburluktur."

musevilikte de kişinin kendine karşı görevlerinde; "bilgili olmaya çalışmak, irade sahibi olmak, çalışkan olmak, ifrattan kaçınmak, gururlu ve kibirli olmamak, yalandan uzaklaşmak, öfkeye kapılmamak, tutumlu olmak fakat cimri olmamak, ruh ve beden sağlığını korumak..."

açıklamasında da gurulu olmanın ve kibrin kınandığı görülmektedir.

bu açıdan dinlerin ortak paydasının bu konu olduğu iddiasında rahatlıkla bulunabilirz ve eskaza kibirli bir zat gördüğümüz zaman atasözü gibi bu cümleyi kendisine söyleyebiliriz. inanıyorum ki kendi kibrinde boğulan en kalas(!) kişinin bile bu sözden çıkaracağı bir ders vardır.
"öğrenildikten sonra ne alaka" dendikten sonra 3 harfli küfür ihtiva eden bir şaşırma nidası kullanılması muhtemel olan durumdur.

covid-19 aşılamaları kapsamında türkiye'nin dünyada ilk 5 ülke arasında yer alması buna bir örnektir.