14 şubatı yalnız geçirdikten sonra kendini mutsuz hissetmek yerine kahve dünyası'na gidip tek başına fondü keyfi yapacaklara bedava kahve ikramının olduğu gün.
saian'ın sıkı dur geliyorum albümünden harika bir sevi parçası. maalesef devam parçası al sevgilim kanser ol bununla'yı engelleyememiştir.
saian - al sevgilim anne ol bununla | youtube
[Verse 1]
Omzuma yaslan, sol tarafına düşsün en gerçek memleket
Sana benden yadigâr kalsın, akrep bir de yelkovan hepten
Geçsin gitsin zamana boş ver sen o suspus kentime sığdın
Tedbil-i mekanda ben sabitim, cebimde narin boyunlu kadın
Katran gibi demlenmiş bir çay gibi karşılıklı içmek seni
Her güne çıplak etinle başlama telaşı kokunla sersem tenim
Boynunda vebal, koynumda yeşil yekpare elbisen
Ve sen yorganın altına saklanmış
Yine sen bana sek gözyaşınla seslen
Teninde durgun hüzünlü çıplak otorite gibi kıskanç kumral tan
Bir gece üç gibi birbirimizi kaybetmiştik hatta aynı bankta
Beşiktaş ağladı ev yolumuzu gözledi sana ben sözvermiştim
Sözümde durmadım üzdüm seni, sen bana bakma lanet herif
Hâlâ sen ekmek fırınındaki on beş yaşında kırılgan kız
Kuyrukta bekler gelip, adın sanın benim canım o kız
Kirpiklerinde anlam yüklenmiş sırça bir sicim
Sen demek, o sahafta göz ucuyla dinlendiğim huzur
[Nakarat]
Bizim gri rengi dudaklarımız olurdu ağlardık
Yola çıkardım anneler doğardı semalar parlardı
Sen bir türlü tebessüm etmezdin anlardım
Sen bir gülsen, gülmedin ki ben keyfimden ağlardım
Akdeniz kadar büyürdü fevkalade gözlerin ve
Boynundan yekpare dirhem dirhem elbisenle
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
[Verse 2]
Üfle şu kandile bitiversin gündüz korkma elimi tut
Yüzüne yüzümü sürtüp başımı dizine gömsem geri dönüp
Sürgüne icabet etmek nimet, senden gelsin gelecekse
Kağıtta harfler ıslak, havari morfin aşkın, göğsün çiçek
Bir gün geldi ve göğü bi' başka sevdi kara kurak topraklar
Tam o gündü ecnebi bi' kentte devrildi binalar
Önümden modern çağın nesnesiyle geçtin gittin
Gerinde sana bi parça beni bıraktı eylül bitti
Her siyah beyaz fotoğraf şeffaf bi' pencere
Sol elin var hep yüzümde bana bi' bukle külfet
Her siyah beyaz fotoğraf şeffaf bi' pencere
Sol elin var hep yüzümde bana bi' bukle küfret
[Nakarat]
Bizim gri rengi dudaklarımız olurdu ağlardık
Yola çıkardım anneler doğardı semalar parlardı
Sen bir türlü tebessüm etmezdin anlardım
Sen bir gülsen, gülmedin ki ben keyfimden ağlardım
Akdeniz kadar büyürdü fevkalade gözlerin ve
Boynundan yekpare dirhem dirhem elbisenle
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
[Nakarat sonrası]
Bittiğin bulvarda; yağmur diner gözlerin başlardı
Bittiğin gören her damla senden bir parçaydı
Bittiğin gün elimden tutmuştun kalsaydın
Bittiğin gün öldün, sen doğurdun deniz çıldırdı
saian - al sevgilim anne ol bununla | youtube
[Verse 1]
Omzuma yaslan, sol tarafına düşsün en gerçek memleket
Sana benden yadigâr kalsın, akrep bir de yelkovan hepten
Geçsin gitsin zamana boş ver sen o suspus kentime sığdın
Tedbil-i mekanda ben sabitim, cebimde narin boyunlu kadın
Katran gibi demlenmiş bir çay gibi karşılıklı içmek seni
Her güne çıplak etinle başlama telaşı kokunla sersem tenim
Boynunda vebal, koynumda yeşil yekpare elbisen
Ve sen yorganın altına saklanmış
Yine sen bana sek gözyaşınla seslen
Teninde durgun hüzünlü çıplak otorite gibi kıskanç kumral tan
Bir gece üç gibi birbirimizi kaybetmiştik hatta aynı bankta
Beşiktaş ağladı ev yolumuzu gözledi sana ben sözvermiştim
Sözümde durmadım üzdüm seni, sen bana bakma lanet herif
Hâlâ sen ekmek fırınındaki on beş yaşında kırılgan kız
Kuyrukta bekler gelip, adın sanın benim canım o kız
Kirpiklerinde anlam yüklenmiş sırça bir sicim
Sen demek, o sahafta göz ucuyla dinlendiğim huzur
[Nakarat]
Bizim gri rengi dudaklarımız olurdu ağlardık
Yola çıkardım anneler doğardı semalar parlardı
Sen bir türlü tebessüm etmezdin anlardım
Sen bir gülsen, gülmedin ki ben keyfimden ağlardım
Akdeniz kadar büyürdü fevkalade gözlerin ve
Boynundan yekpare dirhem dirhem elbisenle
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
[Verse 2]
Üfle şu kandile bitiversin gündüz korkma elimi tut
Yüzüne yüzümü sürtüp başımı dizine gömsem geri dönüp
Sürgüne icabet etmek nimet, senden gelsin gelecekse
Kağıtta harfler ıslak, havari morfin aşkın, göğsün çiçek
Bir gün geldi ve göğü bi' başka sevdi kara kurak topraklar
Tam o gündü ecnebi bi' kentte devrildi binalar
Önümden modern çağın nesnesiyle geçtin gittin
Gerinde sana bi parça beni bıraktı eylül bitti
Her siyah beyaz fotoğraf şeffaf bi' pencere
Sol elin var hep yüzümde bana bi' bukle külfet
Her siyah beyaz fotoğraf şeffaf bi' pencere
Sol elin var hep yüzümde bana bi' bukle küfret
[Nakarat]
Bizim gri rengi dudaklarımız olurdu ağlardık
Yola çıkardım anneler doğardı semalar parlardı
Sen bir türlü tebessüm etmezdin anlardım
Sen bir gülsen, gülmedin ki ben keyfimden ağlardım
Akdeniz kadar büyürdü fevkalade gözlerin ve
Boynundan yekpare dirhem dirhem elbisenle
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
Bana masal gelirdi kesik kesik her soluk yüzümde
[Nakarat sonrası]
Bittiğin bulvarda; yağmur diner gözlerin başlardı
Bittiğin gören her damla senden bir parçaydı
Bittiğin gün elimden tutmuştun kalsaydın
Bittiğin gün öldün, sen doğurdun deniz çıldırdı
al sevgilim anne ol bununla'yı yayınlayan saian'ın ihanete uğradıktan sonra kaleme aldığı dilimizi biliyor albümünden bir parça.
