#tüm rpg95 entry'leri

iphone için ios uygulama yapılması gereken sözlük, böyle açıp bilgisayardan entry girmek veya tarayıcıdan telefondan uğraşmak fazlasıyla sıkıcı.
hatunları hoş, erkekleri boş olan şehir.
sokakta yürürken genç insan görmek güzel, az yaşlı görmek güzel, hayattan bıkmış herkese tiksinen gözlerle bakan aksırıp yere tüküren meymenetsiz huysuz yaşlılar hiç yok neredeyse, büyük şehirlerde bunlar insanın gizli gizli yaşam enerjisini emiyormuş, eskişehirde bunu kavramıştım. gençlerin çok olması iyi, içiniz açılıyor.
girişi leş, ilerledikçe yeni zelanda. kalmalık pek güzel yerler baya ilerlerde, 3.şelaleden sonra güzel mekan, domuz vs var amma dıbırınızı kollayın. yabani vahşi ortam, gece ay ve yıldızlar mükemmel, yengeç yemeyi bilen aç kalmaz, susuz giderseniz ölürsünüz, bi 2-3 litre su lazım yol yorucu tırman in, uç kaç değişik bi parkur. ayakkabınız kayıyorsa da mal olursunuz, kayalar fazla kaygan. belki de ondan ballı kayalar; evime yakın bura ayda bi giderim. gidin siz de.
izmir, dikili, bademli köyü - zindancık koyu. daha iyi bir yer görmedim izmirde. çok da yaymayın, sakin kalsın oralar. yeterince dingindi.
roketatar silahının kısaltmasıdır, call of duty tayfa iyi bilir. rus yapımıdır ve tanklara karşı kullanılan etkili bir savaş aygıtıdır.
festivalimsi, organizasyonumsu.
eleştirilecek milyon tane şey var, övülecek pek bir şey yok. bana yaşattığı tek güzellik denizde yüzerken konser izleme keyfiydi, onun dışında adam soymaya gelmiş üç beş soytarının 4-5 milyon kaldırmak amaçlı, gezgin kültürü veya "hippi" ruhuyla da uzaktan yakından alakası olmayan bir tarzla ortaya konmuş vahim etkinlikti.

içeriye insanlar 7 saatte girdi, kapıda mal gibi beklettiler milleti saat 2'de başlıyor demelerine rağmen, insanlar demir bariyerleri yıkıp girdi içeri. sıcakta leş ortamda, mal oldu millet. aç abi kapıyı gelen girsin, ne diye kapdıa sıraya sokuyorsun milleti 50 tane de güvenlik noktası koymuşlar. 20 kişi geçiyor, kalanlar bekletiliyor falan kademe kademe, moronluğa bak. orada insanları bekletmek için koyduğun güvenlikleri yatay şekilde diz, insanların üstünü arasınlar gelen girsin: nerde o pratik çözüm... millet birikti birikti birikti 4 tane xrayden geçti, cidden komik 7 saat sürdü girmeleri içeri. biz akşam 10 da gittik, 12 de girebildik. beceremiyorsan yapma, insanlar tonla para ve zamanını veriyor orada eğlenmek için, neden çileye dönüştürüyorsunuz?

böyle ufacık 10 bin nüfuslu bi yerde 30-40 bin insan ile bir şeyler yapıyorsun, milyonlarca lira para kaldırıyorsun (ki temel sorun da bu kâr hırsın) ama 5 tane pislik içinde tuvaletin, 3 tane duş alacak yerin var, o da zaten belediyenin kendi duşu, sahilde var olan duş yeri. tonla insanı topla ama altyapı yok, yine belediyenin musluğunda gidip çeşmede şişeye su doldurup kafamıza döktük bu reziller yüzünden.

konserler ceza dışında leşti, çoğu iyi sanatçıyı güneşin altında 100 kişinin karşısına çıkarmak da o sanatçılara hakaretti. ses sistemi kötüydü, ucuzundan getirmişler ellam. akşam disko gibi olan mekan olmasa eğlenemeyecektik bile, dj sağolsun. orda da izmirin apaçileri her gelen dişi kökenli bireyi 10 kişi araya alıp taciz etmese, kızlar da eğlenebilecekti sanırsam.

fiyatlar elbette uçuktu, suyu adam 1 tl diye pankart yapmış getirmiş, içerde herkes 2'ye satıyor diye 1 yazan yere a4 kağıda elle 2 yazıp, 2 tlye çevirmişti. böyle soygun yok, ölmezsin birader 10 kuruşa aldığın suyu %2000 yerine 1000 kârla satsan.

10 bin nüfuslu yere 30 bin insan gelmiş fazladan ama sen baz olayını çözememişsin, turkcell bile alanda çekmiyordu konserler esnasında, internete girilemiyordu, alandan uzaklaşmadıkça; festival boyunca. rezalet bi durumdu.

yine telefon şarj edecek hiçbir yer yok, kıçıkırık bi karavan getirmişsin şarj başına 8 tl istiyor, %20 şarj etmiş diye yakınanlar vardı. ve o %20 için bile 1 saat sıra bekliyor insanlar güneşin altında:; duş sırası bekledikleri gibi. neyse ki powerbankım vardı ve 3 kişiye de şarj hususunda yardım ettim. parayla rezil oluyor çocuklar, garip. kıçıkırık kamp alanlarında, allahın dağında bile adamlar ormana prizler döşüyor, hiç yoktan elektrik imkanı sunuyor ama burda parayla ve yetersiz.

rant, kar, açgözlülük, umursamazlık, çözümsüzlük... umarım bitersiniz, gerçek festival ruhu, gençlik ruhu ile yapılan etkinlikler çoğalır. para için liselileri doldurun alana, herkes 16-17 yaşında çocuk ellerinde bira, bazılarında esrar; ailelerin haberi olmadan gelenler, milletten rica edip bira aldıranlar, kıç baş dağıtanlar....

son olarak da içerdeki fahiş fiyatlardan kaçıp gittiğimiz tekel ve dükkanlarda bile fiyatların normal fiyatlardan fazla oluşunu aktarayım. 3,5 tl lik cips 5 tl, 11 liralık bira 13 tl ye satılıyordu tekelde. bu kadar namussuz olunamaz yahu, egenin yine de normal kalmış, insan kalmış esnafları vardı, aç karnımızı doyurduk efem. zaten pazar da yeterince yılmış şekilde alandan herkes çıkıyordu, biz de çıktık.
geçen sene gittiğim bu sene de gitmeyi düşündüğüm festival şeysi. kilyos nasıl olur bilemem ama fethiye güzeldi.
hızlı ve küçük arabalar için kullanılan ilginç, komik tabir.
kimilerinin aksine pek de sevmediğim, sevemediğim şehir.
istanbulda doğup büyüyen insan için fazla küçük ve sıkıcı bence. tek güzel yanı insanları, istanbuldakilerle yer değiştirseler keşke.
tr'de birçok ailenin, gencin ilk arabasıdır. benim de öyle, artık ikincisi de o oldu. yakıt tasarruflu, parça ucuz, kolay arıza çıkarmaz, çıkarsa da masrafı ucuz. 2000 km yolu 370 lira ile gittim, nays bir ege turu sonrasında festival vs; candır uno.