Eminim ki herkesin yetenek mi hastalık mı olduğunu kestiremediği garip durum ve düşünceleri olmuştur.
benim nasıl anlatacağımı da tam bilmediğim ve hep yaptığım garip bir şey var. bu yetenek mi yoksa bir çeşit hastalık mı gerçekten hiç fikrim yok. anlayan olursa mesaj kutum açık, bekliyor olacağım.

Gençler ben beynimi yönetemiyorum ya da fazla iyi yönetiyorum ya da hor kullanıyorum. neyse lafı uzatmayayım.

Öhöm! geçen gece oda arkadaşımla aram bozuk yatakta bilgisayarda bir şeylerle ilgileniyorum.
Aynı anda şarkı dinliyorum ve beynimde bir yer şarkıya eşlik ediyor.
Aynı anda bir şeyler okuyorum okuduğumu anlıyorum ve web whatsappten arkadaşıma gönderiyorum üzerine yorum yapıyorum.
ve aynı anda okuduğum şey bir kaza haberi olması sebebiyle ailem için endişeleniyor ve dua okumaya başlıyorum. ve diğer yaptıklarımı yapmaya aynı anda devam ediyorum. şarkı dinliyorum ve söylüyorum, arkadaşımla haberi tartışıyorum, dua okuyorum buraya kadar her şey normal. bunu nasıl fark ettim. gerçekten canımı sıkan bir şeyi düşüdüğümü farkedince kafamdaki tüm bu düşünce balonlarını gördüm. bu zamana kadar benim en üst levelım şarkı söylerken dua okuyabilmekti, beynimi ikiye bölüyordum sadece e bu kadarı da olsundu. o gece tüm bunları yaparken arkadaşımın odaya girdiğinin de farkındaydım aramız bozuk olduğu için o konuyu da düşüncelerime eklemişim bunu nasıl yaptığımı farketmedim bile ve kafamda onunla kavga ederken birden durdum böyle beynimin içi zoom ekranı gibi gözümün önüne geldi. hepsi aynı anda aktif ve ben hepsini izleyebiliyorum ve izlerken ne yaptığımı düşünüyorum. o ekrana bakarken yine kafamdan geçenler (hala şarkıyı söyleyip duayı okuyorum ama);
delirdim mi?
aklımdan zorum mu var yoksa aklımda bi sorun mu var?
40 sonrası kesin alzheimer.
bunu durdurmanın yolu var mı?
duayı kes.
kes.
hadi.
of.
müziği kes.
söyeme.
okey kapat o zaman.
komple kapat.
oha nasıl hala devam.
bunlarla boğuşurken bir yandan da o anda ne yaşıyorsam bilgisayara onu yazıyordum.
hiçbir zaman uyuşturucu kullanmadım.
evet ot bile.
sigara haftada 3-4 tane içerim.
alkolle de pek aram yok kalabalık arkadaş ortamım yoksa pek bir şey içmem.
delirmeden önce bu sorunsalımı buraya bırakmak istedim belki benimle aynı birileri vardır.
ve açıkça belirtmek isterim ki; bunun bir yetenek olduğunu düşünmüyorum...
macaristan'ın en büyük ikinci şehri olmasına rağmen oldukça küçük bir yer. memur şehri gibi. debrecen'in en güzel yanı budapeşte'ye olan yakınlığıdır. gece hayatı isteyenlere önermiyorum kesinlikle.
1953 yılında amerika’da komünist olarak addedilerek yargılanmadan iktidara karşıt bir haberi yayımladığınızda neler olacağını işleyen film. Gazeteci Edward R. Murrow’un her haber yayını sonunda söylediği “iyi geceler, iyi şanslar” repliği filme adını vermiştir. Ayrıca çok sevdiğim ve uzun süre haber müdürlüğü yapmış olan akademisyenlerimizden birinin de arada atıfta bulunduğu repliktir.
daha demin star'da fragmanına denk geldiğim dizi. özcan deniz ile irem helvacıoğlu oynuyormuş başrollerde. anladığım kadarıyla romantik bir dizi olacak ama biraz da böyle mistik de bir havası var sanki. cuma akşamları boş geçiyordu ya benim için iyi oldu :) merak edenler varsa fragmanı ekledim:

fragman
web sitelerinde veya youtube kanallarında reklam göstererek kullanıcının para kazanmasını sağlayan google ürünü.
mine söğüt’ün “delirerek ölenlere” ithaf ettiği enfes kitap. 21 delirme hikayesini kaleme aldığı bu öykü kitabının edebi dili karanlık ve insanı içine çeken bir nitelikte. İlk hikayeyi okuduktan sonra diğer hikayelere hemen geçmek ile çabuk bitmesin tadına vararak okuyayım kararsızlığı içinde kaldım.
mine söğüt’ün 2003 basımlı romanı.

Hediyeleşmek için özenle kitap seçmeye bayılan bir olduğum için aldığım en güzel hediyelerden biri olduğunu düşündüğüm kitap. Daha başlamadım fakat elimdeki kitabı bitirdikten sonra başlamak için sabırsızlandığım kitaplardan biridir. Karşımda durmuş bana tebessüm ediyor şu an bu güzel kitap.
Portekiz’den Mersin’e kadar neredeyse tüm akdeniz kıyılarının helikopterden video ve fotoğraf çekimini izleyebileceğiniz bağlantı. kırmızı noktaları takip edin.

tripinview
Geminin yönetiminden sorumlu kişidir.

Dümeni limandan limana kırmasından ötürü bir açıdan da gezgin olarak niteleyebileceğimizi düşünüyorum.