Deprem Sivrice de gerçekleşti.
Fay hattı Hatay ya kadar geldiği için Hatay da da hissettim.

Hatyada 3.8 büyüklüğünde gerçekleşti.
gece 02:56'da istanbul - ormanlı'nın karadeniz açıklarında gerçekleşen, 21 km derinliğe sahip, öncesinde 3.6 olarak ilan edilen, daha sonra 4.1 olarak revize edilen depremdir. sosyal medyada dışarıdan ciddi uğultular duyulduğu iddia edilen ve söylendiğinden daha ciddi hissedildiği söylenen depremdir aynı zamanda.

evde kalınması gereken şu dönemde, böyle sallantılar ciddi gerginlik oluşturmaya başladı insanlarda, biraz daha büyük olsa evde kalsan ayrı dert, sokağa dökülsen ayrı. bu istanbul için ise çok daha ayrı problem. malum deprem toplanma alanları avm'ler veya mezarlıklar. dışarıda ama sosyal mesafesi olan bir alan da kalmadı.
Arkadaşlar böyle bir sayfa var benim ilgimi çekti bir facebook grubu karavanlarla ilgili paylaşımları var.

4x4 camper-van türkiye facebook sayfası

Erich Fromm, ”Yaşanmamış yaşamlar, tüm savaşların ve kötülüklerin kaynağıdır,” der.

Unutmayın... Dağlara çıkmayan uzakları göremez.
Şahsi fikrim sinemanın zirve yaptığı yıldır: ucuz roman, esaretin bedeli, aslan kral, olağan şüpheliler, Leon, forrest gump, maske, salak ile avanak, vampirle görüşme, Ed wood...
ana akım medya tarafından son dakika olarak geçilen durum. sağlık bakanı'nın aşı olması toplumda yeterli tepkiyi alamadı sanırım. bu sefer all-in denmiş.
kaynak

bahçeli'den 11 maddelik öneri şunları içeriyor;

siyasi partiler kanunu değiştirilmeli, türkiye'nin milli ve manevi değerlerini ortak payda olarak kabul eden bir siyaset anlayışı hakim kılınmalıdır.

siyasete katılım artırılmalı, parti içi demokrasi güçlendirilmelidir.

siyasi partilere devlet yardımı şartları yeniden düzenlenmelidir.

ülke seçim barajı makul düzeye indirilmeli ve siyasi partilerin ittifak kurması halinde de uygulanmalıdır.

mahalli idareler seçim sistemi cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine uygun hale getirilmelidir.

parti değiştirmeye etik kurallar konulmalıdır.

milletvekili dokunulmazlığı, kamu vicdanının kabul edeceği makul esaslara bağlanarak belli durumlar dışında kaldırılmalıdır.

kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşlarının anayasa'nın 135'nci maddesinde düzenlenen 'kamu kurumu niteliği' dikkate alınarak; anayasa ile belirlenen çerçevede faaliyet göstermeleri temin edilmelidir.

anayasa mahkemesi cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine uygun hale getirilmelidir.

meclis için yeni içtüzük çıkarılmalıdır.

ekonomiye yönelik reformlara devam edilmelidir.
başlığın tam hali "bir gün öncesinde saray'ın bahçesinde elektrikli otobüs ile gezinti sırasında elektrikli araçlar sektörün geleceği diye demeç veren iktidar partisinin ve ülkenin başkanının ertesi gün hiç bir şey olmamış gibi elektrikli araçlarda özel tüketim vergisini 4 kat artırması" olacaktı. (bu kadar uzun başlık da çüş deve olurdu zaten)

türkiye'ye özgü bir durumdur, "bu topraklarda vergi yetişir" anlayışı bu düşüncenin temel pirensibini oluşturur. ülkede gelecek görüyor musunuz sorusuna olumlu cevap vermeyi maalesef imkansız hale getirmektedir.

genel anlamda elektrikli araca binmek lüks müdür değil midir inanın bilmiyorum. kyoto protokolüne göre 5 km altında olan her mesafeye yürüyerek gidilmesi salık verilirken bizim milletin bugün her yere şahsi araç ile gitmesi gerçeği bir köşede dursun, elektrikli araç da alsanız gelecekte de terinizin son damlasına kadar vergiye çalışacaksınız mesajı verildiği aşikardır.

son söz: ülkemi seviyorum fakat ülkeme inanmıyorum. bunu bana hissettirenler utansın.
görünce ne kadar temiz ve şık giyinildiği ilk dikkatimi çeken şey oldu. adeta bir film karesi gibi diyebilirim. galiba o dönemin şairlerinden orhan veli'nin gözleri kapalı dinlediği istanbul tam da buydu.

1948 yılında çekilmiş karaköy fotoğrafı - diyedusunuyorumben-dcqc0