Benim için gezdiğim en güzel şehir kesinlikle Paris'ti. Bir yandan kirlilikleri ile meşhur fransız sokakları bir yanda Eyfel. Belki de bu görüşümde Eyfel'e olan hayranlığımın etkisi de büyük olabilir ama benim için şu an Paris.
Annemden uzak geçirdiğim ilk akşamın, egenin adını dahi bilmediğim bir koyunda çadırda yatarken hissettiğim andır.
avusturya doğumlu bir alman olan (avusturyalı ne amk), faşizm ve diktatörlük denilince ilk akla gelen adam.
Eğer doğup büyüdüğünüz yer burası ise o soğuk ayazlar esen otogardan gözleriniz hafif buğulu ayrıldığınız gecenin sabahı yaşanan burukluğun tanımıdır.
Gittiğiniz heryer size barlar sokağını,adaları hatırlatır.
ve sıcak insanları , görece gençlik özgürlüğünü...
israilli bir gezgin.1993 yılında, bolivya yağmur ormanlarında kayboldu ve 3 hafta boyunca maymunları avlayıp salyangoz ve yumurtaları yiyerek tek başına hayatta kalmayı başardı.

fotoğraf:solda yol arkadaşı kevin ortada onu kurtaran yerli bir tekneci sağda yossi yossi ghinsberg - axu-i9xYv
yaşadığımızın farkına varmamıza sebel olan koku. Islak toprak ve çim kokusuyla uyunursa bir de tadından yenmeyebilir.

duzeltme 1: olmadığını ısrarla bilmeden söyleyenlerin aksine bilimsel olarak toprakta yer alab bakterilerin ve azotun neden olduğu kokudur. zorla açıklama yapma gereği duydum.
Hayatta bir şey başaramamış olmanın verdiği burukluk ve hüzün ile uzanırken aniden gelen kararlar alma ve yeni planlar yapma sonrası oluşan heyecan ve ümit barındıran his
Eskilerin iyi bildiği efsane dizi Al bundy ve ailesinin hikayesi, bir zamanlar gençliğin rol model aldığı kişi (bkz: albundy)
çadırın kralı olarak bilinir :) Daha çok dağ koşullarına dayanıklı çadırların üreticisidir. http://europe.hilleberg.com/EN/
sık sık yaşadığım bu hissi hala çözemedim. bir güzel yerde oturup sohbet edip mutluyken o anda da vuran. en mutsuz anda da vuran bi his :(

tası tarağı toplayıp siktir olup gidesim geliyor...