görünce ne kadar temiz ve şık giyinildiği ilk dikkatimi çeken şey oldu. adeta bir film karesi gibi diyebilirim. galiba o dönemin şairlerinden orhan veli'nin gözleri kapalı dinlediği istanbul tam da buydu.

1948 yılında çekilmiş karaköy fotoğrafı - diyedusunuyorumben-dcqc0
14 şubat "happy valentine's day" ayağına, alınan sözde sevgi göstergesini taşımakla mükellef olan ve bu karakış ortasında bata çıka vazifesini yerine getiren kişidir. ekmek parasını aslanın ağzından alma peşindedir.

gözümde bir jan valjan değilse de modern zamanların kürek mahkumudur. yaradan yardımcısı olsundur.
ilk sıraya en kutsal meslek grubundan, eski kimya öğretmeni walter white 'ı yazıyorum. better call saul sayesinde neredeyse herkesi görüyoruz, bir sen yoksun bir de en sevdiğin öğrencin.
oyuncuyu değil, karakteri düşünerekten verilen örneklerin bulunduğu başlık.

(bkz: modern family)
(bkz: claire)
43 yaşındaki abdullah mayadağlı durakta beklerken birden kendini tramvayın önüneatıyor . ara sıra bazılarımızın da aklına geleni gerçekleştiriyor. sonrasında kkurtarılıyor . toplumsal cinnetin bi örneği daha.
beraber omuz omuza her yola gidilecek karakterlerdir aynı zamanda.

ben ilk sıraya John Reese'i yazıyorum.
(bkz: person of interest)

yakın dövüşte üstüne yoktur, aynı anda 4 cia ajanını tokatlarken 1 mi6 ajanını markete gönderir, öyle de ustadır bu işlerde...
tam hali ''türk askerinin kudüs'e koruma gücü olarak gönderilmesi'' olan başlık. yeniden tırmanan olaylarda koruma ordusu olarak türk birliklerin kudüs'e gönderilmesi iyiden iyiye dillendiriliyor şu sıralar. ya meclis oylaması sırasında bunlaaaarrr diyerek bu oylamada red oyu verecek muhalefet partileri lanetlenerek tabanını konsolide edecek, yada daha da kötüsü ciddi ciddi orduyu gönderecek. bana ilk seçenek daha mantıklı geliyor ama 2017'de eveeet eveeet diyerek değiştirilen yönetim şekli sonrası oylamaya gerek duyuluyor mu pek emin değilim. yarın gidiyorsunuz dese kalkıp ne oluyor diyecek bir mekanizma kalmadı çünkü. ayrıca ben tek bir anadolu çocuğunun araplar için bırakın ölmesini, evinden uzağa gitmesini bile istemiyorum.