saian - al sevgilim kanser ol bununla | youtube
[Hook](x2)
Son kez mutlu et beni ve kes el bileklerini
Beni sevdiğin ilk günü düşün ve sök at kalbini
Bunu duyup bir cıgara yak ve öyle dinle şarkım
Şimdi mutlusun ya işte bundan böyle şaşkınım
Geçer gider,doğar güneş rezil köpek
Çıkın düşlerimden sen ve koynundaki ödlek
[Verse: 1]
Yolun sonu göründü sen benim için ölümdün
Asalet yok kanında tam bin parçaya bölündün
Ölü bir kız doğurdun, cennetten kovuldun
Sübyana domaldın, yavşağın tekini bir bok sandın
Adına yaren dediydik, göğsünde halat
Bitmehane geldi arkasından onursuz bir gavat
Onca yeminim senindi, bekle dedim dünya senin
Yüzüme bakmamıştın elimi tuttun sahte gülümsedin
Gözüne bakar ağlar öyle tatlı yalanlar
Beşiktaş'ta başlamıştı orada bitti palavra
Tam 18 yaşındaydık elimi tuttu burada
Şarkılarım sana al sevgilim kanser ol bununla
Biz seninle acı tatlı gördük
Hiç birşeyimiz yoktu ama dünyaya da kördük
Dizlerinden tutunmuştum hayatta tek çaremdin
Tek hayalim bir kızım, bir evim bir de yarendi
[Hook](x2)
"etimden sıyrılmış gibi şimdi korkunç kumral saçlarıyla kadın
Atıl kapasitelerin moleküler bilimin yetersizliği kalp ağrım
Tam göğsünüzdeki karınca yuvaları"
[Verse: 2]
Evde yoksam ayaklarına kar yağardı kesin
Gözü ela, içi siyahtı ve masmaviydi nefesin
Sen özledim derken susup dinlerdik tekmil dünya
Allah'a inanırdım söz veripte gitmeseydin
Kaç kez aldattım seni,gül teninde kara
Bir tekini sevmedim sol göğsümde yara
Tek bir dostun kalsa yanmaz içim
Alnında kocaman kara var doğmamış o piçin
Şimdi günde 7 kez gebertiyorum seni
Görmeliydin beni kanım hiç olmadığı kadar serin
Nasıl tükendik seninle asaletin koyverdi
Dişi köpekten farkın yok idamıma oy verdin
Huzur sabah dağılmış yatakta uyandığımda
Seni derin koklamakta elin sol yanağımda
Istanbul'un her yanında şimdi kokun durur ya
Senden hatıra kalsa n'olur, kalmasa n'olur?
[Hook](x2)
saian - al sevgilim kanser ol bununla | youtube
[Hook](x2)
Son kez mutlu et beni ve kes el bileklerini
Beni sevdiğin ilk günü düşün ve sök at kalbini
Bunu duyup bir cıgara yak ve öyle dinle şarkım
Şimdi mutlusun ya işte bundan böyle şaşkınım
Geçer gider,doğar güneş rezil köpek
Çıkın düşlerimden sen ve koynundaki ödlek
[Verse: 1]
Yolun sonu göründü sen benim için ölümdün
Asalet yok kanında tam bin parçaya bölündün
Ölü bir kız doğurdun, cennetten kovuldun
Sübyana domaldın, yavşağın tekini bir bok sandın
Adına yaren dediydik, göğsünde halat
Bitmehane geldi arkasından onursuz bir gavat
Onca yeminim senindi, bekle dedim dünya senin
Yüzüme bakmamıştın elimi tuttun sahte gülümsedin
Gözüne bakar ağlar öyle tatlı yalanlar
Beşiktaş'ta başlamıştı orada bitti palavra
Tam 18 yaşındaydık elimi tuttu burada
Şarkılarım sana al sevgilim kanser ol bununla
Biz seninle acı tatlı gördük
Hiç birşeyimiz yoktu ama dünyaya da kördük
Dizlerinden tutunmuştum hayatta tek çaremdin
Tek hayalim bir kızım, bir evim bir de yarendi
[Hook](x2)
"etimden sıyrılmış gibi şimdi korkunç kumral saçlarıyla kadın
Atıl kapasitelerin moleküler bilimin yetersizliği kalp ağrım
Tam göğsünüzdeki karınca yuvaları"
[Verse: 2]
Evde yoksam ayaklarına kar yağardı kesin
Gözü ela, içi siyahtı ve masmaviydi nefesin
Sen özledim derken susup dinlerdik tekmil dünya
Allah'a inanırdım söz veripte gitmeseydin
Kaç kez aldattım seni,gül teninde kara
Bir tekini sevmedim sol göğsümde yara
Tek bir dostun kalsa yanmaz içim
Alnında kocaman kara var doğmamış o piçin
Şimdi günde 7 kez gebertiyorum seni
Görmeliydin beni kanım hiç olmadığı kadar serin
Nasıl tükendik seninle asaletin koyverdi
Dişi köpekten farkın yok idamıma oy verdin
Huzur sabah dağılmış yatakta uyandığımda
Seni derin koklamakta elin sol yanağımda
Istanbul'un her yanında şimdi kokun durur ya
Senden hatıra kalsa n'olur, kalmasa n'olur?
[Hook](x2)
eheheheh dünyanın en keyifli ve en adice şeylerinden biridir.
bütün arkadaşlarınızı tefe koyup çalabildiğiniz kişi ile sevgiliyseniz düşünmeyin evlenin, doğru kişi o!
bütün arkadaşlarınızı tefe koyup çalabildiğiniz kişi ile sevgiliyseniz düşünmeyin evlenin, doğru kişi o!
tatil beldesinde oluru vardır ama şehirde bu vaziyet buluşmaya giden adamlara anlam veremiyorum.
tanım: sevgilisine saygısı olmayan tiptir
tanım: sevgilisine saygısı olmayan tiptir
juno astrology'nin sivri, hınzır, cüretkar yazı dizisi.
KOÇ – O zaten ne istediğini belli etmiştir. Ama hiç birşey yapmayacakmışsınız gibi davranın da azcık sürpriz olsun!
BOĞA – Önden sağlam bir biftek ve şarap, ardından çikolata soslu çilek & şampanya … sonunda da mutlaka yaramazlık olsun .
İKİZLER – Aksiyon içeren ve sürprizli birşeyler… hani o bile şaşırsın!
YENGEÇ – Güzel bir yemek… Kış olduğuna göre onu sıcak tutacak bir hediye … ve illaki AŞK itirafı!
ASLAN – Minik minik bir sürü sürprizli şeyi arka arkaya sıralayın... Şımartılmaya doysun…
BAŞAK – Ellerini tutun, gözlerine bakın ve ”sen olmasan, hayat asla bu kadar güzel olmazdı!” deyin… Sonra da komik, çocuksu, ve şımarıkça olduğunu düşündüğü için parasına kıyıp da kendine almadığını bildiğiniz birşeyi verin.
