#tüm antabuse entry'leri
"kurumlar siyasi partilerden bağımsız yapılardır" kısmından sonra bana ofiste kahkaha attıran entry barındıran başlıktır.
hocam farkında mısınız akp'nin torpilinin işlemediği yer kalmadı memlekette. o derece ki artık iş bitirmek/halletmek için torpiller çarpışıyor, daha kuvvetli torpili ayakta olan kazanıyor.
liyakat olması gerekendir ve ülkemizde hayaldir.
hocam farkında mısınız akp'nin torpilinin işlemediği yer kalmadı memlekette. o derece ki artık iş bitirmek/halletmek için torpiller çarpışıyor, daha kuvvetli torpili ayakta olan kazanıyor.
liyakat olması gerekendir ve ülkemizde hayaldir.
daha önce yıllar boyunca yaklaşık 9-10 farklı otobüs firması denemiş biri olarak, sorunun cevabının kanımca belli olduğu sorudur:
(bkz: uçan tavşanlar kümesi)
(bkz: boş küme)
ya da
(bkz: yok öyle bir şey)
(bkz: uçan tavşanlar kümesi)
(bkz: boş küme)
ya da
(bkz: yok öyle bir şey)
bence bu tip başlıkların artık boku çıktı. öyleyse bir de ben açayım:
gezginlerin işediği yerler
gezginlerin işediği yerler
öncelikle olayı hatırlayalım: 60 darbesi ile demokrat parti iktidarı ve dönemin cumhurbaşkanının yetkileri feshedilir. yerine devlet başkanı statüsü ile cemal gürsel (cemal aga) gelir. cemal gürsel de forsunu tüm ülke ve dünya nazarında kuvvetlendirmek için otomobil yapılması emrini verir.
demiryolu mühendisleri de kısıtlı zaman ve bütçe ile belirlenen tarihe kadar farklı çeşitlerde tasarlayarak otomobilleri oluştururlar ve ankara'ya trene yükleyerek teslim ederler. ilk denemenin yapılacağı cumhuriyet bayramında da sıkıştırılmış samandan yapılan kaportaların tutuşmaması için araçlara benzin konulmaması sebebiyle otomobiller yürümez. garp kafasıyla otomobil yaptık şark kafasıyla içine benzin koymayı unuttuk açıklaması gelir ve bu büyük proje de çöpe gider.
ya olanlar bugün olsaydı; yani tayyip erdoğan zamanında ilk kez tasarlanan otomobiller yapılsaydı ve bunlar bir sebepten çalışmasaydı ne olurdu?
benim tercihim: a haber "dünya beşten büyüktür" sloganını kanalına taşır, ayrıca "vw, ford, toyota, fiat ve renault bizi çekemediğinden otomobillerin çalışmadığı" iddia edilirdi.
demiryolu mühendisleri de kısıtlı zaman ve bütçe ile belirlenen tarihe kadar farklı çeşitlerde tasarlayarak otomobilleri oluştururlar ve ankara'ya trene yükleyerek teslim ederler. ilk denemenin yapılacağı cumhuriyet bayramında da sıkıştırılmış samandan yapılan kaportaların tutuşmaması için araçlara benzin konulmaması sebebiyle otomobiller yürümez. garp kafasıyla otomobil yaptık şark kafasıyla içine benzin koymayı unuttuk açıklaması gelir ve bu büyük proje de çöpe gider.
ya olanlar bugün olsaydı; yani tayyip erdoğan zamanında ilk kez tasarlanan otomobiller yapılsaydı ve bunlar bir sebepten çalışmasaydı ne olurdu?
benim tercihim: a haber "dünya beşten büyüktür" sloganını kanalına taşır, ayrıca "vw, ford, toyota, fiat ve renault bizi çekemediğinden otomobillerin çalışmadığı" iddia edilirdi.
dün akşam, kanyon avm'de yer alan cinemaximum'da eşimle gitmek için plan yaptığımız fakat burada "gala" olduğu gerekçesiyle!!!?? gidemediğimiz, daha doğrusu içeriye almadıklarından dolayı gidemediğimiz filmdir.
üşenmedim bugün cinemaximum çağrı merkezini aradım, dedim "dün bizi kapıdan kovdunuz bugün gidebilir miyiz?" "kontrol ediyorum... evet gidebilirsiniz, ama ne zaman gala olup olmadığını öğrenmek için bizi aramanız gerekiyor" diye cevap aldım.
