sevgili, sözlük entrysi silinen yazarlarımız ‘’neden benim entryim silindi’’ diye başlık açmamalıdır, biz isteriz ki oluşturulan bu ormanda hepimizin bi fidanı olsun ve o fidanlar ağaç olsun. Silinen entryleri tartışıp, konuşup tekrar canlandırabiliriz ; bunun için instagram sayfamız , facebook sayfamız , bir derdim var bölümü , iletişim bölümü ‘nden mesaj atarak bize bildirebilirsiniz.
1 ) format
1.a başlık : polonya
Entry :eu vatandası oldugum halde henüz gidemedigim ülke görmeye deger mi burası?
Burada önemli olan mevzu sözlüğün ne demek olduğunu hepimiz biliriz ( değil mi?) ; soru sorarak acil durumlar dışında entry yazmamalıyız, entrymiz bi tanım içermeli .
Doğrusu olabilecek : a )eu vatandaşı olduğum halde henüz gidemediğim ülke , görmeye değer yerlerini hakkında tecrübesi olan yazarlardan mesaj beklemekteyim
b) ‘’eu vatandaşı olduğum halde henüz gitmediğim ülke , gezilip , görülecek yerleri hakkında bilgi edinmek istediğim ülke.’’ Gibi.
Peki başlığı olmayan ve bilgi gerektiren bi entry nasıl yazacağız derseniz. örneğin ; body building hakkında kafanızda hiç bi fikir yok ve edinmek istiyorsunuz. ''body building nasıl yapılır ? '' ,''vücut nasıl geliştirilir?'' gibi başlıklar yerine o tanımı içeren ''body building'' , ''vücut geliştirme '' başlığını açıp; ‘’kollarımı büyütüp, göbeğimi küçültmek istediğim spor.bunu yapmamı sağlayacak taktikleri verecek yazarların mesajlarını beklemekteyim'' veya başlık varsa Body building başlığına girip entryleri okuyup, bilgi istediğiniz konuya yakın entry girmiş yazarlara mesaj atıp cevap alamaz iseniz başlığa ‘’kollarımı büyütüp, göbeğimi küçültmek istediğim spor. Kilo vermem konusunda yardımcı olacak yazarların mesajlarını beklemekteyim ‘’ yazarsanız formatı ıskalamamış olursunuz.
1.b başlık :ceza
Entry : maminimaminimaykrofonşov
Doğrusu olabilecek : 404 not found
1.c başlık : piknik bisküvi
Entry: Ciğerimi soktun yazar kardeş :((
Sözlük neydi ; sözlük tanımdı , sözlük emekti , sözlük bilgiydi.
2) uygunsuz içerik ;
Bununla ilgili ilk mahkeme tebligatımızı geçen gün aldık, hukuk departmanımız gerekli karşı yazıları hazırlıyor fakat bildiğiniz üzere otosansür türkiye’de artık o kadar yerleşti ki, karikatür dergilerinden tutun sosyal medyadaki insanlara kadar herkes otosansür yapar oldu . biz elimizden geldiğince bunlara direneceğiz ve silmemeye çalışacağız fakat sizin de bu konuda otosansüre girmeden ; olaylar için entrylerinizde kanıtlayıcı linkler,fotoğraflar vs kullanmanız ve insanlar,dinler,ırklar, milletler hakkında rencide edici içerikler girmemeniz önemli .
ayrımcılığın, sınırların, savaşın, sömürgeciliğin olmadığı bi dünya uğruna yaşamak nihai duygumuz.
3)imla ve türkçe hataları
Bu konuda entrylere müdahale etmemeye çalışıyoruz fakat elimizden geldiğince Türkçe kurallarına dikkat etmeliyiz. ayrıca türkçe’deki harflerin hepsini sözlükte kullanabilirsiniz. Tdk görevlisi değiliz fakat dilimizi korumak ve yaşatmak hepimizin görevi olmalı.