TERAZİ – Kötü bir hediye almaktan sa, almayın daha iyi! Zevksiz ve özensiz olduğunuzu hele de pinti olduğunuzu düşünürse, sizden buzzz gibi soğur! Hiç birşey bulamazsanız, erkekse çok sevdiği grubun konser biletini hediye edin, kadınsa güzel bir parfüm alın ve şık bir lokantaya yemeğe götürün…
AKREP – Kullanmaktan hoşlanacağı, pratik bir hediye alın… Yani bir ihtiyacını görün… Güzel bir içki ikram edin ve marifetinizi konuşturun.
YAY – Görüntünüze ve daha da önemlisi cesaretinize güveniyorsanız, Strip-Show yapın... Yay-Kızı da olsa farketmez… Yok eğer bunu yüzünüze gözünüze bulaştıracaksanız, o zaman güzel kokulu bir yağ ile masaj yapın…
OĞLAK – Hediyeyi filan boşverin... Onu cesurca baştan çıkartın!
KOVA – Ona başbaşa gideceğiniz bir seyahat bileti hediye edin :) Buna gücünüz yetmiyorsa, daha önce hiç denemediğiniz birşeyi birlikte yapın…
BALIK – Çook tatlı ve beklentisiz davranın. Ona evde yemek pişirin ve sırtına yastıklar yerleştirip, birlikte film seyrederken ayaklarına masaj yapın… Herkesin paldır küldür biryerlere koşturduğu ve rekabetçi bir hediye yarışına giriştiği böyle bir günde, kendisine böyle sade bir konfor sunulması onu çok memnun edecektir…
hangi burca ne hediye edilir
KOÇ – O zaten ne istediğini belli etmiştir. Ama hiç birşey yapmayacakmışsınız gibi davranın da azcık sürpriz olsun!
BOĞA – Önden sağlam bir biftek ve şarap, ardından çikolata soslu çilek & şampanya … sonunda da mutlaka yaramazlık olsun .
İKİZLER – Aksiyon içeren ve sürprizli birşeyler… hani o bile şaşırsın!
YENGEÇ – Güzel bir yemek… Kış olduğuna göre onu sıcak tutacak bir hediye … ve illaki AŞK itirafı!
ASLAN – Minik minik bir sürü sürprizli şeyi arka arkaya sıralayın... Şımartılmaya doysun…
BAŞAK – Ellerini tutun, gözlerine bakın ve ”sen olmasan, hayat asla bu kadar güzel olmazdı!” deyin… Sonra da komik, çocuksu, ve şımarıkça olduğunu düşündüğü için parasına kıyıp da kendine almadığını bildiğiniz birşeyi verin.
TERAZİ – Kötü bir hediye almaktan sa, almayın daha iyi! Zevksiz ve özensiz olduğunuzu hele de pinti olduğunuzu düşünürse, sizden buzzz gibi soğur! Hiç birşey bulamazsanız, erkekse çok sevdiği grubun konser biletini hediye edin, kadınsa güzel bir parfüm alın ve şık bir lokantaya yemeğe götürün…
AKREP – Kullanmaktan hoşlanacağı, pratik bir hediye alın… Yani bir ihtiyacını görün… Güzel bir içki ikram edin ve marifetinizi konuşturun.
YAY – Görüntünüze ve daha da önemlisi cesaretinize güveniyorsanız, Strip-Show yapın... Yay-Kızı da olsa farketmez… Yok eğer bunu yüzünüze gözünüze bulaştıracaksanız, o zaman güzel kokulu bir yağ ile masaj yapın…
OĞLAK – Hediyeyi filan boşverin... Onu cesurca baştan çıkartın!
KOVA – Ona başbaşa gideceğiniz bir seyahat bileti hediye edin :) Buna gücünüz yetmiyorsa, daha önce hiç denemediğiniz birşeyi birlikte yapın…
BALIK – Çook tatlı ve beklentisiz davranın. Ona evde yemek pişirin ve sırtına yastıklar yerleştirip, birlikte film seyrederken ayaklarına masaj yapın… Herkesin paldır küldür biryerlere koşturduğu ve rekabetçi bir hediye yarışına giriştiği böyle bir günde, kendisine böyle sade bir konfor sunulması onu çok memnun edecektir…
hangi burca ne hediye edilir
juno astrology'nin sivri, hınzır, cüretkar yazı dizisi.
KOÇ – ”Başrol Oyuncusu”: O aşkı kendi ihtişamının altını çizen bir senaryo, onun için yazılmış bir rol gibi görür. Genellikle de o sırada bulunduğu ortamda karşı cinsin en dikkat çekici şahsiyeti kimse, doğrudan ona yönelir. Herkesin tercih ettiği kişinin tek tercihi olmak, mükemmel bir zafer değil midir? Yooo hiç öyle diill filan deseler de, onların kendi sosyal ve kültürel konumları çerçevesinde şekillenmiş bir ”yanıma yakışan”anlayışları vardır. Sizi esas çocuk veya esas kız olarak görüyorsa, kalbinize varan yarışta herkesin önüne geçmek için gayet dramatik jestler yapabilir. Onunla birlikte olmanın sağlayacağı avantaj ve ayrıcalıkları mutlaka sergiler. Yani bir biçimde onu ”diğerlerinden” ayrıştırmanızı ve önemsemenizi sağlar. Yakınlığınızı kazandıktan sonra hem aslında ne kadar özgür biri olduğundan ve sadece ”özel” insanlarla vakit geçirdiğinden dem vurur, hem de size ufaktan nazlanıp tepkilerinizi kontrol eder! Hem üstüne düşülmesini ister… hem de aslında üstüne düşülünce sıkılır ve oyun birden ilginçliğini kaybeder… Ayrıca bir kez başrolü garantiye aldıktan sonra, ”Ne demek, sen beni artık hiç sevmiyorsun. SEVİYORUZ Kİ YANINDAYIZ… ALLAH ALLAHHH”a bağlar, ona göre :) Koç’la başedebilen insanlar ve edemeyenler diye iki grup vardır. Ve bilin ki, başedenler kendi ritimlerini korumayı ve onun yarattığı dalgalanmalara kapılmamayı başaranlardır.
BOĞA – ”Body Guard”: O sessiz ve ağırlığı olan bir kahramandır. Kendini size siper etmeye hazırmış gibi durur. Herşeyinizle ilgilenir. Ve sizi korumayı ve mutlu etmeyi bir uzmanlık konusu haline getirir. Başlangıçta hayli yumuşak ve anlayışlı bir görüntü ile başlayan ve son derece hoşa giden bu sahiplenicilik, bir süre sonra hayatı senin yerine planlamaya, uygun olan olmayan şeyleri kaşla gözle ihsas ettirmeye filan da varabilir. Bana hükmediyorsun dediğinizde, sizi sizin için endişelendiğine ve bunda da gayet haklı olduğuna inandırır. Onu kendinize bağlamak için fiziksel ihtiyaçlarını ”tam istediği gibi” karşılamanız yeter! Elbette burada anahtar sözcük ”tam istediği gibi” … Size alışınca, bir süre mahrumiyet çekmeye ve ihmal edilmeye de sabreder ama çok fazla değil! Bir Tüyo: Çok dikbaşlı olmayın ama fazla da boyun eğmeyin! Azcık acı çekmeyi, yürek çarpıntısı yaşamayı sever … Nihayetinde Boğa’dır ve sadece kan görünce harekete geçer.
