10 temmuz 1952’de kurulan sendikadır. Bir gazeteci olarak mesleğimizi sürdürürken yaşadığımız zorlu koşulları göz önüne aldığımda gerçekten gerekli bir kurum olduğunu düşünüyorum. Bugün ise sendikanın akademi kolundaki bir eğitime katıldım. Açıkçası böylesine verimli etkinliklerin ücretsiz olarak sunulmasını çok faydalı buldum. Etkinliklere şu linkten ulaşabilirsiniz: Tgs akademi eğitimleri
Bunun dışında gazeteciler cemiyeti’nin de eğitimlerine katılmakta yarar var.
Bunun dışında gazeteciler cemiyeti’nin de eğitimlerine katılmakta yarar var.
Cinsel ilişki sırasında kişinin onayı olmayan bir eylemin yapılması için partnerin ısrar, duygusal manipülasyon ve yalanla karşısındakini ikna etme sürecine denir. Birçoğumuz onay inşası süreciyle karşılaşıyoruz ve farkına varmamız bazen fazla zor olabiliyor. Çünkü cinsellikte sınırlarımızı sevdiğimiz ve güvendiğimiz insanlar daha sık aşıyor ya da aşmaya çalışıyor. Cinsel şiddete uğradığımız gerçekliğini kabullenmek zihnimizde o kadar da kolay olmuyor. Dur dediğinde durdan anlamayan ve dürtülerinin ardına sığınan o kadar çok kişi var ki sağlıklı bir cinsel hayata sahip olmak pek mümkün değil özellikle bizimkisi gibi geleneksel yapıdaki bir toplumda.
Onaysız ya da onay inşası ile bir bireye karşı cinselliğe yönelik olarak uygulanan tehdit ve teşebbüsleri içeren eylem ve davranışlardır. toplumda ise yetersiz bir oranda da olsa sadece tecavüz odaklı bir farkındalık var fakat cinsel şiddete bireyler evlilik içinde de fazlasıyla maruz kalıyor. Birini sekse ikna etmek de cinsel şiddettir ama bu şiddet çoğunlukla görmezden geliniyor. Buna rağmen etkisi her şekilde travmatiktir. Cinsellikte onay alınmamış her istek cinsel şiddettir. Onay almak için uygulanan tehdit, duygusal manüplasyon ve ısrar gibi eylemler cinsel şiddetin kapsamındadır.
Sanırım bu ülkenin en büyük problemi. Herkesin her şeyi istediği gibi konuşup, istediği gibi tartisabileceğini düşündüren cahil özgüveni... Gerekirse simit ye diyenin simit yememesi, telefon kullanmayı bile bilmeyen dayıların telefonu lüks zannetmesi, ekonomi bilmeyenin hüküm verilmiştir demesi yani özetle herkesin her boku bilmesi... bu ülkede bir bilene soralım demek bu kadar zor olmamalı.
Kariyer planlaması doğrultusunda güzel bir iş. Ülkenin yeni siyasetçisi olmaması için hiçbir neden yok!!!
Matt Reeves'in yönetmenliğini yaptığı yeni Batman filmidir. Batman rolünde alacakaranlık serisi ile ünlenen Robert Pattinson oynuyor. Filmde ayrıca Andy Serkis (alfred), Zoe Kravitz (cat woman), Paul Dano (riddler) ve Colin Farrell (penguin) gibi oyuncular da var. Nolan Batman'lerinin hayranı olarak (son filmi çok sevmemiştim) bu film duyurulduğunda nasıl olur acaba diye düşünmüştüm ama fragmanlardan gerçekten sağlam bir film geliyor gibi görünüyor.
fragman için tık
fragman için tık
Geliyor gelmekte olan.
jinekolojik muayene esnasında kadınların ve lgbti+ bireylerin doktor tarafından uğradığı sözlü ya da eylemsel şiddettir. En yaygın örnek olarak “evli misin bekar mı?” sorusu dahi jinekolojik şiddete bir örnektir. Bireyin cinsel özgürlüğünü toplumsal normlara göre yargılamak ya da sağlık sorununu buna göre değerlendirmek bir hak ihlalidir. Doktorun muayene sırasında hiçbir ayrım gözetmeksizin işini düzgünce yapmaması birçok bireyde travma yaratmıştır. Özellikle hastanın en savunmasız olunduğu sağlık dalı olduğu için muayene eden doktorun yaptığı işlemlerin tümünde konuşarak aşamaları hastaya aktarması daha sağlıklı bir süreç yaşatacaktır. Jinekolojik muayene sırasında birçok birey kendini cezalandırılıyormuş gibi hissetmektedir.
izmirDe hilltown avmNin üst katında yer alan küçük tatlı bir pub. Çalışanlar ilgili ve alakalı.
Ben gittiğimde canlı müzik vardı. Canlı müzik fiyatları normal menü fiyatından devam etmekte. Fiyatların biraz pahalı olduğunu düşünüyorum. Çalan grup fena değildi. Her çarşamba cuma ve cumartesi aynı grup çalıyor.
Benim gittiğim tarih olan 15 ocak 2022’de fiyatlar;
-soslu çıtır tavuk tabağı: 40₺ (Efsane lezzetliydi bayıldım. Kfc’den iyiyiz dedi garson hakikaten sözünün eriymiş.)
