gezgin itiraf
Mirastan feragat sözleşmesinde şekil açısından eksiklik olmasına ve taraflardan birisinin okur yazar olmamasına yönelik iddiasına ilişkin bu saate kadar yargıtay kararı okudum. Bir şeyler buldum ve inşallah işe yarar şayet işe yaramazsa çok üzüleceğim. Hatta bulduğum şeylerden birisi eğer olursa yarın adliyenin starı benim...
Yargıtay kararları okurken hukuk sitelerinin ne kadar yetersiz olduğunu farkettim ve bir site açmaya karar verdim, kısa bir süre sonra 8-9 ay önceki ticari bir konuyla ilgili site açarken buldum kendimi. 4-5 saattir de onun tasarımıyla ilgileniyordum. Şimdi nerede itiraf diyebilirsiniz, itiraf şu ki bu siteyi mühendis arkadaşım artık yapsın diye açtım ve emrivaki yapmak için elimde koz olsun istedim.
Toplumdan da beklentilerinden de sıkıldım. Toplumun beklentileri benim beklentilerimle uyuşmuyor ve ben bunu mezun olduktan sonra çok net anladım. Tam zamanlı çalışmak, bir şekilde kazanç elde etmek ya da evlenmek gibi toplumsal beklentilere sahip değilim. Herhangi bir haber mecrasına ya da medya kurumuna girip yapmak istediğim değil de yapmamı istedikleri şeyler üretmek istemiyorum. Üniversite hayatım boyunca çevremdeki herkes tarafından mezun olunca çok rahat iş bulup başarılı işler yapacağıma inandı herkes. Fakat ben zaten bir şeyler üretiyorum ama bundan maddi kazanç beklentim sadece hayatımı sürdürebilecek ölçüde gerçekleşiyor. Gerçekten artık hala iş bulamadın mı cümlesini duymaktan bıktım çünkü ben artık iş aramıyorum. Bir de üstüne para kazanma konusunda başarıya ulaşan abinin gelip sana “bana mecbursun” demesi yaptığın bunca çabanın değersizleştirilmesi sinir bozucu. Düzenli olarak bir işe girip çalışmıyor olmam başarısız biri olduğumu göstermez. Türkiye’de çalışma hayatının %90’ı emek sömürüsü ve mobbinge dayalıyken herhangi bir işe girip çalışmak benim etik değerlerimle örtüşmüyor. İlla toplum dayatmasına göre mi yaşamalıyız. Bu boktan toplum düzeninin beklentisine uymayacağım.