bu başlık altında doğru bilinen yanlışları ile bölgeyi tanımanıza yardımcı olacağım.
doğu karadeniz'in nadide yerleşkelerinden olan bulutların ülkesinde dağlık alanlara yakın yerlerde ''hemşin'' nüfusu var iken şehirlere yakın kısımlarında "laz"lar yaşamaktadır.( sonradan yerleşmiş olanları tenzih ediyorum) bu iki kültürün kendilerine has dilleri vardır, yani lazlar; lazca (lazuri nena- ლაზური ნენა), hemşinliler; hemşince konuşur fakat geçmişte tarihsel dönemlerden ötürü şuan bu dil aktif olarak kullanılmamakta olup öz türkçe konuşulmaktadır.(artvin/hopa'daki hemşinliler ise homşetsi lizu ("hemşin dili") olarak da bilinen arkaik bir ermenice lehçesi kullanmaktadır) bu da demek oluyor ki burada herkes laz değildir bunda bi anlaşalım, sonrasında ise "uyy" ile başlayıp "daa" ile biten sevimsiz! şive taklidinden lütfen sakınalım. Daha sonrasında ise burada ki yöresel yemeklere gelince; mıhlama değil "muhlama", ( mıhlama derseniz ciddi bir tepki alacağınızdan şüphe olmasın) kara lahana ve hamsili yemek çeşitleri bulunmaktadır. bunun dışında yöre de kendine has "komar" , "kestane" ve "çiçek" balı bulunmaktadır. daha sonrasında ise yöresel enstrüman "tulum"dur. hatta geçmişte burada doğum-ölüm gibi olaylar sırasında bu enstrüman kullanılmaktaydı. şimdilerde ise sadece eğlence durumlarında kullanılır. burada da bir parantez açmak gerekir ki "tepmek" toynaklı hayvanlara mahsustur. horon tepilmez! "vurulur" hatta horon esnasında "vur içeri vur" denilir.
seyahat yerlerine gelecek olursak asıl vadi "fırtına"dır. sonrasında ayder yaylası tarafında olan "hala deresi" pazar kazasında olan ise "hemşin deresi" olarak kayıtlara geçmektedir. burada gerek kamp için gerekse günü birlik geziler için muazzam destinasyonlar bulunmaktadır.( günü birlik gezilere uygun(+) olmayanlara(-) işaretler koyacağım başlıcaları:

fırtına vadisi üzerinde;
1) zir kale - aşağı kale, kale-i zir (farsça), zir kale. herkes tarafından "zilkale" olarak" bilinir aslı "zir kale"dir (restorasyonla eski özelliğinden eser kalmasa da yine görülmeye değer) (+)
2)pokut ve sal yaylaları 2100m. (+)
3)palovit şelalesi- bölgede bulunan en yüksek debiye sahip (+)
4)çat köyü 1800m. (+)
5)gito yaylası 2400m. (-)
6)çermeşk gölü 2795 (-)
7)verçenik yaylası 2675m. çevresinde 10'dan fazla göl bulunmaktadır. 3711m yükseltiyle kaçkar zirveden sonra en yüksek zirveye sahiptir. (-)

hala vadisi üzerinde;
1) ayder yaylası 1350m (+)
2) aşağı kavrun yaylası 2020m (-)
3) yukarı kavrun yaylası 2350m (-)
3) avusor yaylası 2420m (-)
4) huser yaylası 2400m (-)
5) kaçkar dağı 3932m ile türkiye'nin ağrı dağından sonra tırmanılacak en büyük 2. dağı olma özelliği göstermektedir. (-)


edit 1) bu destinasyonlar üzerinde kesinlikle ''yüksek rakımlara" tek çıkmamaya özen gösterin çünkü bölgenin coğrafi konumu ve iklimsel özelliklerinden dolayı "hayatınıza" mal olacak tehlikelerle karşı karşıya kalabilirsiniz. ayrıca elinizde gps olsa dahi sisli havada kesinlikle yola çıkmayın!
edit 2) argümanlarım düzenlemeye açıktır.
edit 3) Elimde bu coğrafyanın ayrıntılı haritası mevcut fakat yükleme esnasında görüntü kaybı yaşandığı için yüklemiyorum, isteyenler iletişime geçerse gönderebilirim.
edit 4) bu ekosistemin bir parçası olduğumuz için "lütfen" gerekli özeni gösteriniz.
İngiliz oyun yazarı, şair.

dünyada bu amcayı tanımayan tiyatro izleyicisi olmasa bile adını duymayan yoktur değil mi ?. bu çok mucizevi bir yaşamak değil midir ?.

bir dersinde cevat çapan hocam shakespeare'in neden bu yüzyıla kadar gelip, hala oynandığını ve neden bu kadar büyük bir yazar olduğu hakkında şöyle demişti; shakespeare her zaman iyidir ve iyilerden yanadır. iyi bir insan olması ve herkesi anlaması onu yüzyıllarca ileriye taşımıştır. Bu tanımı cambrige mezunu ve shakespeare külliyatını yutmuş ve türkiye'deki belkide tek shakespeare uzmanı yapıyor. basit ve etkili.

tiyatro, sanat içinde geleceği barındırıyorsa bu gerçekten de iyi insanların sayesinde oluyor.
Ülkemizin saklı güzelliklerini ortaya çıkaracağını umduğum başlık.

Benim için listenin başında Adana'da bulunan Kapikaya Kanyonu gelir. Uzun trekking parkuru, yeşili ve suyu en güzel haliyle biraraya getiren kanyonu Adanalilarin çoğu bile bilmez.
fas'ın en meşhur şehri. çöl turları buradan kalkar. halkı inanılmaz derecede paracıdır. adres sormak ya da bir şekil yardıma ihtiyacınız olması parayladır.

george orwell'in 1945 tarihli 'the new strategy of style' isimli kitabında ' marrakech' yerel halkını tasvir ederken kullandığı "politically incorrect" ifade şöyledir:

"iki yüz bin nüfuslu böyle bir kasabada yürüdüğünüzde, ki en az yirmi bin kişisinin üzerinde oturdukları kilimden başka hiçbir şeyleri yok, insanların nasıl yaşadıklarını değil, nasıl öldüklerini görebiliyorsunuz.

(bkz: marrakech)
Guy Fawkes veya diğer bilinen adıyla Guido Fawkes, York şehrinde doğmuştu ve Katolik bir İngiliz askeriydi.
5 Kasım 1605'teki barut komplosunda, İngiltere Parlamento Binasını havaya uçurmakla görevliydi. Başarısız oldu ve eylemi gerçekleştirmeden önce idam edildi.
2007'den bu yana türkiye ve dünyanın farklı yerlerinden deneyimlerimi paylaştığım blogum. özellikle ege ve yunan adaları konusunda bir hayli içerik var. merak edenler buraya buyursun
Sehirdisi kamplarindan her zaman keyif almisimdir ve istanbulda asla bu denli kamp yapamayacagimi dusunurken ömerliye bagli kömürlü köyünü kesfedene kadar inanilmaz bir dogaya sahip bir yer akarsular yemyesil duzluk alanlar tam cadir kurulasi bir yer herkese tavsiye ederim