#tüm mamituta entry'leri

aslında israil den çok mossad ın başarısıdır. zaten mossad o günden sonra korkulan bir birlik olmuştur. eli kohen adlı mossad istihbarat ajanı onlar için bir kahramandır. savaşın daha ilk dakikalarında israil arapların nerdeyse bütün hava sahalarını yok ederek üstünlüğü kurmuştur. mısırdan sina yarım adasını ve ürdünden kudüsü alarak önemli bölgeleri sınırlarına da eklemiştir. hatta israil sınırlarını 3 katı büyüterek bugünkü sınırlarına ulaşmıştır. israil için mucizevi bir zaferdir.

yamulmuyorsam rusyanın tehditleri sonucu geri çekilmiştir. yoksa türkiyeyle komşu olabilirdi
2 bölüm izledim ve çok sevdim. saat sabahın 5 i olmasa bi tane daha izlerdim
bir galatasaraylı olduğum için hangi birini yazsam bilmiyorum

diğer entrylerimde de belirtmiştim. karlı juventus maçıdır

bakü de çalışıyodum o maç oynanırken. ertesi güne ertelendiği için mesai saatleri esnasında maç oynanıyordu. tabi işimiz gücümüz var bırakamıyoruz maalesef. sahada çalıştığım için o gün baya sıkı çalıştım en azından bi 15 dk izleyim dedim. arabaya bindim eve doğru gidiyoruz. araba beni metroda bırakıcak,ben ordan direk eve kaçıcam.
yoldayken şöförün telefonundan izliyoruz maçı. pür dikkat izliyoruz. benim ineceğim metroya geldik,indim metroya doğru merdivenlerden inerken şöför aradı. adam bi sevinçle bağırarak "sneijdeeer" diye bağırdı ve hat kesildi. malesef telefon çekmiyor ama ben haberi aldım. anladım golü atmıştık.tam metroya biniyodum o sırada. metro tıklım tıklım,balık konservesi gibi. o kadar kalabalık ki kollarımla demiri tutamıyorum,dümdüz duruyorum. ulan bağıramıyorum,ama içimde volkanlar patlıyor gooool diyorum ulan gooooooooool ! metro evime 2 durak ama geçmiyor. dışarı çıkıp bağırmak istiyorum. metro içerisinde içimdeki volkanlar duygularımı tetikledi.hiçbişey yapamıyorum kolumu hareket ettiremiyorum. bir yaş akıyor gözlerimden anlatamam. yakınım cenazesinde böyle yaş akmadı gözlerimden. millet bana bakıyor,dudağımı ısırıyorum.göz yaşlarım artık ağzıma kadar giriyor .yazıyorum ama o duygularımı tam tarif edemiyorum.sevincim gözyaşlarıma vurdu.ne kadar bağıramıyorsam o kadar gözyaşı döküyorum.en sonunda bi adam bana baktı hafif bi tebessüm etti"arkadaş noldu" dedi. galatasaray gol attı !.juventusa mı dedi. evet ulan dedim. sevinemiyorum ulan diye bi bağırdım,başladım çocuk gibi ağlamaya. ama size olayı anlatayim. nerdeyse bütün metro başladı alkışlamaya..o an ki sevincim 2 katına çıktı. metrodan çıktım hemen telefondan maç skoruna baktım ve maç öyle bitmişti. yarım saat oturdum merdivenlere , olayın şokunu atlatmaya çalıştım. şu an bunları yazarken bile gözlerim doluyor.

Allahıım goooooooooooooll
türkiyede kadın olmak,türkiyede erkek olmaktan daha zordur.
bu su götürmez bir gerçek ve gerçekten saygım da sonsuzdur.

belki bir çok kadın bu yazımı diss leyecek ama olsun.
madem böyle bir başlık açılmış ben de yazıcam (derdini öpeyim diyenler de olucak. ama bu kadınla asla bir kıyas değildir)

