kovulacağı belli olan kişinin son dakika gururuyla tazminatı sakatladığı söz.
özlenilen kadındır.
19.yy başında yazdığı üç tarz-ı siyaset adlı makale ile pantürkizmin kurucusu olarak nitelendirilen yazar.
atatürk'ün kültür ve siyasi danışmanlığı, Türk Tarih Kurumu'nun kuruluşunda çeşitli görevler ve başkanlığı, kars milletvekilliği gibi vazifelerde bulunmuştur.
ayrıca istanbul'un geri alınışı için yapılan anlaşmayı imzalamıştır.
atatürk'ün kültür ve siyasi danışmanlığı, Türk Tarih Kurumu'nun kuruluşunda çeşitli görevler ve başkanlığı, kars milletvekilliği gibi vazifelerde bulunmuştur.
ayrıca istanbul'un geri alınışı için yapılan anlaşmayı imzalamıştır.
bugün izlediğim bir belgesel bölümüyle yaptığım karşılaştırma. bkz şu anda bizim suriye göçmenleriyle yaşadığımız sıkıntıları vaktinde almanlar türk göçmenlerle yaşamışlar. daha önce köyünden dışarı çıkmamış insanlar almanya'ya yerleşip istisnalar hariç kısmı hiçbir şeye ayak uyduramamışlar. şu anda suriye'den büyük şehirlerimize yerleşen göçmenler gibi. daha iyi koşullarda yaşamak umuduyla yollara düşenler devletlerin yaptığı hatalar nedeniye hem yerli halkı mutsuz ediyor hem de kendileri mutsuz oluyor. bir röportaj izlemiştim. adam bilmem kaç yıldır almanya'da yaşadığından ama tek kelime almanca öğrenmediğinden gururla bahsediyordu. belki buraya gelen göçmen de türkiye'ye geldim ama kendi yaşantımı aynen burada da devam ettirdim diye seviniyordur... neyse, bu işler planlı programlı olmalı. ülkeler göçmen kabul ederken belirli kurallar-koşullar çerçevesinde hareket etmeli. hiçkimse hiçkimsenin ülkesine elini kolunu sallayarak girmemeli.
başlığın asıl hali "bugün ülkemizdeki suriyeli çocukların yıllar sonra ortaya çıkaracağı muhtemel sorunlar" olacaktı.
açık söyleyeyim bundan endişe duyuyorum. suç olaylarına karışmalarını geçtim sokakta rahat yürüyebilip yürüyemeyeceğimi, eşime laf atarlar mı ya da rahatsız ederler mi inanın bilmiyorum.
faşist derseniz değilim derim. kimsenin ülkesine illegal yollardan girmedim kimsenin ülkeme illegal yollarla girmesini istemem. adamların bugün kanun önünde sahip olduğu statü yokken olası sorunumda kimi kime ne hakla şikayet edeceğim bunu dahi bilmiyorum.
endişe içeren bir girdi olmuştur biliyorum. bana katılmayan ya da düşüncelerime dair ağız dolusu küfredecek kişiler varsa özelden dm atabilir.
açık söyleyeyim bundan endişe duyuyorum. suç olaylarına karışmalarını geçtim sokakta rahat yürüyebilip yürüyemeyeceğimi, eşime laf atarlar mı ya da rahatsız ederler mi inanın bilmiyorum.
faşist derseniz değilim derim. kimsenin ülkesine illegal yollardan girmedim kimsenin ülkeme illegal yollarla girmesini istemem. adamların bugün kanun önünde sahip olduğu statü yokken olası sorunumda kimi kime ne hakla şikayet edeceğim bunu dahi bilmiyorum.
endişe içeren bir girdi olmuştur biliyorum. bana katılmayan ya da düşüncelerime dair ağız dolusu küfredecek kişiler varsa özelden dm atabilir.
peki aradan geçen 51 günlük “kayyum” döneminde neler oldu?
halkın iradesi ile seçilmiş belediye başkanını beklemek yerine neler yaptılar? biraz araştırınca gördüm ki boş durmamışlar.
örneğin 31 mart'ta 82 bin olan istanbul büyükşehir belediyesi personel sayısı 23 haziran'dan önce 84 bin 500'e çıkmış. yani apar topar 2 bin 500 kişi istihdam edilmiş.
belediyenin borçları toplamı 31 mart'ta 26.7 milyar tl idi. 23 haziran itibarıyla bu miktar 30 milyar tl'ye çıkmış. yani arada 3 milyar 300 milyon lira daha borçlanılmış.
belediyenin gelir gider tablosuna bakıldığında anlaşılıyor ki, harcamalarda da frene basılmamış. 16 haziran günü belediye kasasından 1 kalemde 1.7 milyar tl çıkmış.
sadece yeni istihdam, borçlanma ve harcama miktarları bile istanbul büyükşehir belediyesi'nin kaynaklarından son ana dek yararlanıldığını gösteriyor.
inşallah, o paralar yandaşların çıkarı için değil, istanbul halkına hizmet için harcanmıştır. bu arada imamoğlu iyi ki verileri yedeklemiş. yoksa bu bilançodan haberimiz olmayacaktı.
kaynak
halkın iradesi ile seçilmiş belediye başkanını beklemek yerine neler yaptılar? biraz araştırınca gördüm ki boş durmamışlar.