Ulu önderimizin de dediği gibi; ''Türk dilinin kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması için bütün teşkilatımızın dikkatli, alakalı olmasını isteriz. ''
Yakında yapacağımız buluşma ve organizasyonlarda da bunları konuşma imkânına sahip olacağız, sevgiyle kalın.
1 ) format
1.a başlık : polonya
Entry :eu vatandası oldugum halde henüz gidemedigim ülke görmeye deger mi burası?
Burada önemli olan mevzu sözlüğün ne demek olduğunu hepimiz biliriz ( değil mi?) ; soru sorarak acil durumlar dışında entry yazmamalıyız, entrymiz bi tanım içermeli .
Doğrusu olabilecek : a )eu vatandaşı olduğum halde henüz gidemediğim ülke , görmeye değer yerlerini hakkında tecrübesi olan yazarlardan mesaj beklemekteyim
b) ‘’eu vatandaşı olduğum halde henüz gitmediğim ülke , gezilip , görülecek yerleri hakkında bilgi edinmek istediğim ülke.’’ Gibi.
Peki başlığı olmayan ve bilgi gerektiren bi entry nasıl yazacağız derseniz. örneğin ; body building hakkında kafanızda hiç bi fikir yok ve edinmek istiyorsunuz. ''body building nasıl yapılır ? '' ,''vücut nasıl geliştirilir?'' gibi başlıklar yerine o tanımı içeren ''body building'' , ''vücut geliştirme '' başlığını açıp; ‘’kollarımı büyütüp, göbeğimi küçültmek istediğim spor.bunu yapmamı sağlayacak taktikleri verecek yazarların mesajlarını beklemekteyim'' veya başlık varsa Body building başlığına girip entryleri okuyup, bilgi istediğiniz konuya yakın entry girmiş yazarlara mesaj atıp cevap alamaz iseniz başlığa ‘’kollarımı büyütüp, göbeğimi küçültmek istediğim spor. Kilo vermem konusunda yardımcı olacak yazarların mesajlarını beklemekteyim ‘’ yazarsanız formatı ıskalamamış olursunuz.
1.b başlık :ceza
Entry : maminimaminimaykrofonşov
Doğrusu olabilecek : 404 not found
1.c başlık : piknik bisküvi
Entry: Ciğerimi soktun yazar kardeş :((
Sözlük neydi ; sözlük tanımdı , sözlük emekti , sözlük bilgiydi.
2) uygunsuz içerik ;
Bununla ilgili ilk mahkeme tebligatımızı geçen gün aldık, hukuk departmanımız gerekli karşı yazıları hazırlıyor fakat bildiğiniz üzere otosansür türkiye’de artık o kadar yerleşti ki, karikatür dergilerinden tutun sosyal medyadaki insanlara kadar herkes otosansür yapar oldu . biz elimizden geldiğince bunlara direneceğiz ve silmemeye çalışacağız fakat sizin de bu konuda otosansüre girmeden ; olaylar için entrylerinizde kanıtlayıcı linkler,fotoğraflar vs kullanmanız ve insanlar,dinler,ırklar, milletler hakkında rencide edici içerikler girmemeniz önemli .
ayrımcılığın, sınırların, savaşın, sömürgeciliğin olmadığı bi dünya uğruna yaşamak nihai duygumuz.
3)imla ve türkçe hataları
Bu konuda entrylere müdahale etmemeye çalışıyoruz fakat elimizden geldiğince Türkçe kurallarına dikkat etmeliyiz. ayrıca türkçe’deki harflerin hepsini sözlükte kullanabilirsiniz. Tdk görevlisi değiliz fakat dilimizi korumak ve yaşatmak hepimizin görevi olmalı.
Ulu önderimizin de dediği gibi; ''Türk dilinin kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması için bütün teşkilatımızın dikkatli, alakalı olmasını isteriz. ''
Yakında yapacağımız buluşma ve organizasyonlarda da bunları konuşma imkânına sahip olacağız, sevgiyle kalın.
arjantin'in artık şampiyon olması gereken turnuvadır
Bu konuda söylemek istediğim çok şey ancak kelimeleri dikkatli seçmek ve insani bir tutum dışına çıkmamak için elimden geleni yapacağım.