İKİZLER – ”Dans Partneri”: Herşeyin onunla daha hoş olacağını düşündürtecek şekilde davranır. Erkeği maço, kadını da femme-fatale ya da domestik gibi klasik görünümlerden birine bürünmediği için, ağırlaşmış ve kalıplaşmış ilişkilerin ardından biraz hava değişikliği arayan insanlara ilaç gibi gelirler. Onunla aşk yaşamak, dans ederken partnerine uyum sağlamak gibidir. Adım adım uyum… Dansı çaktırmadan yönetir. Bir sonraki adımda sizden ne beklediğini başarıyla hissettirir. Bir sonraki dans içinse, söz vermeden umutlandırır! Ama, ”Hani sen…” diye başlayan cümleler kurmaya başlarsanız, İNKAR EDER! Çok da üstüne giderseniz … kaçar gider. Onunla devam etmeye kararlıysanız, ilişkinin bir yerinde ”herkes keyfine göre davranırsa daha mutlu olunur” kuralının aslında ”benim keyfim yerinde … sen de eğleniyorsun herhalde dimi!” anlamına geldiğini farkedersiniz. Ona ”sadece dans partneri” muamelesi yaparsanız, her açıdan daha rahat eder ve onun aniden artan gayretini görerek siz de çok eğlenebilirsiniz.
YENGEÇ – ”Arzu Şelalesi”: Hayat sizin ayak parmaklarınızın ucundan başlayıp, saç tellerinizin ucunda bitiyormuş gibi davranır! Size zevk veren şeyleri şelale gibi başınızdan aşağı boşaltır. Bunun için ne fedakarlıklar yaptığını da farkettirmeyi ihmal etmezzz. Müptezele yakın görünen bu ihtiraslı tavır bir süre sonra garip bir alışkanlık yaratır. Çünki her santimetrekarenizi sizden daha iyi tanır ve izlerini usulca bırakır. Sizin başınızı döndürmek için göze aldığı herşeyin ardında, aslında sizi tamamen teslim alma arzusu vardır. Kıvamına getirdiğini anlayınca, dizginleri ele alıııırrr. Artık şikayetler, talepler, görev listelerinin devri başlar. Ciddi anlamda alıngan ve kıskançtır. Onu şüpheye düşürmemek için yeterli çabayı göstermemiş olmanızı bile affetmekte zorlanabilir. Eskaza yan masaya gözünüz kayarsa, önümüzdeki 5 yıllık intikam planı içinde bunun da olduğunu hayretle görürsünüz :))) Eğer sizinle başbaşa kaldığında uykum var, yorgunum, ya da başım ağrıyor filan diyorsa da, bilin ki ya size çok bozulmuştur ve burnunuzdan getirmek niyetindedir. Ya da aşkınızın raf ömrü dolmuş, şelalenin musluğu kapanmıştır. Ne yapabilirsiniz; Valla açıkçası hiiiç birşey yapamazsınız… Yengeç’in en önemli özelliği kime tapınacağına kendisinin karar vermesi ve bu konuda üstüne gidildikçe sizi daha beter itmesidir!
ASLAN – ”Kibar Hırsız”: Sizi keşfetmekten ve size yapmayacağınız şeyleri yaptırtacak şekilde başınızı döndürüp, kabuğunuzdan çıkartmaktan son derece hoşlanır! Şövalye-vari ve sıcakkanlıdır. Ruhunuzu iyice bir soyup bakar ki, sizi soyunmaya nasıl ikna edeceğini anlasın! Bu arada sizinle her telden çalan konuşmalar filan yapıp, gençlik anılarını anlatarak güldürecek, ve arada bir hülyalı hülyalı size bakarak ”Şu anda aklımdan geçenleri söylesem, RTÜK beni kapatır!” filan gibi ”derin ve manalı” espriler yapacaktır. Aslan, sizi memnun etmek için Kahire üzerinden uçurup, Londra’dan aktarma yaptırabilir ama sonuçta bütün yollar Roma’ya çıkar! Cinsel olarak reddedilmeye asla tahammülü yoktur ve eğer bu konuda beklentilerini karşılamazsanız, bunu gurur meselesi yapacak … sevişmiyorsak görüşmeyelim deyip kestirip atacaktır! Ona iyi bir oyun arkadaşı olun. Ama kalıcı bir oyun arkadaşı olmak istiyorsanız, kovalanan modunda kalmayı ihmal etmemeniz yerinde olur!
BAŞAK – ”Katilini Kiralayan Kurban”: Kararı başkasının vermesi fikri onu dehşete düşürür! Kararı o vermelidir … bu karar teslimiyet olsa bile :) Onun için herşeyiyle teslim olmak ve kendini açmak çok zordur! Sizin onu incitme ihtimaliniz olmaması için üzerinizde tam bir kontrol kurduğuna inanmaya ihtiyaç duyar. Bu nedenle sizi hırpalayabilir, anlamsız soğukluklar, sonra ani – hani böyle cezveden taşıveren kahve gibi – ilgiler filan gösterip şaşırtabilir. Verdiğiniz tepkileri titizlikle inceleyecek ve sizin de ona benzer bir eğilim duyduğunuza ikna olmadan atağa geçmeyecektir. Bir Başakla ”her yol serbest” moduna geçmeden önce iyi düşünün… kendini aşırı derecede kontrol ettiği için bastırılmış arzuları vardır! Fiziksel olmasa da duygusal ve zihinsel olarak bir sado-mazo döngüye girmeniz çok muhtemeldir. Bu aşamaya geldiğinizde, yuların ve kırbacın sizin elinizde olacağını gösterirseniz, hem büyük bir acı çekecek hem de bu ilişkiyi vazgeçilmezhale getiren eşdeğer bir keyif alacaktır. Ya da sizi ezim ezim ezecek, üzüm üzüm üzecek ama asla gitmenize izin vermeyecektir … Sonuç itibariyle Başakla aşk bir eşitler ilişkisi değil daima bir efendi-köle ilişkisi olacak ve bazen kimin hangi rolde olduğu belli olmayacaktır!
