saraybosna

/ 3
yeni döndüğüm saraybosna gezisinden sonra gitmeyi düşünenlere birkaç tavsiye bırakmaya karar verdim. öncelikle 6 kişilik bir grupla gittiğimi belirteyim. konaklayacağımız yeri booking üzerinden bulduk, geceliği 20euroydu, konum olarak sebilden yukarı küçük bir tırmanış yapmanızı gerektiren bir yerde. ama evin sahibi muhteşem bir insan. ev çok temiz ve konforlu. sanırım boşnaktı ev sahibimiz, bize biraz savaş yıllarından bahsetti. insanları pek konuşmayı sevmiyor ama tarihi öğrenmek için yerlisiyle konuşmak her zaman daha iyidir. sarajevo garden apartment gideceklere tavsiyemdir. yemek olarak mutlaka başçarşıda böreğinizi ve cevapinizi yiyin. cevapiyi sebili arkamıza alıp dümdüz ilerlediğimizde karşımızda kalan lokantada yedik, iki katlıydı ama adını anımsamıyorum. böreği de tramvayın alt sokağında yemiştik sanırım. mutlaka başçarşıda yiyin, en iyi böreği orda bulabileceğimizi söylemişti ev sahibimiz. her türk mutlaka osmanlı restorana giriyor başçarşıda, yani adından heyecanlanıp gireceksiniz diyim çok bir olayı yok. biz türk mutfağına hasret olduğumuz için ilk oraya girdik ve yemekler hayalkırıklığıydı. gitmeden önce türk çok dediler evet ama turist olarak çok. dükkanları çoğunlukla boşnaklar işletiyor, türk çayı bulunur yazısına kanmayın, türkçe konuşan bulamazsınız :) biz kocaman türk çayı bulunur yazan yerde çay baklava yapalım dedik, baklavası kötüydü, çayı da pahalıydı. türkiyede vermeyeceğim parayı ödedim çaya. yine sebilin az aşağısında, inşaat halinde olan caminin karşısında nebo cafe var, mutlaka uğrayın, sahibi Oğuz abi, çok hoş sohbeti vardır, bulursanız bir çayını için.
başlığı görünce “çevappçiçiiii” diye bağırasım geldi. yemeklerinin yanı sıra 50-60 dakika mesafedeki visoko kentinde bosna piramitleri ve ravne tüneli ile de ünlü. tünele giderken dağın eteklerinden başlayıp bitmeyen bir yolculuğa girişmiştik. hem tünel içerisinde hem de piramitlerde görevli rehberler var onlarla geziliyor. ravne tünelinin çalışmaları eğer yanlış hatırlamıyorsam devlet tarafından tam olarak desteklenmiyormuş ve özel yatırımların da sayısı oldukça azmış. bu yüzden dönemsel olarak gönüllü olan gençler ile oradaki çalışmalar yürütülüyordu.
son olarak bosna merkezde kalabalık gruplara (genellikle çocuk-genç) fazla yaklaşılmamalı, hırsızlık olaylarıyla çok fazla karşılaşıldığını hatırlıyorum.
3 arkadaş 2016 yılında belgrad'dan araba kiralayıp geçmiştik saraybosna'ya. tamamen plansız olarak gittiğimiz için çok fantastik 2 gün geçirmiştik. özellikle ilk gece başımıza gelenleri yazmaya şu an üşeniyorum ama fırsat bulduğumda mutlaka yazarım. bildiğiniz böbrek mafyasının elinden kurtulma hikayemiz var.
Adı üstünde, ova olması sebebi ile (bkz: sarayova) kışın kirli havanın şehrin üstünü kapattığı şehirdir. bu güzel yeri ikinci kez, bu sefer pandemi zamanında ziyaret ettim. kovaci şehitliği, başçarşı ve umut tüneli, şehre gelenlerin en çok uğradığı mekanlardan. ama gözlemlediğim kadarı ile yürüme mesafesinde olmadığı için Vrelo bosne gibi mekanlar ihmal ediliyor. mostara trenle otobüsle gidiliyor ama, travnik pas geçiliyor. geçmeyiniz efendim, vakit ayırıp ziyaret ediniz. travnik'te Ćevabdžinica Hari'de cevabi yiyip, vrelno bosne de temiz havanın ciğerlerinize işlediğinizi hissedin. Saraybosna'da gezilecek yerlere geri dönersem; youtube'da bloglarda vesair pek çok içerik mevcut. ama yeme içme konusunda herkesin önerdiği iki üç restoran var. ben bunlara ekleme yapmak istiyorum.
Ferhatović Ćevabdžinica Petica - burayı, giden çoğu kişi bilir. güzeldir. ama klasiktir. ben farklı bir cevabi yemek istiyorum diyen varsa,
Cevabdzinica Kastel - Banja Luka usulü köfte yapıyor eğer yanlış anımsamıyorsam. travnik'te hari'de yediğimden sonra en beğendiğim ikinci cevapi. ısrarla tavsiye ederim.
Cevabdzinica Hodzic - burayı biri bana ısrarla tavsiye etti, fakat beğenmedim. zevk meselesi. siz giderseniz beğenebilirsiniz.
Morica Han- buradaki divan cafe, turistlerin uğrak noktası. ama nargile severlere tavsiyem
Caffe libris - güzel nargile yapar.
Caffe slastičarna Badem - tatlıları gayet iyi.
Bir de, birkaç yerden şehir çok güzel izleniyor ama ben bir yeri daha tecrübe ettim:
Nehrin başçarşı tarafı değil de öbür tarafında bir yahudi mezarlığı var. burası bir yamaç üzerine kurulu. tırmandıkça daha güzel bir manzara ile karşılaşacaksınız.
son olarak, eğer kuru et seviyorsanız Gradska tržnica'ya uğrayın. dua edersiniz :)
bana bursa'yı fena halde anımsatmış şehir. belki köftesi-böreği, belki yeşilliği belki de kızları*
son yıllarda artan balkan rotalarının olmazsa olmaz noktası. şehirde mevlana figürlü tramvaylar görürsünüz. bunun sebebi tramvayların konya büyükşehir belediyesi tarafından hediye edilmiş olmasıdır. pandemisiz, normal şartlarda şehri gezerken 100 metrede bir türk gruba denk gelme olasılığınız hayli yüksektir. özellikle bursa, balıkesir, izmir ve çanakkale'de yaşayan muhacir vatandaşlar kültür turları vesilesiyle ata topraklarını ziyaret ederler.
3 sene evvel tam bugün bulunduğum ve sokaklarını arşınladığım şehir. İnsanları, binaları ve böreği enfesti. Her şeyiyle tekrar gidip görmek istediğim şehir. Sarajevo olarak da isimlendirilir.
hüzün dolu balkan şehri. kurşunlanmış ve bilinçli olarak restore edilmemiş binaları şehrin merkezinde mutlaka görürsünüz. şehirlerarası ulaşım gözümde büyümüştü ama hiç zor değil, belgrada geçecekseniz şehirden uzak olan terminalde gece yolculuğu yaparsanız 1 gecelik hostel paranız cebinizde kalacaktır.
2007 yılı sayımlarına göre 619.030 kişilik nüfusuyla Bosna-Hersek’in başkenti ve en büyük kentidir.
bosna'daki piramitleri görmeye kalkışırsanız naçizane tavsiyem kalkışmayın. zira hayal kırıklığı yaratabilir.
/ 3