#tüm gozdesimsek entry'leri
23 haziran'da tekrarlanacak istanbul büyükşehir belediye seçimleri ile ilişkilendilen, kürt kesimin/hdp'nin seçmeninin oylarını iktidarın kendi lehlerinde kullanması için oynadığı kozlar olarak değerlendirilen olaylar bütünüdür.
kendini çok zeki zanneden, dünyanın sırrını çözmüş gibi davranan fakat henüz saygıyı, ahde vefayı, konuşmayı -doğru üslupla- bilmeyen youtuber. insanların bu çocuğa malzeme vermesine onu sevmelerinden daha çok şaşırıyorum.
25 mayıs'da maçka parkında gerçekleşecek bol sohbetli iftar etkinliği.
oldukça kafamı karıştıran, bir anda masayı rakı sofrasından kahvaltı sofrasına çevirdiğim olaydır.
masada peynir var, zeytin var, ekmek var bir de üstüne çay getirince saatte 2'yi 3'ü geçmişse ben direkt kahvaltıya geçiyorum.
masada peynir var, zeytin var, ekmek var bir de üstüne çay getirince saatte 2'yi 3'ü geçmişse ben direkt kahvaltıya geçiyorum.
yıllardır öğrencilere beyaz fare muamelesi yapılarak neredeyse her yeni bakanda bir eğitim sistemi değişiyor. ne hikmetse de yılardır mutsuz, başarılı olanların hemen yurtdışına yöneldiği genler yetişiyor bu ülkede. değişmeyen tek şey; eğitimde yaratılan fırsat eşitsizliği, takdir görmeyen başarılar, sanat alanında ilerleyemeyen yaratıcı zihinler...
ben çok işe yarar bulmasam da umarım bu defa yaptıkları işe yarar bir yöntemdir.
ben çok işe yarar bulmasam da umarım bu defa yaptıkları işe yarar bir yöntemdir.
insanlar değişir, siyasi ideolojiler değişir, fikirler değişir... önemli olan samimiyettir. umarım samimidir ve rüzgar ne yönden eserse essin samimiyetini kaybetmez.
okan bayülgen'in yakın zamanda açmış olduğu dada salon sanat merkezi'nde gerçekleştirdiği talk show programı.
öyküsü -sonu hariç- oldukça titiz ve zeki bir yazarın ürünüdür. film asla kötü değil fakat sinematografik açıdan öykünün altında kalmış br film. hikaye oldukça yavan işlenmiş, altı boş ya da yarım kalan anlatımlar var ve sonu oldukça vasat ve sıradan bir şekilde işlenmiş. diğer netflix yapımı filmlere kıyasla kesinlikle izlenmesi gereken bir film.
boşluktan oluyor hep bunlar; insan zaten kişileri değil hisleri özlüyor. dolayısıyla boş zamanlarınızı kendinize aynı hissleri tattıracak şeylerle doldurun: yüzün, bisiklet sürün, kitap okuyun, dans edin...