TERAZİ – ”Poker Ustası” Terazi için AŞK ustalık isteyen bir akıl oyunudur! Sizi kafasına koyduysa, aklınızı başınızdan alacak ve hiç hayal edemeyeceğiniz çıkışlar ve manevralarla dikkatinizi kendi üzerinde tutmayı, tansiyonu korumayı başaracaktır. Bunu da, her şeye rağmen yaşananlarla arasına zihinsel bir mesafe koymasına borçludur. Onun kontrolü dışında meydana gelen her beklenmedik durumda da, herşeyi kendi tercih ettiği konuma getirmeyi çok güzel becerir. Oyunu izler, oyuncuların tepkilerini öğrenir, elini kolay kolay açık etmez… Ve bunun için gerekirse çok farklı rollere de soyunabilir. HARİKA BLÖF YAPAR! En büyük blöfü de, kendini ”ya hep ya hiç”çi göstererek yapar. Onun derdi ortadaki parayı almak değil, bir oyuncu olarak şanını korumak ve oyunun çıkmaza sürüklendiği noktalarda, muhteşem çıkışlar veya şaşırtıcı geri adımlarla, masanın kapanmasına engel olmaktır… Aynı Sting’in şarkısındaki gibi ”He doesnt play it for money, he does play it for respect! O kumarı para için değil, kendine yakışan bu olduğu için oynar!”
AKREP – ”Dipsomanik Kullanıcı” : Tamamen size yoğunlaşacak, sözleriyle değilse gözleriyle, ama herşeyin ötesinde yaydığı enerjiyle sizi ”kafaya koyduğunu” hissettirecektir. Aşk oyununda ”etik metik” olmayacağına iman etmiştir. Bu nedenle sizi de kendi gezdiği derinliklere çekmek için her yolu dener. İçinizde uyuyan ”hayvanı” uyandırıncaya kadar dürtükler. Bir kez onunla oynamayı kabul ettiğinizde de, sınırsız ve kuralsız bir alana girmiş olduğunuzu farkedersiniz. Sizinle, bağımlı birinin, bağımlı olduğu maddeyle ilişkisine benzer bir bağ kuracaktır. Sizden aldığı keyif arttıkça daha fazla arzulayacak, ama bu arzu kontrolü dışına çıkmaya başlayınca da sizden kurtulmak isteyecektir. Bir süre sonra ”sensiz yapamadım” diyerek geri gelmesi ve kendini içeri aldırana kadar kapınızda yatması da olasıdır… Şunu aklınızda tutun; Bir maddeyi bağımlı mantığıyla tüketen, asla tükettiği şeyin ne hissettiğiyle ilgilenmez!
YAY – ”Gönüller Fatihi”: Sizi hedefine aldıysa, Eros’un ta kendisi kesilir :) Kalbinizden vurmadan hayyatta bırrakmaz! Bunu yapana kadar da, inanılmaz sabırlı, cüretkar, kuralsız, nazik, alttan alan, tehditkar şekillerde davranabilir… Hedefte olduğunuz sürece kendinizi dünyanın en önemli ŞEYİ zannedersiniz. Kurban olduğunuzu anlamanız biraz uzun sürebilir. Bunu da çoğunlukla onun artık başka hedeflere çalıştığını farkedince algılarsınız. Gelgelelim Yay fethettiği mecraları usulca geride bırakıp, yeni hedeflere yönelse de bir kez kendisinin olanın daima ona ait kalacağını düşünmek ister. ”Beni Kaybettin!” mesajını verdiğiniz anda geri dönüp sizi tekrar elde edene kadar uğraşacaktır. Sanırım Yay’a AŞK NEDİR? diye sorsanız … beni hayatta tutan tek besin diyebilir. Ama o hayatta kalma mücadelesinin içinde arkasında epey bir ceset bırakır.
OĞLAK – ”Hancı”: Oğlak, uzun bir yolun orta yerinde, birden bire karşınıza çıkan iyi inşa edilmiş bir han gibidir. İyi servisi, leziz yemekleri, rahat odaları, adil bir ücret politikası olan ve dönemecin başına bir reklam levhası koymaya gerek duymayan, içeri girince de ”Vay vay vay … kaç tane kaldı böyle usul erkan sahibi mekan!” dedirten bir han. Oğlak kendi mekanının efendisidir. O yüzden herkes ona gider, o içlerinden gönlüne hitap edeni seçer ve gülümseyerek kapıyı aralar… Arzularınızı siz belirlersiniz ama zemini o belirler. Müşteriyi her türlü memnun eder. Yeterli olmayı onur meselesi haline getirir. Ayrıca dolandırıcılardan nefret eder ama sizi sevdiyse ve ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsa, bir süre karşılık almadan da doyurur, barındırır. Adabınızı kaybetmeyen, mekanın hakkını pazarlık etmeden veren ve teşekkür etmeyi bilen bir müşteri olduğunuz sürece, arada gidip geri gelebilir ve sorgulanmadan hoş karşılanabilirsiniz. Yani maceracı ruhlara kapısı kapalı değildir. Ama kıymet bilmez, rezalet çıkartır ya da arkadan iş çevirirseniz, kendinizi bir anda kapının önünde bulursunuz.
KOVA – ”Sihirbaz ”: Seyredildiğinin farkındadır! Zaten onunla ilgilenmeseniz, gelip o koltuğa oturmazsınız ;) Sanki siz orada yokmuşsunuz gibi bir hallerle şovunu sergiler… Sizi hayrete düşürür. Bir numara çevirdiğini bilirsiniz ama nasıl yaptığını anlayamaz ve elinizde olmadan hayran kalırsınız. Sonuçta da kendinizi kuliste bulursunuz ;) İyi bir sihirbaz olabilmek için yer yer bir tiyatrocu kadar iyi bir sahne hakimiyeti, bir mühendis kadar iyi teknik bilgi, bir psikolog kadar insanları çözümleme ve yönlendirme yeteneği, ve bir bilim adamı kadar yenilikçi keşifler peşinde olma gayreti göstermek gerekir. Evet o bu şaşırtıcı bilgi dağarcığına sahiptir. Ama baktığınızda, alt tarafı sihirbazdır yani bir baltaya sap olamadığı da ortadadır. Sebep; o kimseye tabi olmazzzz … Olmamıştır, olmayacaktır , yani size de çok fazla takılıp kalmayacaktır! Aşk maceralarından beklediği, ona hayran kalmanız ama çözmeye kalkmamanız ve kuliste yaşayacağınız tatlı kaçamağın ardından”Bizim sonumuz noolucak’ Mandrakeciim” filan gibi sorular sormamanızdır! Neden mi? ŞOK ŞOK ŞOK; çünki onun zaten sadık, güvenilir ve asla vazgeçmeye niyetli olmadığı bir eşi, ne olursa olsun düzenini temin ettiği bir evi, size asla anlatmayacağı sıradan çook sıradan bir hikayesi vardır! Size hakikaten deli gibi aşık olması için de, bir türlü sırrına eremediği ve etkisini kontrol edemediği gerçek bir büyücü olmanız gerekir!
