#tüm kedi entry'leri
(bkz: beybabalık)
Tadından değil tabi...
Tadından değil tabi...
Moda 1 ve moda 2'yi gözlemleyerek sosyoloji tezi yazılabileceğini düşündüğüm yer. İkisi de aynı amaca hizmet ediyor, sadece moda 2'nin yaş ortalaması biraz daha yüksek. Birincide tek eğlence aracı alkol, belki gitarken ikincide kamp sandalyesini getirmiş kedili köpekli aileler, daha geniş arkadaş grupları, daha çeşitli müzik aletleri, refah seviyesi daha yüksek hayatlar görürsünüz. Rıhtımdan başlayıp sahil boyunca dümdüz yürürseniz asıl adamın beş dakika boyunca yürürken giderek büyüdüğü ve sağında solunda değişen hayatını gördüğümüz kliplerden çekiyormuş gibi hissedersiniz.
Dünyanın başka bir yerindekinden farklı olmayan "akım" dır, bir çeşit ılımlı anarşist yaşam biçimidir. Türkiyede hippi olunmaz deniyor, dünyanın neresinde olunur ki? hangi ülke uygun hippiliğe, ilkel komünal rejim diye bir şey mi var dünyada ? Hippilik zaten alternatif bir yaşama gönül vermekle alakalı değil mi?
Tanışırsam ilk saçlarını kabartıyormusun diye soracağım kız. Üniye kayıt yaptırırken yanımdan geçmişti aynı saçlar, yüzünü görmeden saçından tanıdım. Baktım bizde mi okuyor diye, koçtaymış. Hayır dedim oydu, o saç başka kimsede yok, akşam burger kingde gördüm ve haklı olmanın gururunu yaşadım, o gün oradaymış. Bir kere hep aynı pozisyonda duruyor saçları, o kadar kocaman saç nasıl dağılmıyor anlamıyorum. Güzel saçlı kız, iyi müzisyen bir de ama saç bir başka.
Koordinat verecek kadar kesin oluyormuşuz: gerence.
Bayramdan sonra, eylülde, çocuklu aileler olmadığı günlerde, gece.
Bayramdan sonra, eylülde, çocuklu aileler olmadığı günlerde, gece.
içeceğine para biriktirsen interrail yapabilirdik hayvan, neyse iç sonra parasızlıktan içemeyeceksin, iç sen.
(bkz: ingiltere)
İnsanların aşırı kibar olması bana çok yapmacık gelmişti, demiştim bir b*kluk var. İlk haftadan sonra gerçekten samimi olmadıklarını soğuk olduklarını fark ettim. Gerçekten türk misafirperverliği diye bir şey varmış diye düşündüm. Londraya giderken de bu kapitalistler beni kandıramaz kesin beğenmeceğim orayı dedim ama balmumu müzesi ve çin mahallesi görünce koyvermiştim. En güzel detay gümüş saçlı septum piercingli braletli h&m çalışanı ve kadın erkek rastalı takım elbiseli genç yaşlı demeden her türden otobüs şoförü olmasıydı, hoşgeldiniz falan diyorlardı otobüste, ağlayacak gibi olmuştum.
İnsanların aşırı kibar olması bana çok yapmacık gelmişti, demiştim bir b*kluk var. İlk haftadan sonra gerçekten samimi olmadıklarını soğuk olduklarını fark ettim. Gerçekten türk misafirperverliği diye bir şey varmış diye düşündüm. Londraya giderken de bu kapitalistler beni kandıramaz kesin beğenmeceğim orayı dedim ama balmumu müzesi ve çin mahallesi görünce koyvermiştim. En güzel detay gümüş saçlı septum piercingli braletli h&m çalışanı ve kadın erkek rastalı takım elbiseli genç yaşlı demeden her türden otobüs şoförü olmasıydı, hoşgeldiniz falan diyorlardı otobüste, ağlayacak gibi olmuştum.