Film izleyemez olduk azizim! diye ihtiyarca bir giriş yapmak istiyorum. 3 filmden 2'sinde felaketler içerisinde bir dünya ve onu kurtarmak için cansiperane bir şekilde ortaya atılan mutasyonlu veya yedi ceddinin üzerinden silindirle geçilmiş birileri var.
Büyük düşündükleri için mi dünyayı kurtarıyorlar yoksa dünyadan birilerini anlatamayacakları için mi büyük konular seçiyorlar bilemiyorum. Ama koca, yaşlı, şişko dünyayı rahat bıraksınlar artık istiyorum. Uçmadan, kaçmadan, üfürükle ordu yıkmadan, yapay zekaları çarpıştırmadan filmler de olsa olmaz mı?
izlenmedikleri veya gelir getirmedikleri için çekilmedikleri bir gerçek. ama dünyanın bu gerçeğini anlatmak da bir iş değil mi? Böyle filmler Yok mu? var tabiki!!! (sanat filmlerinin o aşırı sıkıcı gerçekçiliğini kastetmiyorum.)
1994 yılı filmleri anlatmaya çalıştığım tam olarak bu dönem işleri. Zekice kurgusu olan, insan merkezli, herkes için değil de sadece etrafındaki insanlar için büyük meseleleri barındıran filmler.
Ya da beni aşıyor artık bu işler. Yüksek olasılık...
Büyük düşündükleri için mi dünyayı kurtarıyorlar yoksa dünyadan birilerini anlatamayacakları için mi büyük konular seçiyorlar bilemiyorum. Ama koca, yaşlı, şişko dünyayı rahat bıraksınlar artık istiyorum. Uçmadan, kaçmadan, üfürükle ordu yıkmadan, yapay zekaları çarpıştırmadan filmler de olsa olmaz mı?
izlenmedikleri veya gelir getirmedikleri için çekilmedikleri bir gerçek. ama dünyanın bu gerçeğini anlatmak da bir iş değil mi? Böyle filmler Yok mu? var tabiki!!! (sanat filmlerinin o aşırı sıkıcı gerçekçiliğini kastetmiyorum.)
1994 yılı filmleri anlatmaya çalıştığım tam olarak bu dönem işleri. Zekice kurgusu olan, insan merkezli, herkes için değil de sadece etrafındaki insanlar için büyük meseleleri barındıran filmler.
Ya da beni aşıyor artık bu işler. Yüksek olasılık...
Üniversite 2. Sınıftayım. Alttan İngilizce dersini aldığım için o senenin İngilizce dersini alamıyorum. (Bu süreç edebiyat bölümünün İngilizce yüzünden uzamasına kadar gidiyor) final haftası gelmiş. Bizim evde toplanılıp ders çalışılacak.(derslikte bilen bilmeyen dağılımı nasıl olacak; kim, kimden nasıl faydalanacak tarzı ciddi ve stratejik şeyler ağırlıklı bir çalışma planı bu.) Benim sınavım yok. Nispet yapacam illaki.
Hava soğuk olduğunda dolabı çalıştırmayan saz aşığı büfeci amcamızdan biraları aldım, nevaleyi düzdüm. Film kiralamanın zirve olduğu yıllar filmimi de kiraladım. Heyecanla akşamı bekliyorum. Akşam oldu. Herkes toplaştı salonda masanın etrafına. Ben odamdayım, İngilizce kelimeler havada çarpışıyor. Çıktım odadan buzluktan birayi aldım, elimde çerez tabağı... "gençler sessiz olun film izleyecem" havasıyla odama geçtim. Filmi açtım.
O film "Zeynep'in sekiz günüydü." Keşke o sınava gireydim, keşke o üniversite daha da uzayaydı da böyle bir şeye maruz kalmayaydım. Sanat sanat olalı böyle bir şey görmemiştir. Zeynep''in yedi günü siyah beyaz ve yedi kez aynı gün yaşanıyor. Sekizinci gün diskoya gidiliyor. yıldız tilbe dansıyla film renkleniyor, bir adamla çıkıyor, takılıyor ve sabah her şey yeniden siyah beyaz... Son... Sabahları yumurta soyduğu zaman dilimi diskoda geçirdiği zamandan çok daha fazla... koronada geçen bir yılın film olduğunu düşünün ve bunu size izlettiklerini.
normalde izlemezdim, lanet gelsin böyle günlere derdim ama ruhum işkenceler içinde izledim. Üstüne üstlük nispet yapacam diye kahkalarla izledim. Sonra içeri girip saatlerce ballandıra ballandıra filmi anlattım. Kimse benim yaptığım aptallığı yapıp izlemedi. Ne mutlu onlara!