2007 den beri aktif olarak araç kullanan bir bireyim. İyi kötü bir kamp merakım var ve bu yüzden çalışıp didinip kendime pick up bir araç almak hep aklımda vardı. 2010 yılında biraz kredi ve biraz birikmiş para( anne baba desteği) ile ilk aracımı aldım. Kendimi övmek için söylemiyorum fakat ehliyet aldığım günden bu güne kadar en fazla yaptığım kaza park ederken sağa sola sürtmek olmuştur. Hızlı ve dikkatsiz araba kullanmaktan nefret ederim ve özellikle alkollü ilken direksiyona asla geçmem.
Son dönemde trafikte araç kullanırken gözümden bile sakındığım aracım çarpışan arabalardaki araçlara döndü. 3 ay içerisinde 1 ön tampon 1 yan çamurluk ve 2 defada arka tampon değişti. Ve ne hikmetse her defasında çarpan araçlar kiralık şirket araçları ve suç her seferinde karşı tarafta. Özellikle şirket aracı diye bastırmamın sebebi şu, araç kullanıcısı hem yarın yokmuşçasına çılgınlar gibi araba sürüyor hem de kaza yaptığında bir özürü bile dilemeden filosunu arayarak yeni araç alıp gidip kaza yerinde bekleme zahmetine bile girmiyor. Bu ve benzer olaylar son dönemde o kadar gözüme batmaya başladı ki Ankara’da yaşayan bir birey olarak 34 plakalı araçlara karşı bir nefret tiksinti oluştu bende. Öyle ki artık trafikte saçma sapan hareketler ile ilerleyen bir aracı gördüğümde plakasına bile bakmadan “kesin filo aracı” diye doğru tahminlerde bulunuyorum.
Şimdi sormak istediğim şu :
Bu araçları ve sürücülerini kontrol eden bir kurum yok mu?
Bu sürücüler neden bu kadar pervasız ve umarsız hareket ediyorlar?
Bu araçları şikayet edebileceğimiz bir kurum kuruluş var mı? Var ise yaptırımları neler?
Buradan söylemek istiyorum ki, sizin aracınız kiralık olabilir, anında yerine yenisi veriliyor olabilir fakat benim aracım ve benim gibi normal insanların aracı kendimize ait. Ve bir şey olduğu zamanlar bizler işimizden gücümüzden mahrum kalabiliyoruz. Hayatımız aksayabiliyor. Trafikte benim gibi size bilenen kim bilir kaç insan daha var. Yapmayın! Takım elbiselerinizi kravatlarınızı yıprattırmayın!
Ohhh içini döktüm gibi.
Okuyan herkese teşekkürler.
2007 den beri aktif olarak araç kullanan bir bireyim. İyi kötü bir kamp merakım var ve bu yüzden çalışıp didinip kendime pick up bir araç almak hep aklımda vardı. 2010 yılında biraz kredi ve biraz birikmiş para( anne baba desteği) ile ilk aracımı aldım. Kendimi övmek için söylemiyorum fakat ehliyet aldığım günden bu güne kadar en fazla yaptığım kaza park ederken sağa sola sürtmek olmuştur. Hızlı ve dikkatsiz araba kullanmaktan nefret ederim ve özellikle alkollü ilken direksiyona asla geçmem.
