yazcıların favori şarkıcısı. ve bunun sebebi yaptığı işin niteliğiyle ilgili değil.
galatasaray'ın en vizyon sahibi başkanlarından. fatih terim krizini iyi yönetebilseydi galatasaray şu an bambaşka bir seviyede olurdu.
özellikle voleybola verdiği destekle gönüllerde taht kurmuş şirket.
yurtdışında basılan kitapların neredeyse tamamının “hard cover” versiyonu varken malesef türkiye’de bu seçenek yoktur. akademik anlamda da sadece hukuk ve tıp konularında ciltli kitaplar var; sosyal bilimler, mühendislik alanlarında ise çok az. ister akademik alanda, ister sıradan bir okuyucu olun, değer verdiğimiz kitapların 2 günde kenarlarının buruşması beni ciddi anlamda rahatsız ediyor.

bunun dışında onlarca baskı yapmış ve yine akademik alanda referans olma özelliği bulunan kitapların da hard cover’ları çıkmıyor. artık yayıncının mı, yoksa yazarın umursamazlığı mı bilmeyeceğim ama çeviri kitaplarda da durum aynı şekilde. buna iki örnek vermem gerekirse akademik camiada saygınlığını, güvenilirlik ve geçerliliğini kanıtlamış; stratejik insan kaynakları, yetenek yönetimi, performans yönetimi gibi konularda sayısız kitapları bulunan michael armstrong’un “armstrong’un stratejik insan kaynakları yönetimi” adlı türkçeye çevrilen kitabı ince kapaklı olarak basıldı. bir başka örnek yine işletme alanında en güvenilir kaynak olan tamer koçel hocanın 18.baskısı yapılan “işletme yöneticiliği” adlı eşsiz eseri yine ince kapaklı olarak piyasaya sürülmüştür.

akademik alanda kitap ihtiyacı olan bir öğrencinin ya da öğretim görevlisinin bir kitaba bakış açısı sıradan bir roman okuyucusundan çok daha farklıdır. bu alanda öğrenilen bilgilerin bireyin yaşam boyu öğrenme kavramı kapsamında öğrenecekleri bilgilere temel teşkil edeceğinden bu bilgiler ne kadar değerli ise, kitabın basımına da verilecek önem ve titizlik de aynı derecede olmalıdır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın muhtarların farklı kültürleri görebilmesi için yurt dışına 5 ilden 50 muhtarı İspanya'nın Endülüs bölgesine götürüyor.

Aha linki
Üniversite sınavına girmeden önce ilk hedefim hukuk ve psikolojiydi. Ardından sosyoloji ve felsefe geliyordu. Sonuçlar neticesinde sosyoloji okumaya başladım. Üniversiteye geldikten ve psikoloji dersleri aldıktan sonra iyi ki psikolojiye gitmemişim diye şükretmiştim. Zaten genel olarak psikolojiye karşı bir önyargımız yok değil :) Ama felsefenin yeri çok ayrı, kardeş bölüm diyebiliriz. 3. Katın en güzel bölümlerinden. ( Ege'de okuyanlar anlayacaktır) Pek çok dersini aldım, hala da alıyorum. Aşırı keyifli, insana var olup olmadığını bile sorgulatıyor çoğu zaman. :)
tomorrowland'e alternatif olabilecek almanya-hollanda sınırına yakın weeze havalimanında gerçekleştirilen elektronik müzik festivali.

link

aftermovie
Haim Revivo. Fenerbahçe'deydi o zamanlar tabii. Sonra Galatasaray'a imza attığında formasını çöpe atrığım oyuncu.