Çek Cumhuriyeti'nde bir şehirdir. Jihlava nehrinin çevresine kurulmuş şirin bir şehir diyebiliriz. Prag’a otobüs ile yaklaşık 1 saat uzaklıktadır.
2016 sayımlarına göre nüfusu 50.000 civarındadır.

Şehirde yerel halkın önemli destek
verdiği buz hokeyi takımları DUKLA Jihlava’dır. Maçları genellikle kapalı gişe oynarlar.

2016 sayımlarına göre nüfusu 50.000 civarındadır.

Şehirde yerel halkın önemli destek
verdiği buz hokeyi takımları DUKLA Jihlava’dır. Maçları genellikle kapalı gişe oynarlar.


bir kadın matematikçi olarak gururlandığım olay. umarım bir gün ben alırım.
Litvanya’nın meşhur pembe çorbasıdır.
Litvan alfabesine göre yazılışı “ šaltibarščiai “ şeklinde olup “ şaltibarşçai” şeklinde okunur.
Soğuk ve genellikle yaz aylarında tüketilen bir çorbadır. Pancar, kefir, yeşil soğan, salatalık gibi malzemeler kullanılarak yapılır. Haşlanmış veya kızarmış patates ile tüketilir.
Litvan alfabesine göre yazılışı “ šaltibarščiai “ şeklinde olup “ şaltibarşçai” şeklinde okunur.
Soğuk ve genellikle yaz aylarında tüketilen bir çorbadır. Pancar, kefir, yeşil soğan, salatalık gibi malzemeler kullanılarak yapılır. Haşlanmış veya kızarmış patates ile tüketilir.

Almanya'da Euro'ya geçinceye kadar kullanılmış para birimidir. Alman Markı, 1948'den 1990'a kadar Batı Almanya'da kullanılmıştır. Batı ve Doğu Almanya'nın birleşmesi üzerine Alman Markı, Doğu Almanya'da da kullanılmaya başlanmıştır.
31 Aralık 1998 itibariyle kullanımı sona ermiştir. Bu tarihten sonra Almanya’da euro kullanmaya başlamıştır.

31 Aralık 1998 itibariyle kullanımı sona ermiştir. Bu tarihten sonra Almanya’da euro kullanmaya başlamıştır.


başlığın anlaşılmama riski üzerine: unutulmayan küçük veya büyük abdest tutma anıları şeklinde değerlendirebilirsiniz.
genelde seyahat sırasında başıma gelir bu tip atraksiyonlar. hiç unutmam üniversite zamanındayken bir kere bursa ankara arası yolda yolun bitmemesiyle başıma gelmiştir. bir an malum idrar kesemin patlayacağını düşündüm ki olayın gerçekleşmemesine halen şaşırıyorum.
aşti'de inmem ve rekor sayılacak hızla tuvalete gitmem de cabası. tuvalete koşma hızımı gören milli sporcu zannedebilir.
bu da öyle bir anımdır işte.
genelde seyahat sırasında başıma gelir bu tip atraksiyonlar. hiç unutmam üniversite zamanındayken bir kere bursa ankara arası yolda yolun bitmemesiyle başıma gelmiştir. bir an malum idrar kesemin patlayacağını düşündüm ki olayın gerçekleşmemesine halen şaşırıyorum.
aşti'de inmem ve rekor sayılacak hızla tuvalete gitmem de cabası. tuvalete koşma hızımı gören milli sporcu zannedebilir.
bu da öyle bir anımdır işte.
510 euro'dan başlayan sneaker tarzı ayakkabılara sahip fransız modaevi.
şu sıralar çakma sevicilerin favorisi.
şu sıralar çakma sevicilerin favorisi.
Alter Elbtunnel olarakta bilinir. Hamburg’tadır. 1911 yılında yapılmış yerin 24 metre altında ve 426.5 metre uzunluğunda tarihi bir tünel. Elbe nehrinin altından geçiyor.

Mühendislik harikası ödülüne de sahip tünelin her iki giriş ve çıkışında 4 adet araç ve vasıta asansörü ile ikişer adet yaya asansörü bulunuyor.tünelden ister motorlu vasıta ister bisiklet ile; isterse yaya olarak karşıya geçilebiliyor.

Temeli Alman İmparatoru II. Wilhelm zamanında 1907 yılında atılmıştır.Tünelden yılda yaklaşık 20 milyon kişi geçtiği öngörülmekte.

Mühendislik harikası ödülüne de sahip tünelin her iki giriş ve çıkışında 4 adet araç ve vasıta asansörü ile ikişer adet yaya asansörü bulunuyor.tünelden ister motorlu vasıta ister bisiklet ile; isterse yaya olarak karşıya geçilebiliyor.

Temeli Alman İmparatoru II. Wilhelm zamanında 1907 yılında atılmıştır.Tünelden yılda yaklaşık 20 milyon kişi geçtiği öngörülmekte.
Açılışı 1897 yılında yapılan belediye sarayı, 647 odaya sahiptir ve 4000’den fazla meşe direğin üzerinde durmaktadır. Hansa stiline tam zıt olarak belediye sarayı, toplam 20 imparator heykeliyle süslenmiştir.

Ana kapının üzerinde Latince olarak: “Atalarının elde ettiği özgürlüğü torunlar layık biçimde korumalıdır” yazmaktadır.

Ana kapının üzerinde Latince olarak: “Atalarının elde ettiği özgürlüğü torunlar layık biçimde korumalıdır” yazmaktadır.
ferenc molnár tarafından 1907 yılında kaleme alınan bir romandır. Kitap budapeşte'nin pal sokağında cereyan etmektedir. Hala budapeşte'de, pal sokağı çocuklarının izlerine rastlamak mümkündür.
Budapeşte'ye yolunuz düşerse şehir merkezinde pal sokağına yürüyerek pal sokağı çocuklarının anıtıyla karşılabilirsiniz.
Budapeşte'ye yolunuz düşerse şehir merkezinde pal sokağına yürüyerek pal sokağı çocuklarının anıtıyla karşılabilirsiniz.