Son dönemde trafikte araç kullanırken gözümden bile sakındığım aracım çarpışan arabalardaki araçlara döndü. 3 ay içerisinde 1 ön tampon 1 yan çamurluk ve 2 defada arka tampon değişti. Ve ne hikmetse her defasında çarpan araçlar kiralık şirket araçları ve suç her seferinde karşı tarafta. Özellikle şirket aracı diye bastırmamın sebebi şu, araç kullanıcısı hem yarın yokmuşçasına çılgınlar gibi araba sürüyor hem de kaza yaptığında bir özürü bile dilemeden filosunu arayarak yeni araç alıp gidip kaza yerinde bekleme zahmetine bile girmiyor. Bu ve benzer olaylar son dönemde o kadar gözüme batmaya başladı ki Ankara’da yaşayan bir birey olarak 34 plakalı araçlara karşı bir nefret tiksinti oluştu bende. Öyle ki artık trafikte saçma sapan hareketler ile ilerleyen bir aracı gördüğümde plakasına bile bakmadan “kesin filo aracı” diye doğru tahminlerde bulunuyorum.
Şimdi sormak istediğim şu :
Bu araçları ve sürücülerini kontrol eden bir kurum yok mu?
Bu sürücüler neden bu kadar pervasız ve umarsız hareket ediyorlar?
Bu araçları şikayet edebileceğimiz bir kurum kuruluş var mı? Var ise yaptırımları neler?
Buradan söylemek istiyorum ki, sizin aracınız kiralık olabilir, anında yerine yenisi veriliyor olabilir fakat benim aracım ve benim gibi normal insanların aracı kendimize ait. Ve bir şey olduğu zamanlar bizler işimizden gücümüzden mahrum kalabiliyoruz. Hayatımız aksayabiliyor. Trafikte benim gibi size bilenen kim bilir kaç insan daha var. Yapmayın! Takım elbiselerinizi kravatlarınızı yıprattırmayın!
Ohhh içini döktüm gibi.
Okuyan herkese teşekkürler.
bahanelerin hepsini kullandığım arkadaşıma daha fazla nasıl buluşmak istemediğimi belli edebilirim. bahanem kalmadı. acil tavsiye.
Polonyanın en ünlü vodkalarından biri gidip te fındıklısını içmeyeni dövüyorlar

2. Dünya Savaşı sırasında İngiliz Ordusunun radyo istasyonu olarak kullandığı kıyıya 10 km uzaklığı bulunan platform, savaşın bitiminden sonra boş kalır. 1967’de Roy Bates ve ailesi platform-ada üzerinde sealand isimli ülkelerini kurarlar. Roy Bates prens ilan edilir. 24 kişilik nüfusa sahip ülkenin kendi anayasası , bayrağı , millî marşı ve para birimi olarak Sealand Doları vardır.
Sealand'ın kurucusu Prens Roy Bates'in 9 Ekim 2012 tarihinde 91 yaşında ölmesinin ardından yeni prens oğlu Michael Bates olmuştur.
Erhan ile Dilan isimli gezgin çiftin abone sayıları ve izlenmeleri düşük olsa da vloglarını keyifli bulduğum youtube kanalı . bir hayli az bütçelerle ellerinden geldiğince gezmeye çalışıyorlar.
Ben neden yaşıyorum, amacım ne gibi derin zihin konularını çözmek için tercih edilen eski ve sonucu başarı ile sonuçlanan yöntem.evet şehirleri gezmek partiler eğlenceli ortamlar her zaman güzeldir fakat anlık bir mutluluktan ibarettir, doğa sizi siz yapan değerleri hatırlatmak,hayatınız boyunca mutlu olmanıza yarayacak altın kuralları zihinde çözüp icraata dökmekle alakalıdır.ne yapın edin bir iki gün doğa ile iç içe olun emin olun çok farklı noktalarda olacaksınız
Yol açık YOLAÇIK...
Yol açık YOLAÇIK...
Evet pek çok arkadaşın yola çıkma nedeni. Bunun gibi saçma bi olgunun çoğu kişiyi hayatının sonuymuş gibi hissettirmesi bile beni sinir etmeye yetiyor.lanet olsun saçma eğitim sistemi...
yarım saat bekleyip araba durmuyorsa gruptan birinin sigara yakmasını istemek. sigara yakılır 2 fırt çekildikten sonra laaappss diye (bkz: araba durdu)