kendisine (bkz: x files) da diyebiliriz. televizyon tarihinin en şükela dizilerinden biri. başrollerde gillian anderson (scully) ve david duchovny (mulder) var -ki bu detayı herkes biliyordur herhalde. meşhur sigara içen adam / kanser adam televizyon tarihinin en kötü karakterlerinden biridir.
her bölümü birbirinden enteresandır. ama bence en muhteşem sezon 6. sezon. uzun bir aradan sonra 2016'da 10. sezonla geri dönen dizi 2017'yi pas geçti. 2018 ocak'ta 11. sezon başlıyor. ama laf aramızda gillian ve david'i yaş almış olarak izlemek biraz moral bozuyor. eski sezonların tadı yok... benim gibi bir hasta için bile...

sana seni seviyorum diyemem ama aynı ortamda bulunursak ve komik bir şey olursa ilk sana bakarım gülüyor musun diye

bir galatasaray'lı olarak hey maşallah dediğim olay. aklıma balçova maçı geldi de ne bileyim derbi öncesi düşündürdü.

x ülkesinin hukukunun yanlı olması ve savcılarının bizzat x partili olmasından mütevellit sonuç alınmayacak siyasi gündem meseleleri ile uğraşan 3. dünya devletlerinde durum ekonomi şu aralar giden paralar muhtemelen bitcoine yatırıldı takibi ve kanıtı yok. ülkedek siyasi gücü elinde tutan x kişisi kendi bankasından yaptığı işlemleri kendisi ve yakınları üzerinden yapmayacak kadar zeki fakat gel gör ki dünya üzerinde güvenebileceği bir onlar kaldı. bugün kime versen o parayı bir daha izini bulamazsın. bak y'ye gelmiyor italyadan karaiplerden açmış bitcoin çiftliğini takılıyor. dinden sorumlu "z " başkanlığından da duyuru yaptılar parayı bitcoine yatırmayın caiz değil x milletinin elindeki dolarları topladılar onlarla işlem yapıyorlar. gel gelelim dünya gündemine siyaset son bir aydır x ülkelerinde buz kesti dünya da buz kesti gücü elinde tutan insanlar bu ekonomik devrimi yakından inceliyor. kendilerinden bağımsız şekilde hareket eden 300 milyar dolarlık bir hareket bu. bunu görmeyecek kadar aptal değil kimse görmeyenler aptal onlarla alakalı bir sorunumuz yok zaten bu aptal insanlar sap gelip saman gidecek zekayla yaşamlarını idare ediyorlar zaten. gel gör ki gücü elinde bulunduran insanlar bu işler için istihbaratlarını bankacılarını finansçılarını devreye sokup bunu tekelleştirmeye çalışıyorlar bunu da ancak ve ancak zimmetlerine geçirdikleri paralarla yapacaklar. dünyayı artık elinde parası çok olan insanlar yönetecek ağzı laf yapan dini kullanan adamlar değil. siyaset ve devlet otoritesi bu devrimle birlikte sarsılacaktır. ve hukuksal altyapı ve yasal düzenlemeler bitcoin zengini insanlar tarafından yönetilecektir. (bkz: timeless) senaryosu belki 500 yıl sonra gerçekleşir fakat sanal paralar senaryonun bir fragmanıdır. sanal para devrimi bütün dünyada gerçekleşecektir. teknolojiyle birlikte yepyeni sistemler kanunlar düzenler kurulacaktır.

bana en çok ilham verenlerden biri jorge luis borges'in "anlar" şiiridir. yol ayrımı'nı izlerken tekrar hatırladım. rutkay aziz de ne güzel okudu!

eger,yenıden başlayabilseydim yaşamaya,
ikincisinde daha çok hata yapardım.
kusursuz olmaya çalışmaz,sırtüstü yatardım.
neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
çok az şeyi
ciddiyetle yapardım.
temizlik sorun bile olmazdı asla.
daha çok riske girerdim.
seyahat ederdim daha fazla.
daha çok güneş doguşu izler,
daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim.
görmedigim bir çok yere giderdim.
dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
...
anlar,sadece anlar.siz de anı yaşayın.
...
eger yeniden başlayabilseydim,
ilkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
bilinmeyen yollar keşfeder,güneşin tadına varır,
çocuklarla oynardım,bir şansım olsaydı eger.
Ama işte 85'indeyim ve biliyorumn...
ÖLÜYORUM..

beraber gezmeyi teklif ettiğin insanların bunu reddettikten sonra senin tek başına gezdiğini görüp de pişkin pişkin sorduğu can sıkıcı sorudur...

yahu gelin gezelim deyince hiçbiriniz gelmediniz! ne yani gezmek için sizin keyfinizi mi bekleyecektik !!!

yol açık, yola çık
veee en güzelii;

"tek çık"

Brezilya'nin (bkz: rio de janerio) kentinde gerceklesen, dünyanin en buyuk festivallerinden biri hatta en buyuk festivali olarak adlandirabileceginiz, subat ayinin ikinci haftasi(genelde) baslayan ve bir hafta suren, samba okullarinin yil boyu hazirlanip muhtesem gosteriler sundugu harika otesi festival.

Hatirlayamadigim bir yildaki festivalde prezervatif satisi ile rekor kirmis(2 milyon adet) bir karnaval/festivaldir ayrica.


2014'te bu festivale deniz yolu ile gidip, haziran ayinda baslayan dunya kupasi sonuna kadar orada kalma hayalim ise elimde olmayan nedenlerle suya düsmüs idi.
Kesinlikle gidilip görülmesi gereken bir hede..

özellikle Yurt dışındayken ingilizce ya da ekstra yabancı dil bilmiyorsan ya da karşı taraf bunu bilmiyorsa ya da her ikinizde bilmiyorsa derdinizi anlatmak için beden dili ve mimikler ile dışarıda komik bir izlenim bırakacak evrensel dildir. İhtiyaç dahilinde anadiliniz de bile işe yarayacak süpersonikliktedir, üstelik eğitimi de yoktur, spontane gerçekleşir.

çok ama çok şirin tatlı göbüşlü pandaların eğlendikleri halleri anlatan durumdur. izlemek için buradan

Uçmuyorsak Newton'a olan saygımızdan