azerbaycan milli meclisi, türkiye ile kimlikle seyahat serbestisine onay verdi.
yani artık kimliklerimizle gidip gelebileceğiz.
umuyorum ki ülkemin pek münevver şahsiyetleri bağından boşanmışçasına giderek soydaşımız olan kadınlara sarkmayacak.
geçen ay azerbaycan forumlarında bu konu konuşuldu, eşek'lerin korkulu rüyası kişilerden ötürü panik başladı, gelecekler ve sağa sola herkese sarkıntılık edecekler söylevleri akın akın entry edildi.
gidin, gezin, görün ve yurda dönün.
vatana ve millete hayırlı olsun.
yani artık kimliklerimizle gidip gelebileceğiz.
umuyorum ki ülkemin pek münevver şahsiyetleri bağından boşanmışçasına giderek soydaşımız olan kadınlara sarkmayacak.
geçen ay azerbaycan forumlarında bu konu konuşuldu, eşek'lerin korkulu rüyası kişilerden ötürü panik başladı, gelecekler ve sağa sola herkese sarkıntılık edecekler söylevleri akın akın entry edildi.
gidin, gezin, görün ve yurda dönün.
vatana ve millete hayırlı olsun.
Bugün saçımı kestirmek için Kadıköy’e gittiğimde yaşadığım şeydir. Ulan ya 3 kere biber gazı yedim sadece birinde eylemdeydim o da 8 mart eylemiydi zaten. Ki onda da hiçbir gerekli neden yokken atmışlardı. Ne tür bir fantezi bu? Her eylemde biber gazı kullanmadan duramıyor mu bu polisler? Cidden yerli yersiz atmasanız mı diyorum şunu? Protesto bir insan hakkıdır! Bunun farkına varın artık.
geçtiğimiz ay yayın hayatına başlayan, haftalık, ulusal gazetedir. her hafta cuma'ları satışa sunulan gazete, haftasonu doya doya, gazete kokusu özleyenlere, çevirerek okumayı özleyenlere hitap edecek mottosu ile yayın hayatına geçmiştir.
gazete oksijen
günlük politikadan uzak, ekonomi, moda, hayata dair her şeyi içeren, 40 sayfalık dolu dolu bir gazete olmuş. haftalık bedeli, basılı olarak almak isterseniz 10 tl, dijital pdf abonelik ve öğrenci aboneliği çok daha ekonomik.
yazarlar arasında : zülfü livaneli , ayşe özyılmazel, selahattin duman , tuna kiremitçi, daron acemoğluece sükan, levent erden ve daha fazlası var.
kurucusu ise zafer mutlu ve ekibi.
financial times'ın da türkçe yayın haklarını satın almışlar.
gazete oksijen
günlük politikadan uzak, ekonomi, moda, hayata dair her şeyi içeren, 40 sayfalık dolu dolu bir gazete olmuş. haftalık bedeli, basılı olarak almak isterseniz 10 tl, dijital pdf abonelik ve öğrenci aboneliği çok daha ekonomik.
yazarlar arasında : zülfü livaneli , ayşe özyılmazel, selahattin duman , tuna kiremitçi, daron acemoğluece sükan, levent erden ve daha fazlası var.
kurucusu ise zafer mutlu ve ekibi.
financial times'ın da türkçe yayın haklarını satın almışlar.
(bkz: anlatamıyorum) cümlesine alternatif olandır. Bazen anlatamaz insan kelimeler boğazında düğümlenir ya işte ben de şu sıralar yazamıyorum kelimeler kalemimin ucunda düğümlenmiş gibi. Şu gelgitli etkiden bıktım artık. Hiçbir şeyde istikrarı yakalayamıyor gibiyim son aylarda. Yitip giden de nedir tam olarak? Bazı günler ya da bazı anlar gerçekten zorlu ve bunun sebebini anlayamıyorum. Anlayamadığım gibi anlatamıyor ve yazamıyorum da çoğu zaman.
- bizde söz senettir abi...
veya
- amaan bir kere geliyoruz dünyaya.
veya
- amaan bir kere geliyoruz dünyaya.
Toksik ilişkiler, toksik insanlar, mutsuz eş, mutsuz iş vs vs diye saymak bir kenarda dursun, sigara bu sayılanların yanında oldukça masum kalıyor.
-sosyal medya platformlarındaki ''like bağımlılığından'' tiksiniyorum ama sanırım ben de aynı bok çukurunun içindeyim.
amerika'nın maryland eyaletinden çıkmış, 25 yaşında inanılmaz temiz sese sahip hip-hop/rap şarkıcısı. 9 şubat'ı-10 şubat'a bağlayan gece yeni çıkardığı circles adlı single'ın youtube linkinin açıklamalarındaki do not listen başlığı altında dropbox'a 2 şarkı koymuş ki aman tanrım, uykudan uyandım ve iki şarkıyı yaklaşık 1 saat dinledim. kesinlikle öneriyorum.
Birini her yerden silmişsindir, iletişimi kesmişsindir ve bir anda merkür retrosunda yazdığı mesajla “bir bu eksikti” dedirten durumdur. Hayatımın kısa süreli manik bir döneminde sarhoşluğun da etkisiyle yaptığım sıralı hatalarımdan birinde az biraz olan güveni de kıran ve aslında karaktersizlik göstergesi olan bir durumu fark ettiren anın ardından beyninin bir önünü gör dediği olaydır. Aylar sonrasındaysa başlıkta gerçekleşen durumla birlikte yine benzer bir yolla kariyer saplantınızdan yakalamaya çalışan fakat karşısındaki kişinin bir beyni olduğunu fark etmemesi ayrı bir gülünçtür bu insanın. Neyse, ne dediğimin anlaşılmadığı bu olayı anlatarak rahatlama yaşamam dışında sorunu anında başımdan savdığım için sıkıntı yok aslında. Sadece insan ilişkilerinden cidden sıkıldım artık. Neden böyle oyunlar, saçmalıklar ve samimiyetsizliklerle uğraşıyoruz ki?
Edit: imla
Edit: imla