BALIK -”Operadaki Hayaletle, Primadonnanın Aşk Meyvesi”: Yani şte ööölee bir gariiip, bir mahzuun, ama sanki bir soylu, bir özel, yine de bir yeterince ilgi görmemiş hali vardır. Yetenekli ama beceriksiz halleri seni hem güldürür hem büyüler. Sonuçta böyle bakışa bakışa bir gün bir bakarsın alıp eve getirmişsin! Önce ilişkide çok da fazla birşey istemediğini, sadece keyif ve huzur istediğini söyler. Ama bir süre sonra dudağı sarkık gezmeye başlar … Tam olarak ne istediğini söylemediği için, sen onun kocaman gözlerinin içi gülerek: ”Evveeet işte buuuu … ne tatlısıınn” dediği yere kadar önüne bir sürü şey yığarsın. Yığdıklarından da götürür ama sen sarkan dudağa takık olduğun için, onun aslında keyfinin yerinde olduğunu fark edemezsin. Arada kaybolur! Açıklaması sadece arada kendi ritmini bulmak ihtiyacı duyduğudur. Ama sen gidince döndüğünde öfke krizi geçiren bir çocuk bulabilirsin. Sözüm ona onun şunun bunun yerini bulamamıştır. Aslında alıştığı şeyi yani seni kaybetmekten korkmuştur. Ama Balık böyledir; gerçek duygularını pek nadir ifade eder. Melankolik olduğunda normal, sessiz sessiz bir işler karıştırdığında çok keyifli, çok keyifli ya da hoppa göründüğünde de, mutlaka gizlemeye çalıştığı bir sıkıntı içindedir… Sonuç itibariyle, sen biraz hınzır, biraz ürkek, biraz şaşkın, biraz tembel ama kesinlikle çok talepkar ve çoook anlayış ve çookk sabır isteyen bir çocuğu evlat edindiğini anlayana kadar, epey bir dalgalanırsın.
hangi burç nasıl bir sevgilidir
KOÇ – ”Başrol Oyuncusu”: O aşkı kendi ihtişamının altını çizen bir senaryo, onun için yazılmış bir rol gibi görür. Genellikle de o sırada bulunduğu ortamda karşı cinsin en dikkat çekici şahsiyeti kimse, doğrudan ona yönelir. Herkesin tercih ettiği kişinin tek tercihi olmak, mükemmel bir zafer değil midir? Yooo hiç öyle diill filan deseler de, onların kendi sosyal ve kültürel konumları çerçevesinde şekillenmiş bir ”yanıma yakışan”anlayışları vardır. Sizi esas çocuk veya esas kız olarak görüyorsa, kalbinize varan yarışta herkesin önüne geçmek için gayet dramatik jestler yapabilir. Onunla birlikte olmanın sağlayacağı avantaj ve ayrıcalıkları mutlaka sergiler. Yani bir biçimde onu ”diğerlerinden” ayrıştırmanızı ve önemsemenizi sağlar. Yakınlığınızı kazandıktan sonra hem aslında ne kadar özgür biri olduğundan ve sadece ”özel” insanlarla vakit geçirdiğinden dem vurur, hem de size ufaktan nazlanıp tepkilerinizi kontrol eder! Hem üstüne düşülmesini ister… hem de aslında üstüne düşülünce sıkılır ve oyun birden ilginçliğini kaybeder… Ayrıca bir kez başrolü garantiye aldıktan sonra, ”Ne demek, sen beni artık hiç sevmiyorsun. SEVİYORUZ Kİ YANINDAYIZ… ALLAH ALLAHHH”a bağlar, ona göre :) Koç’la başedebilen insanlar ve edemeyenler diye iki grup vardır. Ve bilin ki, başedenler kendi ritimlerini korumayı ve onun yarattığı dalgalanmalara kapılmamayı başaranlardır.
BOĞA – ”Body Guard”: O sessiz ve ağırlığı olan bir kahramandır. Kendini size siper etmeye hazırmış gibi durur. Herşeyinizle ilgilenir. Ve sizi korumayı ve mutlu etmeyi bir uzmanlık konusu haline getirir. Başlangıçta hayli yumuşak ve anlayışlı bir görüntü ile başlayan ve son derece hoşa giden bu sahiplenicilik, bir süre sonra hayatı senin yerine planlamaya, uygun olan olmayan şeyleri kaşla gözle ihsas ettirmeye filan da varabilir. Bana hükmediyorsun dediğinizde, sizi sizin için endişelendiğine ve bunda da gayet haklı olduğuna inandırır. Onu kendinize bağlamak için fiziksel ihtiyaçlarını ”tam istediği gibi” karşılamanız yeter! Elbette burada anahtar sözcük ”tam istediği gibi” … Size alışınca, bir süre mahrumiyet çekmeye ve ihmal edilmeye de sabreder ama çok fazla değil! Bir Tüyo: Çok dikbaşlı olmayın ama fazla da boyun eğmeyin! Azcık acı çekmeyi, yürek çarpıntısı yaşamayı sever … Nihayetinde Boğa’dır ve sadece kan görünce harekete geçer.
İKİZLER – ”Dans Partneri”: Herşeyin onunla daha hoş olacağını düşündürtecek şekilde davranır. Erkeği maço, kadını da femme-fatale ya da domestik gibi klasik görünümlerden birine bürünmediği için, ağırlaşmış ve kalıplaşmış ilişkilerin ardından biraz hava değişikliği arayan insanlara ilaç gibi gelirler. Onunla aşk yaşamak, dans ederken partnerine uyum sağlamak gibidir. Adım adım uyum… Dansı çaktırmadan yönetir. Bir sonraki adımda sizden ne beklediğini başarıyla hissettirir. Bir sonraki dans içinse, söz vermeden umutlandırır! Ama, ”Hani sen…” diye başlayan cümleler kurmaya başlarsanız, İNKAR EDER! Çok da üstüne giderseniz … kaçar gider. Onunla devam etmeye kararlıysanız, ilişkinin bir yerinde ”herkes keyfine göre davranırsa daha mutlu olunur” kuralının aslında ”benim keyfim yerinde … sen de eğleniyorsun herhalde dimi!” anlamına geldiğini farkedersiniz. Ona ”sadece dans partneri” muamelesi yaparsanız, her açıdan daha rahat eder ve onun aniden artan gayretini görerek siz de çok eğlenebilirsiniz.
YENGEÇ – ”Arzu Şelalesi”: Hayat sizin ayak parmaklarınızın ucundan başlayıp, saç tellerinizin ucunda bitiyormuş gibi davranır! Size zevk veren şeyleri şelale gibi başınızdan aşağı boşaltır. Bunun için ne fedakarlıklar yaptığını da farkettirmeyi ihmal etmezzz. Müptezele yakın görünen bu ihtiraslı tavır bir süre sonra garip bir alışkanlık yaratır. Çünki her santimetrekarenizi sizden daha iyi tanır ve izlerini usulca bırakır. Sizin başınızı döndürmek için göze aldığı herşeyin ardında, aslında sizi tamamen teslim alma arzusu vardır. Kıvamına getirdiğini anlayınca, dizginleri ele alıııırrr. Artık şikayetler, talepler, görev listelerinin devri başlar. Ciddi anlamda alıngan ve kıskançtır. Onu şüpheye düşürmemek için yeterli çabayı göstermemiş olmanızı bile affetmekte zorlanabilir. Eskaza yan masaya gözünüz kayarsa, önümüzdeki 5 yıllık intikam planı içinde bunun da olduğunu hayretle görürsünüz :))) Eğer sizinle başbaşa kaldığında uykum var, yorgunum, ya da başım ağrıyor filan diyorsa da, bilin ki ya size çok bozulmuştur ve burnunuzdan getirmek niyetindedir. Ya da aşkınızın raf ömrü dolmuş, şelalenin musluğu kapanmıştır. Ne yapabilirsiniz; Valla açıkçası hiiiç birşey yapamazsınız… Yengeç’in en önemli özelliği kime tapınacağına kendisinin karar vermesi ve bu konuda üstüne gidildikçe sizi daha beter itmesidir!
