#tüm kusmisali entry'leri

batı medeniyetinin bir kısmı bizim topraklara denk gelen eski yunan ile birlikte iki kaynağından biri olan roma imparatorluğunun mirasçısı. roma imparatorluğu ikiye bölündükten sonra arta kalan iki imparatorluktan doğudakinin başkentinin ise yine roma gibi yedi tepe üzerine kurulu istanbul olduğu da hesaba katılırsa medeniyet ağacının iki kökünün anadolu-yunanistan ve italyadan çıktığı görülecektir.
akdeniz kültürünün yansıdığı iki ülke olarak benzerliklerimiz çokçadır. mutfak, aile yapısı, bireylerinin duygusal özellikleri, eğlence anlayışı incelendiğinde zorlasan akraba çıkacağımız ülkedir.
çin’de ücra bir mahallede üç dört küçük çocuğun aralarında gülüşerek ve beni annelerine parmaklarıyla göstererek muhtemelen “aa anne bak yuvarlak gözlü” gibi bir şey söyleyip beni seyrettiği, yanlarındaki ergenlik çağında kızın benimle fotoğraf çekilmek istediği an.
rock yıldızı gibi hissettirmiştir aynı zamanda.
yanlış bilinenlere kızmak yerine doğrusunu öğretmek, konuşma ve tavırlarında ülkenin tanıtımını yaptığının farkında olmak gerek. zira yabancılar bilgilerini ya daha önce o ülkenin vatandaşlarıyla tanışıklıklarından ya da medyadan ediniyorlar.
son dönemde -katılın ya da katılmayın- yurtdışı basınınında gazeteci ve insan hakları aktivistlerinin tutuklanması, temel hak ve özgürlük ihlalleri, yargının bağımsızlığını yitirmesi, uzlaşmacı olmayan bürokrasi, barışçıl olmayan dış siyaset ile olumsuz bir ünü olan ülkenin iyi taraflarını aktarmak da gezginin sorumluluğundadır kanaatimce.
dünya başkentlerinin, hele ki türkiye çapındaki ülkelerin başkentlerinin birçoğunun bulundurduğu deniz kıyısı olma ya da içinden nehir geçme, tarihi bir öneme sahip olma, mimarisiyle göz kamaştırma, kültür sanat etkinliklerine ev sahipliği etme gibi özellikleri bulundurmayan başka türlü bir başkent, nam-ı diğer gökçekgrad (başgan kalbimizde yaşıyor)
bunlar ankaranın -son yıllardaki terörist saldırılar haricinde- güvenli, birçok eğlence imkanına sahip, trafiği istanbula göre sakin, huzurlu bir şehir olduğu gerçeğini değiştirmez.
ankarada deniz yok ki anneağ tarzı kötülemeler de bunlara karşı oluşturulan plastik ankara övgüsü edebiyatı da kanımca sıkmıştır.