türkiye'deki suriyeliler vs almanya'daki türkler

bugün izlediğim bir belgesel bölümüyle yaptığım karşılaştırma. bkz şu anda bizim suriye göçmenleriyle yaşadığımız sıkıntıları vaktinde almanlar türk göçmenlerle yaşamışlar. daha önce köyünden dışarı çıkmamış insanlar almanya'ya yerleşip istisnalar hariç kısmı hiçbir şeye ayak uyduramamışlar. şu anda suriye'den büyük şehirlerimize yerleşen göçmenler gibi. daha iyi koşullarda yaşamak umuduyla yollara düşenler devletlerin yaptığı hatalar nedeniye hem yerli halkı mutsuz ediyor hem de kendileri mutsuz oluyor. bir röportaj izlemiştim. adam bilmem kaç yıldır almanya'da yaşadığından ama tek kelime almanca öğrenmediğinden gururla bahsediyordu. belki buraya gelen göçmen de türkiye'ye geldim ama kendi yaşantımı aynen burada da devam ettirdim diye seviniyordur... neyse, bu işler planlı programlı olmalı. ülkeler göçmen kabul ederken belirli kurallar-koşullar çerçevesinde hareket etmeli. hiçkimse hiçkimsenin ülkesine elini kolunu sallayarak girmemeli.

Türkiye'deki Suriyelilerin kazanacağı versus. Türkler en azından çalışmaya gitmişlerdi, bunlar bildiğin sığınmacı. Ama duyduğum kadarıyla Suriyeliler az farkla öndeymiş.

zamanın koşulları, ülkeye kabul edilme, faaliyet gösterme ve tanınan sosyal haklar göz önünde bulundurulduğunda karşılaştırılma yapılmasını çok da doğru bulmadığım bir durum. türkler zamanında çalışmak için almanya’ya gittiğinde, ülkeye insan/işçi gücü kazandırmış, tanınan sınırlı haklarla, had bilerek/bildirilerek yaşamışlardı. bizim ülkemizin bugün yaptığı ise kendi halkına tanımadığı sosyal hakları tanıyarak mülteci adı altınan, rant gayesi güderek yardımsever ülkeyi oynamak. teknik olarak mülteci sınıfında olan ama asla mülteci olarak yaşamayan ama vatandaş olarak da hizmette bulunmayan bir güruhu ağırlıyoruz ülkede vergilerimizle.