gezgin olarak hissedilen ilk anlar
küçüklükten beri gezmeyi,yeni yerle görmeyi çok severim ama bu his çok başkaydı. ve o ilk histen sonra hiçbir şey eskisi gibi hissettirmedi bana. yediğim yemek daha bir anlam kazandı, ayağımı bastığım her yer macera dolu olmaya başladı. muazzam bi andı sevgili sözlük... :) hani yola çıkarsın ama nereye gitmek istediğine yolda karar verirsin, daha varmadan başka destinasyonlara kaymıştır aklın. yolda olmak... o çok başka bir his
bence ilk otostop anı ıvırı zıvırı değilde fakirken lise zamanlarındayken bunların hayallerini kuruyoken arkasında büyük bi özgüven barındırdığımı, buna bi inanç değilde bilgi ve emin olmayı beslediğimi, bunun için bişeylerden vazgeçebiliceğimi farkettiğim an hatta dönemdir. Çünkü ona dayandırır insan her boku, her yeni biyere çıktığında yine ona gereksinim duyarsın onunla yaparsın. Yani temel taşı gibi bişeydir o özgüven, vazgeçebilme. O dalgaya sahipsen eğer çatur çutur gidersin zaten der insan çevresindekilere heves pompalarken.