ASLAN – ”Kibar Hırsız”: Sizi keşfetmekten ve size yapmayacağınız şeyleri yaptırtacak şekilde başınızı döndürüp, kabuğunuzdan çıkartmaktan son derece hoşlanır! Şövalye-vari ve sıcakkanlıdır. Ruhunuzu iyice bir soyup bakar ki, sizi soyunmaya nasıl ikna edeceğini anlasın! Bu arada sizinle her telden çalan konuşmalar filan yapıp, gençlik anılarını anlatarak güldürecek, ve arada bir hülyalı hülyalı size bakarak ”Şu anda aklımdan geçenleri söylesem, RTÜK beni kapatır!” filan gibi ”derin ve manalı” espriler yapacaktır. Aslan, sizi memnun etmek için Kahire üzerinden uçurup, Londra’dan aktarma yaptırabilir ama sonuçta bütün yollar Roma’ya çıkar! Cinsel olarak reddedilmeye asla tahammülü yoktur ve eğer bu konuda beklentilerini karşılamazsanız, bunu gurur meselesi yapacak … sevişmiyorsak görüşmeyelim deyip kestirip atacaktır! Ona iyi bir oyun arkadaşı olun. Ama kalıcı bir oyun arkadaşı olmak istiyorsanız, kovalanan modunda kalmayı ihmal etmemeniz yerinde olur!
BAŞAK – ”Katilini Kiralayan Kurban”: Kararı başkasının vermesi fikri onu dehşete düşürür! Kararı o vermelidir … bu karar teslimiyet olsa bile :) Onun için herşeyiyle teslim olmak ve kendini açmak çok zordur! Sizin onu incitme ihtimaliniz olmaması için üzerinizde tam bir kontrol kurduğuna inanmaya ihtiyaç duyar. Bu nedenle sizi hırpalayabilir, anlamsız soğukluklar, sonra ani – hani böyle cezveden taşıveren kahve gibi – ilgiler filan gösterip şaşırtabilir. Verdiğiniz tepkileri titizlikle inceleyecek ve sizin de ona benzer bir eğilim duyduğunuza ikna olmadan atağa geçmeyecektir. Bir Başakla ”her yol serbest” moduna geçmeden önce iyi düşünün… kendini aşırı derecede kontrol ettiği için bastırılmış arzuları vardır! Fiziksel olmasa da duygusal ve zihinsel olarak bir sado-mazo döngüye girmeniz çok muhtemeldir. Bu aşamaya geldiğinizde, yuların ve kırbacın sizin elinizde olacağını gösterirseniz, hem büyük bir acı çekecek hem de bu ilişkiyi vazgeçilmezhale getiren eşdeğer bir keyif alacaktır. Ya da sizi ezim ezim ezecek, üzüm üzüm üzecek ama asla gitmenize izin vermeyecektir … Sonuç itibariyle Başakla aşk bir eşitler ilişkisi değil daima bir efendi-köle ilişkisi olacak ve bazen kimin hangi rolde olduğu belli olmayacaktır!
TERAZİ – ”Poker Ustası” Terazi için AŞK ustalık isteyen bir akıl oyunudur! Sizi kafasına koyduysa, aklınızı başınızdan alacak ve hiç hayal edemeyeceğiniz çıkışlar ve manevralarla dikkatinizi kendi üzerinde tutmayı, tansiyonu korumayı başaracaktır. Bunu da, her şeye rağmen yaşananlarla arasına zihinsel bir mesafe koymasına borçludur. Onun kontrolü dışında meydana gelen her beklenmedik durumda da, herşeyi kendi tercih ettiği konuma getirmeyi çok güzel becerir. Oyunu izler, oyuncuların tepkilerini öğrenir, elini kolay kolay açık etmez… Ve bunun için gerekirse çok farklı rollere de soyunabilir. HARİKA BLÖF YAPAR! En büyük blöfü de, kendini ”ya hep ya hiç”çi göstererek yapar. Onun derdi ortadaki parayı almak değil, bir oyuncu olarak şanını korumak ve oyunun çıkmaza sürüklendiği noktalarda, muhteşem çıkışlar veya şaşırtıcı geri adımlarla, masanın kapanmasına engel olmaktır… Aynı Sting’in şarkısındaki gibi ”He doesnt play it for money, he does play it for respect! O kumarı para için değil, kendine yakışan bu olduğu için oynar!”
AKREP – ”Dipsomanik Kullanıcı” : Tamamen size yoğunlaşacak, sözleriyle değilse gözleriyle, ama herşeyin ötesinde yaydığı enerjiyle sizi ”kafaya koyduğunu” hissettirecektir. Aşk oyununda ”etik metik” olmayacağına iman etmiştir. Bu nedenle sizi de kendi gezdiği derinliklere çekmek için her yolu dener. İçinizde uyuyan ”hayvanı” uyandırıncaya kadar dürtükler. Bir kez onunla oynamayı kabul ettiğinizde de, sınırsız ve kuralsız bir alana girmiş olduğunuzu farkedersiniz. Sizinle, bağımlı birinin, bağımlı olduğu maddeyle ilişkisine benzer bir bağ kuracaktır. Sizden aldığı keyif arttıkça daha fazla arzulayacak, ama bu arzu kontrolü dışına çıkmaya başlayınca da sizden kurtulmak isteyecektir. Bir süre sonra ”sensiz yapamadım” diyerek geri gelmesi ve kendini içeri aldırana kadar kapınızda yatması da olasıdır… Şunu aklınızda tutun; Bir maddeyi bağımlı mantığıyla tüketen, asla tükettiği şeyin ne hissettiğiyle ilgilenmez!
YAY – ”Gönüller Fatihi”: Sizi hedefine aldıysa, Eros’un ta kendisi kesilir :) Kalbinizden vurmadan hayyatta bırrakmaz! Bunu yapana kadar da, inanılmaz sabırlı, cüretkar, kuralsız, nazik, alttan alan, tehditkar şekillerde davranabilir… Hedefte olduğunuz sürece kendinizi dünyanın en önemli ŞEYİ zannedersiniz. Kurban olduğunuzu anlamanız biraz uzun sürebilir. Bunu da çoğunlukla onun artık başka hedeflere çalıştığını farkedince algılarsınız. Gelgelelim Yay fethettiği mecraları usulca geride bırakıp, yeni hedeflere yönelse de bir kez kendisinin olanın daima ona ait kalacağını düşünmek ister. ”Beni Kaybettin!” mesajını verdiğiniz anda geri dönüp sizi tekrar elde edene kadar uğraşacaktır. Sanırım Yay’a AŞK NEDİR? diye sorsanız … beni hayatta tutan tek besin diyebilir. Ama o hayatta kalma mücadelesinin içinde arkasında epey bir ceset bırakır.