1-çok yakışıklı değilsen bir kadınla tanışman ve konuşman zordur.ne kadar nazik olursan ol,kadınların red cevabı nazik olmayabiliyor. ve bu da güven kırılması yaşatıyor.
2-düzgün bir mekana gidip eğlenemezsin.çünkü önüne "dam" engeli çıkacak.bizi 50 yıl geriden takip ediyor dediğiniz azerbaycan da bile "face control" denen bir olay var ve ben bir mekana yanımdaki kadın sandalet giydiği için alınmadık.
3-buluştuğun kadın eşitlikten,ataerkil topluma isyandan bahseder.kadınların özgürlüğünden bahseder ama çıkarken hesabı sen ödersin :)
4-evleneceğin zaman "ben bu evi geçindirebilir miyim" i düşünmek zorundasın. kadından bir beklentin olmamalı.
5-güçlü olmalısın,güçlü olmak zorundasın,güçlü durmak zorundasın.bu seni ne kadar yıpratırsa yıpratsın bunu yapmalısın.
6-pratik çözümlerin olmalı,b planın muhakkak olmalı ve bunu acil uygulamalısın.karşındaki o kadar sabırlı olmayabilir :)
muhakkak erasmus yada wat yapın. 1 seneniz uzasın bişey olmaz.
ve muhakak sosyal bir alanda uğraşınız olsun. okulda işe yaramasa bile okuldan sonra işinize yarar ve belki bu meslekte ilerlersiniz.
bir çok motosiklet kullandım ve kuzenımde olan bir harley(modelini şu an hatırlayamadım) kullandım.
şunu açıkca belirtmeliyim ki gerçekten motor kullanma hazzını veren tek markadır.
Japon motorları sürmek bir bilgisayar oyunu oynamak gibidir
ama bir Harley sürmek,gerçek bir motor sürmektir.
yıllardır motor sürerim ama kimsenin artçısı olamam. nedense korkuyorum ve güvenemiyorum kimseye
ortaokulda teravih namazlarından kaçardık. caminin üst tarafında bi bisikletçimiz vardı,1 saatlik yarım saatlik mobilet ve pejo 103 kiraliyordu. o zamanlar çocuğuz tabi,ehliyet yok,bide üstüne üstlük kimliğimizi bırakıyorduk kira garantisi olarak. böyle başladı motosiklet maceram.

ilk motorum keeway(kuba diye anılıyor artık) superlight 150 idi. siyah renkte çok yakışıklı bir motordu.susturuculardan da 2-3 tane çıkarmıştım ki chopper sesi alayim diye.
daha sonra keeway landcruiser 250 aldım. buna daha çok babam bindi,yurtdışında çalıştığım için sadece izinlerde biniyordum. güzel bir motordu ama ilk göz ağrım değildi.
5 yıllık yurtdışı hayatımdan sonra kendimi ödüllendirmek için artık bi japon almanın zamanı geldiğini düşündüm. boy 190 olduğu için çoğu motor altımda bisiklet gibi kalıyordu. biraz daha cüsseli bişey arıyordum. cruiser lardan sıkılmıştım. beni tatmin etmiyordu,ruhumu ifade etmiyordu. hem kozmetik olarak güzel olsun,hem iri olsun,hem de biraz hız zevkimi alayim derken karşıma çıktı bir kadın kadar alımlı ve bir kadın gibi de güzel giden bir makina.
honda nc700x.

motor bizde genetik bir olay. dedelerimden miras diyebilirim. ilk motor alacağım zaman babam çok desteklemişti beni.
motor benim için bir felsefe olmadı ama kesinlikle hayatımın bir parçası.hele hele istanbul gibi bir yerde motor bir nimettir.hayatınızı çok çok kolaylaştırır.
motorlarıma elbette isimler verdim.sırasıyla kara ceylan,ceylan ve şu an kullandığım da senorita.
tabi ki motorlarıma güzel bakarım,bakımlarını mutlaka zamanında yüklerim ama anlam yüklemem. isim olayı zevkine yapılmış bir şey. yani şu an aldığım fiyatın 2000-3000 üstünü verseler direk satarım acımam.

bu yaz hedefim motorumla bir avrupa turu,eğer o da olmazsa istanbuldan marmarise kadar inicem , geze geze göre göre..

tekeriniz düz bassın