örneğin 31 mart'ta 82 bin olan istanbul büyükşehir belediyesi personel sayısı 23 haziran'dan önce 84 bin 500'e çıkmış. yani apar topar 2 bin 500 kişi istihdam edilmiş.
belediyenin borçları toplamı 31 mart'ta 26.7 milyar tl idi. 23 haziran itibarıyla bu miktar 30 milyar tl'ye çıkmış. yani arada 3 milyar 300 milyon lira daha borçlanılmış.
belediyenin gelir gider tablosuna bakıldığında anlaşılıyor ki, harcamalarda da frene basılmamış. 16 haziran günü belediye kasasından 1 kalemde 1.7 milyar tl çıkmış.
sadece yeni istihdam, borçlanma ve harcama miktarları bile istanbul büyükşehir belediyesi'nin kaynaklarından son ana dek yararlanıldığını gösteriyor.
inşallah, o paralar yandaşların çıkarı için değil, istanbul halkına hizmet için harcanmıştır. bu arada imamoğlu iyi ki verileri yedeklemiş. yoksa bu bilançodan haberimiz olmayacaktı.
kaynak
kaç yaşıma gelirsem geleyim bir türlü ayrılamayacağım, hatta benim için alkolden bile önce gelebilecek yegane içecek olabilir kendileri. her içtiğimde çocukluk kahvaltılarımı hatırlatma özelliğine sahiptir, özellikle de kido favorim.
bunun sadece tek bir tırnağın farklı renge boyandığı versiyonu olduğu gibi tüm tırnaklara farklı sürmek gibi bir alışkanlık da söz konusu. medrano sirki'nde çalışmıyorsanız n'olur yapmayın.
tamamı olmasa da büyük bir kısmı gün yüzüne çıkarılmıştır. akdeniz bölgesindeki tüm antik tiyatrolardan farklı olarak yunanistandaki epidaurus tiyatrosuna benzer. sahne bodrum kalesine sırtı dönük, seyirci kısmı ise bodrum kalesi ve denizi görecek şekilde inşa edilmiştir. araştırmalara göre kullanılmaya başlandığı ilk günden beri tiyatro olarak kullanılmaktadır, ilk inşa edildiği dönemde 10.000 kişi ağırlayabilen tiyatro şu an günyüzüne çıkartılmış gali ile 4000 kişi ağırlayabilmektedir.
bodrum’a geldiğinizde nereye gitmek isterseniz geçmek zorunda olduğunuz bodrum-turgut reis yolu’nun kenarında olan antik kent gelip geçerken konumu itibari ile hep dikkatimi çekiyordu. oldukça sık düzenlenen enkinlikler kapsamında antik kenti ziyaret etme fırsatı buldum. (fotoğraflarda göreceğiniz trass sistemleri de düzenlenecek konser etkinliği için kurulmuştur.) dışardan bakınca -en azından bana çarğrıştırdığı- oldukça bakımsız ve özensiz duruyor. bir güvenlik bir de bilet satış noktasınsa personel var onlar da genel olarak bilgi sahibi değiller; girişte iki tablet bilgi var.
ziyaret edilmesini tavsiye eder miyim bilemiyorum ama her ne okursa olsun gelip görmekte fayda var siye düşünüyorum.
garip bir biçimde içimi sızlatan bir hali var.
bodrum’a geldiğinizde nereye gitmek isterseniz geçmek zorunda olduğunuz bodrum-turgut reis yolu’nun kenarında olan antik kent gelip geçerken konumu itibari ile hep dikkatimi çekiyordu. oldukça sık düzenlenen enkinlikler kapsamında antik kenti ziyaret etme fırsatı buldum. (fotoğraflarda göreceğiniz trass sistemleri de düzenlenecek konser etkinliği için kurulmuştur.) dışardan bakınca -en azından bana çarğrıştırdığı- oldukça bakımsız ve özensiz duruyor. bir güvenlik bir de bilet satış noktasınsa personel var onlar da genel olarak bilgi sahibi değiller; girişte iki tablet bilgi var.
ziyaret edilmesini tavsiye eder miyim bilemiyorum ama her ne okursa olsun gelip görmekte fayda var siye düşünüyorum.
garip bir biçimde içimi sızlatan bir hali var.