Hava soğuk olduğunda dolabı çalıştırmayan saz aşığı büfeci amcamızdan biraları aldım, nevaleyi düzdüm. Film kiralamanın zirve olduğu yıllar filmimi de kiraladım. Heyecanla akşamı bekliyorum. Akşam oldu. Herkes toplaştı salonda masanın etrafına. Ben odamdayım, İngilizce kelimeler havada çarpışıyor. Çıktım odadan buzluktan birayi aldım, elimde çerez tabağı... "gençler sessiz olun film izleyecem" havasıyla odama geçtim. Filmi açtım.
O film "Zeynep'in sekiz günüydü." Keşke o sınava gireydim, keşke o üniversite daha da uzayaydı da böyle bir şeye maruz kalmayaydım. Sanat sanat olalı böyle bir şey görmemiştir. Zeynep''in yedi günü siyah beyaz ve yedi kez aynı gün yaşanıyor. Sekizinci gün diskoya gidiliyor. yıldız tilbe dansıyla film renkleniyor, bir adamla çıkıyor, takılıyor ve sabah her şey yeniden siyah beyaz... Son... Sabahları yumurta soyduğu zaman dilimi diskoda geçirdiği zamandan çok daha fazla... koronada geçen bir yılın film olduğunu düşünün ve bunu size izlettiklerini.
normalde izlemezdim, lanet gelsin böyle günlere derdim ama ruhum işkenceler içinde izledim. Üstüne üstlük nispet yapacam diye kahkalarla izledim. Sonra içeri girip saatlerce ballandıra ballandıra filmi anlattım. Kimse benim yaptığım aptallığı yapıp izlemedi. Ne mutlu onlara!
Sabahattin Ali'ye şair gözüyle bakamıyorum bir türlü. Muazzam bir şarkı sözü yazarıymış gibi geliyor. Herhalde bestelenen şiirlerinin kalitesinden kaynaklı. Besteciler şiirlerin ruhunu tam manasıyla yakalayabilmişler.
Aldırma Gönül, eşkiya dünyaya hükümdar olmaz, benim meskenim dağlardır, leylim ley, dağlarda kartal gibiydim, geçmiyor günler geçmiyor ilk aklıma gelenler...
Aldırma Gönül, eşkiya dünyaya hükümdar olmaz, benim meskenim dağlardır, leylim ley, dağlarda kartal gibiydim, geçmiyor günler geçmiyor ilk aklıma gelenler...
çanakkalede yasarken popcorn olan cocuklar, rock n coke ilk sahne falan yuruduler diye dusunurken, yok olup gittiler.
2015 yılında Erasmus yaptığım İsveç'in güney doğusunda yer alan, merkezi adadan oluşan küçük sevimli bir şehir.
Sabahattin Ali'nin Atatürk'e altına 15 kuruşluk eski harfler zamanında basılmış bir pul yapıştırarak gönderdiği mektuptur. Sabahattin Ali, Konya Cezaevi'nden yazdığı mektupta Atatürk'ten affını istiyor.
https://hizliresim.com/wuOHD6
https://hizliresim.com/wuOHD6
denizden babam çıksa yerim tayfayı bile balık yediğine pişman edebilen durumdur. çözümü ise 1 tatlı kaşığı zeytinyağını içmektir.
hepimiz bu durumu çok defa yaşamışızdır. genelde internet veya tv'de izlediğim şeylerde yaşıyorum bu hissiyatı. örnek vermek gerekirse;
(bkz: tiktok videoları)
(bkz: tiktok videoları)
euro ve dolar karşısında kan kaybetmeye devam eden türk lirası yüzünden uzayıp gitmesi muhtemel liste. 200 nüfuslu köylere yapılan ikişer üçer camiiler, 7 bakanlık ve 13 başkanlıktan fazla bütçesi olan diyanet işleri başkanlığı, hacı-hoca takımı/tarikatlar vb. nedenler dolayısıyla ülkemizde en pahalı şeylerden biri de din ne yazık ki. saf bir kalp ve inanç yeterdi aslında.
(bkz: hani biz müslümandık)
(bkz: hani biz müslümandık)
boston üniversitesi arşivlerinden fotoğraflara ulaşmak için:
fotoğraf arşivi
fotoğraf arşivi