yerebatan sarnıcı

diğer adıyla basilica cistern
başka bir yerde bulunamayacak atmosfere sahip , sonsuz sütuna sahipmiş gibi görünen sarnıç.her ne kadar ayasofya'nın gölgesinde kalmış olsa da bir defa ziyaret edenler için kalabalıktan kaçmanın yoludur.



içinde nereden geldiği bilinmeyen 2 tane medusa başı vardır.

bundan 17-18 sene önce ve çocukken gezip daha o yaşta çok etkilendiğim yer. Yeni halini görmek için sabırsızlanıyorum

restorasyonun ardından hafta sonunda görmek için gittim. aşırı kalabalıktı. müzekart artık geçerli değil. o sıraya girmek istemiyorsanız önerim passo uygulaması üzerinden bilet almanız. online biletiniz olunca hızlıca içeri girebiliyorsunuz. heykeller ve ortam çok güzel olmuş ancak ışıklandırma çok sıkıntılıydı bence. renk geçişleri arasında karanlığa bürünüyor ortalık ve belki 30-40 sn zifiri karanlıkta kalıyorsunuz.

sarnıç içerisinde bulunan medusa heykeli için 2 farklı görüş hakim. bunlardan biri yılan başlı medusa heykelinin dev sarnıcı koruması için yerleştirildiği.

diğeri ise şöyle: medusa'nın aşık olduğu zeus’ un oğlu perseus’a athena da aşık oluyor ve medusa’yı kıskanıyor. Bu nedenle medusa'nın saçlarını yılana çeviriyor ve böylece medusa artık kime bakarsa taşa dönüyor. sonra athena medusa'nın başını keserek bu güçle pek çok düşmanını yeniyor. bu nedenle medusa başı, bizans’da kılıç kabzalarına ve sütun kaidelerine bakanların taş kesilmemesi için ters olarak yerleştiriliyor.

bir de harika bir gözyaşı sütunu var. bu sütunun da sarnıç inşaası sırasında ölen işçiler için yapıldığı söyleniyor. üzerinden akan su gözyaşı gibi görünüyor.

merak ettiğim ama bir türlü gidemediğim yer.

Çekilen filmler sayesinde tanıdığım yerdir.

İstanbul’dayken gidip bir türlü görme fırsatı yaratamadığım muazzam yapı. İçimde kalmasına izin vermeyeceğim ve bulduğum ilk fırsatta gidip göreceğim.

ters medusa'nın çevresine atılan madeni 2 euro'ların son günlerde 108 adedi 1.000 türk lirası yapıyor, ha unutmadan müze girişleri 5 türk lirası. (bkz: üç adam alsa üç de kadın alsa iyi para)

istanbul'daki en etkileyici en guzel yerlerden birisidir. Benim icin ilk 3te yer alir

Çoçuklugumuzda bu kadar bakımlı değildi , insanların dilek dileyerek attıkları paralar dipte katman katman çürürdü , kolonlardan aşağı kendimizi atıp ,belimize kadar suya girer hızlıca paralari toplar suya girmeyen diğer arkadaşımıza verirdik ,çünkü suya gireni ,görevliler yakalilayip hem fircalayip hem paralarınk aliyorlardi.Daha sonra üçümüz buraya gelip ogunku ganimetletimize efsunlanarak bakardık.Bilmedigimiz ülkelerin çürümeye yüz tutmuş ceşit çeşit paralari elimizde birer elmas,yakut,zümrüt olurlardı... İlk para koleksiyonumuzun temellerini o zamanlar atmıştık...

İlk istanbul gezimde gitmediğime çok pişman olduğum yer. O zaman küçükken selena vardı çoğu kişi bilir zaten. O dizideki sahnelerden bazılarıda orada çekiliyormuş. Bunu eve döndükten sonra öğrenmiştim ve yerebatan sarnıcına gitmediğime çok üzülmüştüm. küçüktüm tabi.

Müzekart'ın geçerli olmadığı tarihi sarnıç.