#tüm ikile entry'leri

8 yıldır aynı insanlarla ev arkadaşı olan biri olarak pek sevdiğim. toplam 14 yıldır arkadaşız ikisiyle de... üniversiteyi beraber kazanınca bir 6 ay kadar ayrı takıldık, sonra çıktık eve. okul bitti yollar ayrıldı sandık, veda session düzenledik falan, dört ay sonra aynı şehirde iş bulup tekrar bir araya geldik. biraz empati, biraz iyi niyet, gerisi mis gibi olur.

biri evlendi, eşi bize taşındı ahahaha

neyse, yakında çıkacaklar ve tek kalacağım. birey olmak için muhtacım buna ama yalnız kalmaktan da korkuyorum sözlük.
bu gezme işlerinde en sevdiğim, en takdir ettiğim abidir kendisi. instagram ve twitter'da da takip ederim. dünyaya bakışını ve gezgin kafasını bayağı sevdim.

şu sıralar patika travel'la sıradan tur kafasından farklı, oldukça başarılı işler yapıyorlar.

ayrıca beşiktaş'ta gördüm, bir kez daha görürsem biraya davet edeceğim.
sosyal medyada popüler olmayı bir meslek olarak bile yapabilirsiniz arkadaşlar bunun nesi kötü? bir blog edasıyla medya hesabını yönetip bu işten iaşesini sağlayan insanlar var, yapın yapabiliyorsanız. bunların tekniğini çalışın, yapan nasıl yapıyor araştırın. belki akademik çalışma bile vardır bununla ilgili... nasıl daha iyi içerik üretilir filan bakın bunlara.

yok burada eleştirilen başka bir şeyse; yani "into the wild" takılıp insta story'siz bir günü bile geçmeyenlerse, "doğa aaabi" deyip doğanın hakkını vermeyenlerse yani neyi ne için yaptığını
bilmeyenlerse o başka. samimiyet ya da farkındalık problemi vardır böylesinin.

ki bence bu da çok eleştirilecek bir şey değil. altında üzerinde durulup düşünülmesi gereken birtakım psikolojik etkenler vardır. kendisi olmak yolunun başındadır, takdir edilmeye ihtiyacı vardır, derinlerde aşmaya çalıştığı bir şeyler vardır, vardır da vardır.

bir de anlamak için bakalım meseleye
bir hostel odasında üç beş farklı ülkeden insanlarla koyu muhabbete daldığımda, bir anlık verilen es'te "ulan bee" dediğim andır.
(bkz: profesyonel)

(bkz: yetkin dikinciler)

kapalı gişe oynarken bir yılda zor bilet denk getirmiştim.

hem edebiyata hem sisteme dair muhteşem şeyler duyabileceğiniz bir eser olan oyunu, çok iyi bir acting performansıyla izleyebilirsiniz. benzersiz bir deneyimdi.

azıcık bu işlere kafa yoran biriyseniz satır aralarını okumanın keyfini çıkartın. tekrar gitmek için bilet bakıyor olacaksınız.
polonya - varşova

staj süresince 3 güzel ay geçirdim orada. polonya'nın güzel insanlarını etraflıca tanıma şansım olmuştu. güzel arkadaşlıkların, güzel doğanın ülkesi, canım polonya
ben ve moturum (kara küheylanımın adı motur) (bkz: gv 250) nacizhane üye olduğu güzel grup.

pek etkinliğe katılamadım ama aldığım tavsiyeler paha biçilemez idi.
ilk denemem tam bir fiyasko idi ve yola çıkmakla ilgili eksiklerimin farkına varmamı sağlamıştı. zaten o günden sonra (yani rezil olduktan sonra) iflah olmadan geziyorum. artık tecrübeli bir gezgin olarak tekrar yapmak istediğimdir efenim.
küçük şehirden çıkıp içine düştüğüm, büyüsüne kapıldığım, yıllar geçmesine rağmen unutmadığım, unutamadığım şehir.

büyük şehir imkanlarını küçük şehir kolaylıkları ile birleştiren canım şehir.