#tüm benert entry'leri

İstanbul’un her semti farklı ruh taşır. Anadolu yakasında rahat olmak kafa dağıtmak istersen Kadıköy’e git her telden kişiye rastlarsın. Üsküdar’da çay içebilir,Beykoz’da balık yiyebilir çengelköyde filan yemek yeyip ailecek Çınaraltında çay keyfi yapabilirsin. Avrupa yakasında Beşiktaş,Cihangir,Emirgan tarafı filan güzeldir onun harici ben kalabalığından dolayı Avrupa’yı pek sevmem. Yaşama kısmına gelirsek eğer ilk defa yaşamaya başlayacaksan zorlanırsın. Çünkü İstanbul huzur verdiği gibi sinir hastasıda eder insanı. Ekonomik açıdan para kazanılacak şehir olduğundan emekli olanlar bıkıp bir an önce memleketlerine yerleşiyorlar. 26 yaşında bir adam olarak ben şimdiden sıkıldım bile
Yaşam biçimidir. Fakat yüzüne dövme yaptıranların biçimini henüz çözemedim. Biçimine..
Okul okurken çalışmak insana özgüven kazandırır. Çünkü okul bittiğinde eğer tıp yada mühendislik filan okumuyorsan hayatın çarkını mezun olduğunda anlarsın.
gezerek yaşayan, yaşarken gezen ve bunu insanlara aşılayan güzel insan
Güzel bir mecra fakat hep içimde bir kuşku var. Yakında kanallarda dizliler vs yerine “şok şok şok Şükrü Rüştü’ye meydan okudu diss attı” filan ergen ergen şeylere umarım maruz kalmayız. Onun harici yeni yeni şahane müzisyenler tanıdığım güzel bir sosyal platform
Sabahı ayrı geceyi ayrı severim. İnsanın kendiyle yüzleştiği bir andır gece. Mal mal televizyonda bişeyler ararsın sonra film açarsın şöyle bacağı uzatıp kafayı koydun mu o film hep yarıda kesilir 1 hafta içinde yarım yamalak anca biter. Yüzleşme meselesine gelirsek anca sabah çapaklı gözlerle aynada yüzleşebiliyorum kendimle. Hayy senin tipine deyip yüzleşme son buluyor :)