#tüm illas başlıkları

evrim ile ilgili düşünce ve araştırmalarda canlılığın ilk nasıl oluştuğu sorusunu kendimize sorduğumuzda genel olarak bu noktada buluruz kendimizi. abiyogenez en basit anlatımıyla cansız varlıkların canlıya dönüşmesine denir.

aristo abiyogenez kuramını ilk ortaya atan kişidir. pastörizasyon ve kuduz aşısının mucidi louis pasteur abiyogenezin mümkün olamayacağını, canlılığın yanlızca canlılıktan gelebileceğini savunmuş bununla ilgili çalışmalar yürütmüştür.

francesco redi abiyogenezin gerçek olamayacağıyla ilgili araştırma yapan bir diğer isimdir. bu arkadaş kapağı açık ve kapalı iki kavanoza et koyup bekledikten sonra sadece açık olan kavanozda bakteri oluştuğunu, bunun nedeni havadaki diğer bakterilerin gelip buraya girdiğini söylemektedir. kendisinin yaptığı deneye karşı çıkan kişiler ise abiyogenezin oluşması için havaya ihtiyaç olduğunu, yani kavanozun açık olması gerektiğinin savunmuşlardır.
erkeklerde düşük miktarda bulunan, kadını kadın yapan hormondur. çoğu hastalığa karşı direnç gösterildiği bilinmektedir.
dişilerde meme büyümesi, yumurtalık oluşumu vs gibi kadınsal özelliklerin ortaya çıkmasını bu hormon sağlamaktadır.

erkeklik hormonu olan testosterona göre çok daha fazla güçlü ve baskın olduğu bilinmektedir. bi kaç sene önce izleyip adını hatırlamadığım bi belgeselde bulaşıcı özelliği olduğuyla ilgili bi bilgi vardı, sürekli kadınlarla beraber aynı ortamda olan erkeklerde seviyesinin yükseldiğiyle alakalı bi bilgi vardı tam hatırlayamadığım için sallamak istemiyorum.

östrojen hormonunun bana en garip gelen özelliği büyümeyi durdurma özelliği olması, yüksek miktarda vücuda östrojen verildiğinde kilo alma ve boy almayı durdurduğu bilimsel bir gerçek. yanlış hatırlamıyorsam amerikalı bir ailenini kızında olan bir hastalıktan dolayı kızlarının büyümesini engellemek için böyle bir yönteme başvurmuşlardı.

1929 yılında adolf friedrich johann butenandt ve edward adelbert doisy östrojen hormonunu ilk olarak izole eden bilim insanları olmuşlardır. adolf friedrich johann butenandt seks hormonları üzerine olan çalışmalarından dolayı 1939 yılında kimya dalında nobel
ödülüne layık görülmüştür.
1901 tarihinden beri barış,kimya,fizik,tıp,edebiyat,ekonomi dallarında dinamitin mucidi alfred nobel adına verilen ödüllerdir.
ilk nobel ödülünü x ışınları keşfi (bkz: röntgen) sayesinde wilhelm conrad röntgen almıştır. ekonomi dalındaki ilk nobel ödülü 1969 yılında verilmiştir.
bu ödüller her sene alfred nobelin ölüm tarihi olan 10 aralık tarihinde verilmektedir.

türkiyeden aziz sancar hasar gören dna'ların onarımıyla ilgili çalışmaları sayesinde kimya alanında, orhan pamuk ise edebiyat alanında nobel ödülü kazanmıştır.

(bkz: nobelyum)
halk arasında aşk hormonu diye bilinen hormon. vücut sex ve doğum sırasında salgılar bu hormonu.
doğum sırasında salgılandığı için annenin çocuğuna karşılıksız bağlanmasının nedeni bu olduğu söylenmektedir.
ilk cinsel ilişki deneyiminin unutulmaz olmasının da sebebi bu hormondur.
bizi biz yapan, yaptıklarımızı, yapacaklarımıza, düşüncelerimizi oluşturup karar veren organik bileşiklerdir.
anne karnındaki bebeğin cinsiyetinin kadın mı (bkz: östrojen) yoksa erkek mi (bkz: testosteron) olacağına karar verir.
bilinenin aksine hormon değil nörotransmitterdir.

en çok sex ve spor esnasında ortaya çıkar. insan vücudu sürekli daha fazlasını istediğinden dolayı endorfin bağımlılığı meydana gelir.
vücutta endorfin salgılandığı zaman acıya karşı duyarsız hale geliriz, acının zevk vermesi bundan dolayıdır. (bkz: mazoşizm)

vücutta ortaya çıkmasının nedeni ağrıları azaltmasıdır. spor esnasında kaslarda hissettiğimiz acı veren zevk bundan dolayı oluşur.

endorfin bağımlılığının en güzel örneği acı biberdir. acı biber yediğimiz zaman vücut endorfin salgılamaya başlar ve acı biberin acısını zamanla hissetmemeye başlar ve daha fazla tüketmeye , bundan zevk almaya başlarız.

eroin bağımlılığının güçlü olmasının nedeni; eroin vücuda girdiğinde vücut doğal endorfin üretimini durdurur ve sürekli dışarıdan alma isteği oluşur.
reddit.com sitesinde büyük tartışmalara neden olmuş subredditlerden biridir.

türkçe kırmızı hap anlamına gelir, hayatın acı gerçeklerini öğrenip kabullenmesi gerektiğini savunurlar.
insan davranışlarının tamamını evrimsel psikolojiyle açıklayıp erkekleri alfa ve beta olarak ikiye ayırır.
pleiades ve m45 olarak da bilinen boğa yıldız takımında bulunan 7 yıldızdan oluşan yıldız kümesidir. en parlak yıldızı alcyonedir.

etrafındaki gaz bulutu halen dağılmadığından dolayı mavimsi bir şekilde gözükür. gökyüzünde o kadar güzel gözükürler ki hayran kalmamak elde değil. onlarca mitolojik hikayeye konu olmuştur. en bilineni yedi kız kardeş hikayesidir.

göz testi olarak kullanılmıştır. 6 tane yıldızı görenlerin gözlerinin normal, altıdan daha azını görenlerin gözlerinin sorunlu olduğu kanaat getirilmiştir. 7 yıldızın tamamını görenler ise savaşçı sayılırmış.
sinir sisteminde nöronlar arası ve nöron ile başka bir hücre arasındaki iletişimi sağlayan kimyasallara verilen isimdir.

dopamin, seratonin, endorfin en çok bilinen nörotransmitterlerdir.