-33 cl bira bomonti/filtresiz, efes, becks, bud: 40₺
-50 cl bira: 45₺
-70 cl bira: 50₺
-kokteyller 90-110₺ bandında. long island 110 tl idi.
Ha bu arada konser başladıktan sonra fıçı biranın bittiği söylendi. Mecbur şişe bira içmek durumunda kaldım. Cumartesi gecesi bir pubta fıçı biranın bitmesi ilginç bir durum. Konser başladı diye vermek mi istemediler bilemiyorum. Ama bu noktada notlarını kırdım.
odakband İsimli bi grup sahne almıştı. Gayet keyifli ve eğlenceliler. Alternatif rock, pop tarzında geniş bi yelpazeye sahipler. Sound’un biraz daha sert ve agresif olmasını isterdim. Tüm parçaları parlak tonda dinledik. Gruba şahsi kanaatimce bi tane daha gitar gerekli. Mevcut gitarist bazı şarkılarda hem solo hem ritime yetişmiyor. Böyle takılmaları bile olağanüstü beğendim.
Edit: imla
Ben gittiğimde canlı müzik vardı. Canlı müzik fiyatları normal menü fiyatından devam etmekte. Fiyatların biraz pahalı olduğunu düşünüyorum. Çalan grup fena değildi. Her çarşamba cuma ve cumartesi aynı grup çalıyor.
Benim gittiğim tarih olan 15 ocak 2022’de fiyatlar;
-soslu çıtır tavuk tabağı: 40₺ (Efsane lezzetliydi bayıldım. Kfc’den iyiyiz dedi garson hakikaten sözünün eriymiş.)
-33 cl bira bomonti/filtresiz, efes, becks, bud: 40₺
-50 cl bira: 45₺
-70 cl bira: 50₺
-kokteyller 90-110₺ bandında. long island 110 tl idi.
Ha bu arada konser başladıktan sonra fıçı biranın bittiği söylendi. Mecbur şişe bira içmek durumunda kaldım. Cumartesi gecesi bir pubta fıçı biranın bitmesi ilginç bir durum. Konser başladı diye vermek mi istemediler bilemiyorum. Ama bu noktada notlarını kırdım.
odakband İsimli bi grup sahne almıştı. Gayet keyifli ve eğlenceliler. Alternatif rock, pop tarzında geniş bi yelpazeye sahipler. Sound’un biraz daha sert ve agresif olmasını isterdim. Tüm parçaları parlak tonda dinledik. Gruba şahsi kanaatimce bi tane daha gitar gerekli. Mevcut gitarist bazı şarkılarda hem solo hem ritime yetişmiyor. Böyle takılmaları bile olağanüstü beğendim.
Edit: imla
(bkz: emrah safa gürkan) hozomuzun iki sene uğraşarak yazdığını söylediği yeni kitabıdır. Aslında kitabın tam adı ezbere yaşayanlar& vazgeçemediğimiz alışkanlıklarımızın kökenleri.
Kitap hakkında tanıtım yazısından bir kesit
-Ezbere Yaşayanlar, bir türlü vazgeçemediğimiz alışkanlıklarımızın tarihî arka planıyla birlikte antropolojik, sosyolojik ve psikolojik kökenlerini irdeliyor.
Bizim gibi olmayanlara neden tahammül edemiyor, yabancıdan ve farklıdan neden korkuyoruz? İnsanları niçin konuşma tarzına göre yargılıyor, argo kullananlara ya da aksanlı konuşanlara niçin yukarıdan bakıyoruz? Şu rasyonalite çağında neden hediye alıyoruz ve birbirimize bir şeyler ısmarlıyoruz? Niçin dedikodu yapmaktan vazgeçemiyoruz? Son elli yılda birçok hak edindikleri halde kadınlar neden erkeklerden farklı meslekler tercih etmekte ısrar ediyor? Bunca bilimsel gelişmeye rağmen neden hâlâ fala ve büyüye inanıyoruz?-
Ayrıca emrah bey kitabı 'ezberlerimizi bozduğu ve bir kuşağı seksenlerin karanlığına mahkum bırakmadığı için' diyerek Ferhan Şensoy'a adıyor. Okuduktan sonra editlerim.
Kitap hakkında tanıtım yazısından bir kesit
-Ezbere Yaşayanlar, bir türlü vazgeçemediğimiz alışkanlıklarımızın tarihî arka planıyla birlikte antropolojik, sosyolojik ve psikolojik kökenlerini irdeliyor.
Bizim gibi olmayanlara neden tahammül edemiyor, yabancıdan ve farklıdan neden korkuyoruz? İnsanları niçin konuşma tarzına göre yargılıyor, argo kullananlara ya da aksanlı konuşanlara niçin yukarıdan bakıyoruz? Şu rasyonalite çağında neden hediye alıyoruz ve birbirimize bir şeyler ısmarlıyoruz? Niçin dedikodu yapmaktan vazgeçemiyoruz? Son elli yılda birçok hak edindikleri halde kadınlar neden erkeklerden farklı meslekler tercih etmekte ısrar ediyor? Bunca bilimsel gelişmeye rağmen neden hâlâ fala ve büyüye inanıyoruz?-
Ayrıca emrah bey kitabı 'ezberlerimizi bozduğu ve bir kuşağı seksenlerin karanlığına mahkum bırakmadığı için' diyerek Ferhan Şensoy'a adıyor. Okuduktan sonra editlerim.