#tüm gozdesimsek entry'leri

adalet ağaoğlu imzalı romandır: almanya’da işçi olarak çalışan bayram’ın doğduğu köye gelmesini ve orada geçirdiği 7 saati anlatır.
bayram yol boyunca türk sanat müziği parçası olan “fikrimin ince gülü” nü dinleyip dinleyip hülyalara dalmakta, acı, tatlı geçmişi hatırlamaktadır.
yani?
insanlar nasıl isterse giyinir arkadaşım, yazın ortasında pişik mi olsun çocuklar. insanların birbirlerine şu kılık, kıyafet üzerinden yaptığı mobbingi asla anlayamayacağım!

ayrıca; çok afedersiniz ama kıçını gördüğüm adam benimle buluşmaya şortla gelse nolur pantolonla gelse nolur. samimi ilişkiler yaşayın hanımlar, beyler; samimiyet çok güzel bi şey.
ataol behramoğlu’nun “yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var/ yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi” diye başlayan ‘yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var’ şiirini bırakmak istiyorum şuralara bir yerlere.
ilk uçuşum atlas global’le antalya’ya olmuştu, o zamanlar pek sevdiğim bir arkadaşım vardı yanım. hayatımda ilk defa o kadar yüksekte bulunmuştuk üstelik cam kenarında ki ben 4. kattan bile aşağıya bakamayan insanım yükseklik korkusundan. ve o güne kadar hiç bu kadar yüksek ve rahatsız edici gürültülü bir ses duymamıştım. diğer havayollarıyla uçtuğumda farkettim ki bu ses atlas’a özel bir sesmiş, sımayli.
hala her uçak yolculuğunda ilk gün ki gibi korkuyor, kapıya gelince pasiflora aranmaya başlıyorum.
çok tatlı insanların çalıştığı bir kahveci. turnemizin antep ayağında uğramıştık; tüm kalabalığımız ve stresimizi, gerginliğimize rağmen bizi güler yüzlü ağırlamışlardı.
beylikdüzü yakuplu’da kıyıda köşe’de kalmış müthiş bir dönerci var üstüne döner yemedim.
dünyanın en sinir bozucu şeyi olan titreşim özelliğine sahipti; biri titreşim yolladığında cart diye masaüstüne düşüyordu.
hayvanlarla samimiyeti ve fotoğraflarıyla en çok kıslanılan gezginler listesinin üst sıralarını zorluyor.
temizlik yaparken saati ayarlayamamanız neticesinde cam silme aktivitesinin güneşin en tepede ve güneşin gözünüzün içine girdiği vakte denk gelmesi. ahir ömrümde daha büyük bir ızdırap bilmiyorum.