#tüm songlkaradeniz entry'leri

Yine bir takım 13sel mevzular. Bu başlığı kendim için açmıştım esasen. Son bir ayım o kadar hızlı ve olaylı geçti ki durup bir soluklanmaya ihtiyacım var. Bu soluğu şu an şu başlığın altında alıyorum. Kendimle ilgili bilmediğim şeyler keşfettim. Garip bir dönemdeyim. İnsanlar var ama yapayalnız hissediyorum. Yoğun duygular hissedemiyorum artık. Hissizleştim.
Küçükken abimle birlikte misina olta alıp gerçekleştirmeyi denediğimiz eylem. Balıkçılık kariyerim o gün başlamadan bitti. Çünkü hem balık filan tutamamdım hem de çok sıkıldım. Hiç benlik bir iş değil. Fakat balıkçılığı fotoğraflamayı çok istiyorum. Nerede emek işi varsa orada olup fotoğraf çekmek en büyük zevkim açıkçası.
Bu başlığın altına sadece benim entry giriyor oluşumun burukluğu. Başka yaşayan yok mu yani bu illeti? Yav gidin azıcık aşık olun kamp ateşinde filan, siz nasıl gezginsiniz.*
Tabuları yıkan bir kadının yaşam öyküsü. Döneminin komünist rejiminde seks ve aşka dair bir kitap çıkarma mücadelesi veren seksolog. Kadının da cinsellikte orgazm olabilmesinin yolu olduğu ve zevk almanın sadece erkeklere ait bir şey olmadığını anlatmaya çalışmaktadır. Fazlasıyla kaliteli bir film çıkmış ortaya. Cinselliğe dair düşüncelerimi etkilediğini söylemeliyim.
Dışarıdayken karşıma sürekli reklamları çıkan uygulama. Yeter gari bu kadar da sık çıkmasın karşıma.
Ağırlık nesnesi. Kendisiyle özdeşleştirdiğim sporcuysa naim süleymanoğlu. Neden böyle bir özdeşim kurdum inanın bende bilmiyorum ama haltercilerden sevdiğim ve bildiğim tek kişi o diye olabilir sanırım.
Evde spor yaparken ağırlık çalışmak isteyenlerin ilk tercihi olan nesnelerden biri.
Maslak’ta bulunan çağdaş sanat müzesi. Hınç sanat haber içeriği olarak karşıma çıktı geçenlerde bende hazır maslak’a gitmişken ziyaret ettim. Enfes eserlere ev sahipliği yapıyor. Teras sergileriyle de özgün tarzını ortaya koymuş durumda. Güzel fotoğraflar çekmeme sebep olduğu için ekstra sevdim müzeyi.