OĞLAK – ”Hancı”: Oğlak, uzun bir yolun orta yerinde, birden bire karşınıza çıkan iyi inşa edilmiş bir han gibidir. İyi servisi, leziz yemekleri, rahat odaları, adil bir ücret politikası olan ve dönemecin başına bir reklam levhası koymaya gerek duymayan, içeri girince de ”Vay vay vay … kaç tane kaldı böyle usul erkan sahibi mekan!” dedirten bir han. Oğlak kendi mekanının efendisidir. O yüzden herkes ona gider, o içlerinden gönlüne hitap edeni seçer ve gülümseyerek kapıyı aralar… Arzularınızı siz belirlersiniz ama zemini o belirler. Müşteriyi her türlü memnun eder. Yeterli olmayı onur meselesi haline getirir. Ayrıca dolandırıcılardan nefret eder ama sizi sevdiyse ve ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsa, bir süre karşılık almadan da doyurur, barındırır. Adabınızı kaybetmeyen, mekanın hakkını pazarlık etmeden veren ve teşekkür etmeyi bilen bir müşteri olduğunuz sürece, arada gidip geri gelebilir ve sorgulanmadan hoş karşılanabilirsiniz. Yani maceracı ruhlara kapısı kapalı değildir. Ama kıymet bilmez, rezalet çıkartır ya da arkadan iş çevirirseniz, kendinizi bir anda kapının önünde bulursunuz.
KOVA – ”Sihirbaz ”: Seyredildiğinin farkındadır! Zaten onunla ilgilenmeseniz, gelip o koltuğa oturmazsınız ;) Sanki siz orada yokmuşsunuz gibi bir hallerle şovunu sergiler… Sizi hayrete düşürür. Bir numara çevirdiğini bilirsiniz ama nasıl yaptığını anlayamaz ve elinizde olmadan hayran kalırsınız. Sonuçta da kendinizi kuliste bulursunuz ;) İyi bir sihirbaz olabilmek için yer yer bir tiyatrocu kadar iyi bir sahne hakimiyeti, bir mühendis kadar iyi teknik bilgi, bir psikolog kadar insanları çözümleme ve yönlendirme yeteneği, ve bir bilim adamı kadar yenilikçi keşifler peşinde olma gayreti göstermek gerekir. Evet o bu şaşırtıcı bilgi dağarcığına sahiptir. Ama baktığınızda, alt tarafı sihirbazdır yani bir baltaya sap olamadığı da ortadadır. Sebep; o kimseye tabi olmazzzz … Olmamıştır, olmayacaktır , yani size de çok fazla takılıp kalmayacaktır! Aşk maceralarından beklediği, ona hayran kalmanız ama çözmeye kalkmamanız ve kuliste yaşayacağınız tatlı kaçamağın ardından”Bizim sonumuz noolucak’ Mandrakeciim” filan gibi sorular sormamanızdır! Neden mi? ŞOK ŞOK ŞOK; çünki onun zaten sadık, güvenilir ve asla vazgeçmeye niyetli olmadığı bir eşi, ne olursa olsun düzenini temin ettiği bir evi, size asla anlatmayacağı sıradan çook sıradan bir hikayesi vardır! Size hakikaten deli gibi aşık olması için de, bir türlü sırrına eremediği ve etkisini kontrol edemediği gerçek bir büyücü olmanız gerekir!
BALIK -”Operadaki Hayaletle, Primadonnanın Aşk Meyvesi”: Yani şte ööölee bir gariiip, bir mahzuun, ama sanki bir soylu, bir özel, yine de bir yeterince ilgi görmemiş hali vardır. Yetenekli ama beceriksiz halleri seni hem güldürür hem büyüler. Sonuçta böyle bakışa bakışa bir gün bir bakarsın alıp eve getirmişsin! Önce ilişkide çok da fazla birşey istemediğini, sadece keyif ve huzur istediğini söyler. Ama bir süre sonra dudağı sarkık gezmeye başlar … Tam olarak ne istediğini söylemediği için, sen onun kocaman gözlerinin içi gülerek: ”Evveeet işte buuuu … ne tatlısıınn” dediği yere kadar önüne bir sürü şey yığarsın. Yığdıklarından da götürür ama sen sarkan dudağa takık olduğun için, onun aslında keyfinin yerinde olduğunu fark edemezsin. Arada kaybolur! Açıklaması sadece arada kendi ritmini bulmak ihtiyacı duyduğudur. Ama sen gidince döndüğünde öfke krizi geçiren bir çocuk bulabilirsin. Sözüm ona onun şunun bunun yerini bulamamıştır. Aslında alıştığı şeyi yani seni kaybetmekten korkmuştur. Ama Balık böyledir; gerçek duygularını pek nadir ifade eder. Melankolik olduğunda normal, sessiz sessiz bir işler karıştırdığında çok keyifli, çok keyifli ya da hoppa göründüğünde de, mutlaka gizlemeye çalıştığı bir sıkıntı içindedir… Sonuç itibariyle, sen biraz hınzır, biraz ürkek, biraz şaşkın, biraz tembel ama kesinlikle çok talepkar ve çoook anlayış ve çookk sabır isteyen bir çocuğu evlat edindiğini anlayana kadar, epey bir dalgalanırsın.
hangi burç nasıl bir sevgilidir
Öncelikle tinder indiriyoruz arkadaşlar daha sonra instagramda sağa sola salça olmaya başlıyoruz, kovalıyoruz kovalıyoruz ve yine kovalıyoruz.
Not: sevgilimden ayrılmadım.
Not: sevgilimden ayrılmadım.
Benim evim sevgilimi eve atmaya müsait değildi. İkimizde öğrenciyiz her zaman yer tutamıyoruz falan... Eski sevgilim "yarın şu saatlerde ev boş." dedi. Biz tabi genciz ev boş değerlendirelim dedik.
Ertesi gün oldu annesi çıkınca eve gittim. Biraz oynaştık derken annesi çıktı geldi. Biz yatağın içinde öyle kalakaldık. Kapıyı kitledik annesinin meşgul olmasını bekliyorken Devam ediyoruz swhyatak gıcırdıyor bir yandan, duyup kadın dalsa odaya bittik... sonunda annesi duşa girerken ben üstümü giyip çıkmıştım.
Bu hikâyede benim kız olmam dışında hiçbir sorun yok. swh
Ertesi gün oldu annesi çıkınca eve gittim. Biraz oynaştık derken annesi çıktı geldi. Biz yatağın içinde öyle kalakaldık. Kapıyı kitledik annesinin meşgul olmasını bekliyorken Devam ediyoruz swhyatak gıcırdıyor bir yandan, duyup kadın dalsa odaya bittik... sonunda annesi duşa girerken ben üstümü giyip çıkmıştım.
Bu hikâyede benim kız olmam dışında hiçbir sorun yok. swh