özetle: üşenmiyorum, sanata saygı duyan biri olarak (ki 4 sene emek verilmiş bir film ve tabii ki vincent van gogh hatırına) bu akşam "kısmetse" filme gideceğim. (entry, film izledikten sonra yorumlarıma göre editlenecektir.)
üşenmedim bugün cinemaximum çağrı merkezini aradım, dedim "dün bizi kapıdan kovdunuz bugün gidebilir miyiz?" "kontrol ediyorum... evet gidebilirsiniz, ama ne zaman gala olup olmadığını öğrenmek için bizi aramanız gerekiyor" diye cevap aldım.
özetle: üşenmiyorum, sanata saygı duyan biri olarak (ki 4 sene emek verilmiş bir film ve tabii ki vincent van gogh hatırına) bu akşam "kısmetse" filme gideceğim. (entry, film izledikten sonra yorumlarıma göre editlenecektir.)
öncelikle sözlük içerisinde konuya değinen bir başlık göremedim. (bkz: aramaya inanmak)
eczacıbaşı'nın yakın zamanda çıkardığı reklam filmleri serisi. sırasıyla siren , metrobüs ve instagram
iksv kapsamında, oyunlara/konserlere/bilumum sanatsal aktivitelere katılan popülasyonun gençleşmesi için atılan, çığır açıcı bir kampanya örneğidir. hala sanata gönül veren insanların memleketimizde olduğunu bilmek gurur vericidir.
reklamlarla ilgili not: günümüzde hala iyi reklam yapanlar olduğunu görmek sevindiricidir. darısı, gerilla marketing, absurd marketing gibi alışılagelmiş reklam yapanların başına.
eczacıbaşı'nın yakın zamanda çıkardığı reklam filmleri serisi. sırasıyla siren , metrobüs ve instagram
iksv kapsamında, oyunlara/konserlere/bilumum sanatsal aktivitelere katılan popülasyonun gençleşmesi için atılan, çığır açıcı bir kampanya örneğidir. hala sanata gönül veren insanların memleketimizde olduğunu bilmek gurur vericidir.
reklamlarla ilgili not: günümüzde hala iyi reklam yapanlar olduğunu görmek sevindiricidir. darısı, gerilla marketing, absurd marketing gibi alışılagelmiş reklam yapanların başına.
türkiye'de sosis yemeğe tövbe ettiren lezzete sahip, domuz mahsulü şarküteri ürünü. yağlı olması da domuz eti olmasından gelir ki almanya'da (pek çok avrupa ülkesinde olduğu gibi) domuz eti ve mamülleri oldukça ucuzdur.
edit: kelime düzeltmesi
edit: kelime düzeltmesi
hatun kişisinin acı biber yemesi durumunda, iyice ağzını çalkalamadan ya da dişlerini fırçalamadan er kişiye uygulamaması gereken seks türü.
beyler bakın ben çok ciddiyim, tecrübeyle sabit!
beyler bakın ben çok ciddiyim, tecrübeyle sabit!
redd grubunun 2012 yılında çıkardığı "hayat kaçık bir uykudur" albümündeki "telved litak" şarkısında geçen mükemmel sözlerdir. şarkının tüm sözleri için:
sustu ağustos böcekleri
bir bombanın sesiyle
kimin için patlarsa patlasın
öldürmek ölmek gibi değildir
her şeyi tersten yazarlar
onlara dokunan yanar
bana da tersten bakıyor musun
bana da tersten bakıyor musun
zaman aşıp gitmez cinayet bu
hep bir bahanen var bir "x" bendinde
b-o-m-b-a değil kitap bu
şiir oku ağla işine gelince
her şeyi tersten yazarlar
onlara dokunan yanar
bana da tersten bakıyor musun
bana da tersten bakıyor musun
sustu ağustos böcekleri
bir bombanın sesiyle
kimin için patlarsa patlasın
öldürmek ölmek gibi değildir
her şeyi tersten yazarlar
onlara dokunan yanar
bana da tersten bakıyor musun
bana da tersten bakıyor musun
zaman aşıp gitmez cinayet bu
hep bir bahanen var bir "x" bendinde
b-o-m-b-a değil kitap bu
şiir oku ağla işine gelince
her şeyi tersten yazarlar
onlara dokunan yanar
bana da tersten bakıyor musun
bana da tersten bakıyor musun